İrs (=Mîras):

İrs (mîras): (Lügatte) Beka, devam demektir. Istılahta ise irs (= mîras): Hilâfet (= geride kalma) Sebebiyle, bir kimsenin malının, bir başkasına intikal etmesi (geçmesi) demektir. Hızânetü'l-Müftin'de de böyledir.

İrs (= mîras): Ölen bir kimsenin terikesinden, kariplerine (-Yakınlarına) intikal eden mal, demektir.

Buna, (irs'e), miras da denir.

İrs'e (mîras'a) müstahik (= hak sahibi) olan kimseye vâris; vâri­se intikal eden'mala mevrus; vârisine malı intikal eden ölüye müverris; bir şahsı, bir ölüye vâris kılmaya da tevris denir.

Vârisin çoğulu verese (= vârisler)'dir.

Bir ölünün terikesine hilâfet tarikiyle mâlik olmaya veraset = te­varüs denir.
Müteaddit kimselerin birbirinden mîras yemesine.müvârese denir. [3]


Eser: Fetvayı Hindiye

  • Yeni Ekle
Yorumlar (0)

Fetvayı Hindiye

 

Son eklenen ruyalar

Sitemizde yer alan soruların cevapları özenle islami eserlerden seçilerek yazılmaktadır.
..