2- Başkanın İddetlisini Nikahlamak:

Bir zımmî, başkasının iddeti altında, bulunan zımmî bir kadını, — dinlerinde iddet bekleme mecburiyeti yoksa— nikahlayabilir. An­cak, bunların dinlerinde de, iddet gerekli ise; iddet beklenilmeden ak­dedilen nikâh, bil - icmâ fâsid olur.

Bu durumdaki zimmîler, müslüman olmuş bulunsalar; bunların, eski dinlerine bakılır: Eğer, eski dinlerinde, iddet beklemeden evlen­mek caiz ve, ikisi de aynı dinden jsel-er; bunlara, bil - icmâ müdâhale edilmez. Muhıyt'te de böyledir.
Bir kâfir, diğer bir kâfirin, iddeti İçinde bulunan bir kadını nikâhlasa ve bu hâl onların dininde cfiîz olsa; bu kan - koca. Sonrada müsfüman olmuş bulunsalar; İmâm-i A'zam Ebû Hanîfe (R.A,)'ye 9 re, "bunların nikâhı hâli üzere kalır. Hidâye'de de böyledir.

İmâmeyn ise, bu kavle muhaliftir. Şafii'n olan, İmâm-ı A'zsm (R.A.)'-m kavlidir. Muzmarât'ta da böyledir.

İmâm Ebö Hanîfe (R.A.)'nin kavline göre, bu durumda olan karı-koca, birbirinden ayırılamaz. Bunların, birinin veya ikisinin müslüman olması veya murafaada bulunması halinde de, hüküm böy­ledir. Muhıyt'te de böyledir.
Mebsüt'ta r «Bu karı - kocanın arasındaki ihtilâf, 'henüz, ka­dın, —-önceki kocasının— Iddetl içinde iken vuku bulursa; bunların aralan ayrılır; cma, ihtilâf, iddet çıktıktan sonra meydana gelirse, bil - ittifak, bunların araları tefrik edilmez. Fethü'l - Kadfr'de de böy­ledir. [75]


Eser: Fetvayı Hindiye

  • Yeni Ekle
Yorumlar (0)

Fetvayı Hindiye

 

Son eklenen ruyalar

Sitemizde yer alan soruların cevapları özenle islami eserlerden seçilerek yazılmaktadır.
..