Açıklama

Bu hadis-i şerif hakkında Hattabi (r.a.) şu açıklamayı yapıyor: İslam alimleri bu hadisin açıklanmasında farklı görüşler ileri sürmüşlerdir.
Bazılarına göre metinde geçen "el-Mirâü" kelimesi "... Bu (Kur'ân)dan hiç kuşkun olmasın..."[60] âyet-i kerimesinde olduğu gibi, şüphe, kuşku manasında kullanılmıştır. Bu ihtimale göre hadisin manası şöyle otur: "Kur'ân-ı Kerim'den şüphe etmek küfürdür."

Bu kelime münakaşa, tartışma anlamına da gelir. Bu ihtimale göre ha­disin manası şöyle olur: "Kur'ân-ı Kerim hakkında münakaşaya girmek küfürdür." Söz konusu kelimenin münakaşa anlamıyla kullanıldığı kabul edilirse, burada yasaklanan münakaşanın nasıl olduğu hususu da ihtilaf konusu olmuştur. Bazılarına göre hadis-i şerifte yasaklanan münakaşadan maksat Kur'an-ı Kerimin kıraat şekilleri üzerinde keyfi olarak bilgisizce girişilip de Hz. Peygamberden gelen rivayet şekillerini inkâra varan mü­nakaşalardır. Oysa, Hz. Peygamberin haber verdiğine göre Kur'arı-ı Ke­rim yedi kıraat şekli üzerine inmiştir. Hepsi de haktır. Safi ve kâfidir. Bunlardan birini inkar etmek küfürdür.

Bazılarına göre de hadis-i şerifte yasaklanan münakaşadan maksat, ke­lam ulemasının üzerinde durduğu kaza ve kader gibi mahiyeti bir sır ol­maktan çıkmayan mevzuları ihtiva eden ayetler üzerinde yapılan münaka­şalardır. Helal, haram, emir, nehy gibi hususları ihtiva eden ayetler üze­rinde yapılan münakaşalar değildir. Çünkü sahabe-i kiram bu gibi mevzu­lara dalmışlar ve bu araştırmaları neticesinde aralarında çıkan 'fikir ayrı­lıklarım da Kur'an-ı Kerim ve sünnetin ışığında çözmeye çalışmışlardır.
Nitekim Allahü Teâlâ Hazretleri de: "... Eğer herhangi bîr şeyde an­laşmazlığa düşerseniz onu AİJah'a ve rasülüne götürünüz..."[61] buyu­rarak, bu mevzuda çıkan ihtilafları Kur'an-ı Kerim ve sünnetin rehberli­ğinde çözmeyi emir buyurmuştur."[62]

Fakat Kur'an-ı Kerim'in ve sünnetin rehberliğine ihtiyaç duyulmaksı-zın yapılan Kur'an-ı Kerim hakkındaki münakaşalar sahibi her zaman İs-lamın bir rüknünü küfre götürebileceği için yasaklanmıştır.
Nitekim diğer bir hadis-i şerifte de "Kur'ân-ı Kerim hakkında ken­di şahsi görüşü ile konuşan kimse bu cehennemden yerini hazırla­sın.”[63] buyurulmuştur.
Bir gün Hz. Ebu Bekir'e Abese suresinin 31. ayetinin manası soruldu­ğunda "Allah'ın Kitabına dair birşeyi kendi fikrime göre tefsir edersem veya bilmediğim halde konuşursam hangi yer beni üzerinde taşır ve han­gi sema beni gölgelendirir" demiştir.[64]
Bu mevzuda Hafız İbn Kayyım de şöyle diyor: Rasûlullah (s.a.) bu mevzuda "Kalpleriniz, Kur'an-ı Kerimle kaynaştığı sürece onu oku­yunuz. Fakat onun hakkında ihtilâfa düştüğünüz zaman kalk (ip dağıl)ınız."[65] buyurmuştur. Bir başka hadis-i şerifinde ise "İnsanların Allah'a en sevimsiz olanı hasımlıkta en ileri gidendir."[66] buyurmuştur. Diğer bir rivayette açıklandığına göre Peygamber (s.a.) "Hiçbir kavim, hidayete erdikten sonra (batılı hak ve hakkı batıl göstermek üzere) münakaşaya girerek sapıklığa düşmemiştir." buyurmuş ve sonra (Zuh-ruf suresinin) "Bunu sadece tartışma için ortaya attılar. Doğrusu on­lar kavgacı bir toplumdur" (mealindeki 58.), ayeti (ni) okumuştur.[67]


Eser: Ebu Davud

  • Yeni Ekle
Yorumlar (0)

Ebu Davud

 

Son eklenen ruyalar

Sitemizde yer alan soruların cevapları özenle islami eserlerden seçilerek yazılmaktadır.
..