17- VASİYYETLER BÖLÜMÜ

Vasiyyet; kelime olarak "bağlamak, bitiştirmek" demektir. İstılahta ise bir kimsenin ölümünden sonraya ait olmak üzere kendine ait bir mala bir başkasını sahip ve malik kılmasıdır. Veya kişinin ölümünden sonra küçük çocuklarının ihtiyaçlarını gidermek ve malını kullanmak üzere başkasına yetki vermesidir.

Vasiyet edene musi, kendisine vasiyet edilene mûsa leh ve vasiyet edilen şeye mûsa bin denir.

Vasiyet; kitap, sünnet, icma ve akli delillere dayanmaktadır. Vasiyetin sebebi dünyada hayırla yad edilmek ve ahirette yüksek derece kazanmaktır.

Vasiyetin Çeşitleri:
1. Farz Vasiyet: Yerine getirilmemiş olan Allah hakları ile kimsenin bil­mediği kul haklarının ödenmesini vasiyet etmek farzdır. Emanetleri geri ver­mek, yerine getirilmemiş hac, zekat, oruç, keffaretler ve kullara olan borç­lar gibi.
2. Haram Vasiyet: İslama aykırı olan hususların vasiyet edilmesi haram­dır. Kumarhane yapmak, şarap dağıtmak gibi.
3. Mekruh Vasiyet: İsyankar ve fasık kimselere vasiyet etmek mekruh­tur. Zira bunlar bırakılan malı günah yollarda harcayabilirler.
4. Mubah Vasiyet: Zengin olan yabancı veya hısımlara vasiyet etmek mubahtır.
5. Müstehab (mendup) vasiyet: Varislerin zengin olması şartıyla muh­taç olan yabancılara usulüne uygun bir şekilde (üçtebiri aşmamak şartıyla) vasiyet etmek müstehaptır. Yine bu şekilde hastahane, mektep, su, yol, ca­mi, ilmi müesseseler, kütüphaneler, vakıflar, faizsiz ödünç müesseselerine vasiyette bulunmak müstehaptır. Ancak Hz. Peygamber (s.a) bu gibi hayır­ların ölmeden önce yapılmasının daha iyi olduğunu bildirmiştir.

Vasiyetin Şartları:
1. Ehliyet; Vasiyet edenin bulûğa ermiş olması ve akıl hastası olmaması lazımdır.
2. Vasiyet edenin çok borçlu olmaması gerekir.
3. Vasiyet zamanında kendine vasiyet yapılan kimsenin sağ olması gerekir.
4. Kendisine vasiyet edilen kimsenin varis olmaması gerekir. Ancak di­ğer varisler izin verirse varise de vasiyet yapılabilir. Zira Hz. Peygamber:
"Varisler izin vermedikçe varise vasiyet yoktur."[1] buyurmuştur.
5. Kendisine vasiyet edilen kimsenin katil olmaması gerekir. Katile va­siyette bulunmak sahih değildir.
6. Vasiyet edilen şeyin vasiyet edenin ölümünden sonra temlik edilmeye uygun bir şey olması gerekir.
7. Ölümden sonra vasiyeti kabul etmek gerekir.
8. Bir kimse ancak malının üçte birini vasiyete konu yapabilir. Bundan fazlası için, buluğ çağındaki varislerinin izin vermeleri gerekir. Bu izin vasi­yet edenin ölümünden sonra olmalıdır.

Vasiyetin Gerçekleşmesi:

Vasiyet, "Şu malımı veya şu malımın menfaatini falan kimseye vasiyet ettim" sözü ile gerçekleşir. Mesela birisi bir kimseye evinin mülkiyeti ona geçmek üzere vasiyet edebileceği gibi, sadece o evde oturmasını da vasiyet edebilir. Vasiyet esnasında iki şahit olmalıdır.

Vasiyeti olan kimse öldüğü zaman önce geriye bıraktığı maldan teçhiz ve tekfinine harcama yapılır. Sonra geri kalan malından, varsa borçları öde­nir. Artan malının üçtebirinden vasiyeti yerine getirilir. Bundan geri kalan mal da varislere paylaştırılır.

Müslümanın kafire, kafirin de müslümana İslam diyarında vasiyeti ca­izdir. Müslümanın küfür diyarındaki kafire vasiyeti ise batıldır.

Henüz doğmamış bir çocuğa vasiyet yapılabilir. Vasiyet ölüm hadisesi­nin gerçekleşmesi sonucu geçerlilik kazanan bir tasarruf olduğu için, vasiyet eden istediği zaman vasiyetinden dönebilir.

Allah haklarına dair vasiyet:
Bu tür hakların ödenmesi, vasiyet edilince önce ödenmesi farz olan haklar ödenir. Önce; hac, zekat ve keffaretler yerine getirilir. Eğer haklar eşit ise vasiyet sırasına göre yerine getirilirler. Ancak malın üçtebiri bütün vasiyet­lerini karşılayabilecek miktarda ise, böyle bir sırayı takip etmeye gerek yok­tur. Yerine getirmediği farz haccını vasiyet eden kimse için, vasiyet edenin ülkesinden bir kimseyi hacca göndermek gerekir.[2]


Eser: Ebu Davud

  • Yeni Ekle
Yorumlar (0)

Ebu Davud

 

Son eklenen ruyalar

Sitemizde yer alan soruların cevapları özenle islami eserlerden seçilerek yazılmaktadır.
..