4- REHİN BIRAKILAN ŞEYE YAPILAN MASRAFLAR

Burda aslolan, ya bizzat rehin bakıma, muhtaç olur; o, rehin ve renin üzerinedir. Rehin, ister borçtan fazla olsun, ister olmasın müsavi­dir. Çünkü o, ayn (= mal) kendi mülkünde bakidir. (Onun malı olarak kalır). Menfaati da böyledir. Rehin bırakana aittir. Bakımı ve masrafı da ona aittir. Yemesi, içmesi, kölenin elbisesi: çocuğun bakım ücreti; bostanın sulanması; hurmalığın budanması, toplanması ve ıslahı; mu­hafaza edenin ücreti ve emsali masrafların tamamı rehin verene aittir.. Tebyîn'de de böyledir.

Rehin, ister rehin alanın, isterse adi sahibinin yanında ölsün; ke­feni rehin verene aittir. Muhiyt'te de böyledir.

Rehin alan, rehin verenden izinsiz öderse; işte o nafile olur. Re­hin verene, bir şey gerekmez.

Keza, rehin veren ödeme yaparsa; rehin alana bir şey gerekmez.

Eğer rehin alan, hâkimin emriyle veya rehin verenin söylemesiyle bir masraf yaparsa; sonra, rehin verene müracaat eder. Zahîriyye'de de böyledir.

Rehin veren kaybolur; rehin alan da, o rehine, hâkimin hükmüyle harcama yaparsa; rehin verene müracaat eder.

Eğer rehin veren huzurda ise, ona müracaat edemez. Kadî: Her durumda mürâcaaat eder", buyurmuştur. Fetva ise: Rehin veren, hazır olur da, rehn için harcama yapmadan kaçınırsa; hâkim de, rehin alana, "harcama yapmasını' emreder ve oda harcama yaparsa; rehin verene mürâcaaat ederek masrafını ondan alır. Cevâhirii'I-Ahlâlî'de de böyledir.

Borç ödenince, mürtehin, rehin vereni, rehinden men edemez. Eğer rciıin, rehin alanın yanında zayi olursa; onun nafakası hali üzre kalır. Müzmarat'ta da böyledir.

Rehin alanın nafakası, beyyinesiz doğrulanmaz.

Eğer beyyinesi olmaz ise, rehin veren o harcamayı yaptığına dair ona yemin verir. Çünkü, o borç iddia eyliyor; yemin ile bilgi edinilmiş olur.

İlaç ve doktor ücreti, rehin alana aittir.

Bu mes'ele mutlak olarak Kifabii'r-Rehin'de zikredilmiştir. Başka yerde de: Yaraların tedavisi, hastalıkların ilaçları, cinayetle­rin fidyesi rehin alanadır." diye yazılmıştır.

Emânet olan hissenin masrafı ise, rehin verene aittir. Kudûri Şerhiıı'de âlimlerden naklen, şöyle Duyurulmuştur: İlaç ve doktor ücreti, rehin aîana aittir.

Şayet yara veya hastalık rehin alanın yanında meydana gelmiş ise; bu böyledir.

Fakat daha önceden, rehin verenin yanında <ken yaralanmış veya hastalanmışsa; bunlar rehin verene aittir.

Bazı âlimler de: "Hayır, o da rehin alana aittir." buyurmuşlar ve: "Her durumda, bunlar rehin alana aittir." demişlerdir.

İmâm Muhamraed (R.A.)'in görüşü de budur. Muhıyt'te de böyledir.

Zahir olan da budur. Serahsî'nin Muhıyt'nde de böyledir.

Fakıyh Ebû Ca'fer el-Hindiivânî şöyle buyurmuştur:

Rehin ahımn yanında bulunan rehnin, deva ve doktor ücreti, rehin alanadır.

Rehin verenin yanında meydana gelen hastalık, rehin alanın yanında artmaz ise, ilaç ve doktor ücreti, rehin verene aittir.

Eğer artarsa ilaç ve doktor ücreti rehin alana aittir.

Fakat rehin alan bu hususta cebredilmez. Ona: "Bu, senin yanın­da oldu. Malının İslahını ve ihyasını diliyorsan; malını tedavi et." deni­lir. Muhıyt'tc de böyledir.

Tahâvî Şerhı'nde şöyle zikredilmiştir: Merhûnu muhafaza, mürtehinin üzerinedir.

Hatta rehin veren, mürtehine, rehni korumasını şart koşsa; bu sa­hih olmaz ve buna hakkı da yoktur.

Şayet, rehin konulan şey, çobana muhtaç ise, çobanın ücreti rehin verenedir. Ahır ve ağıl ücreti ise, rehin alanın üzerinedir. Zehıyre'de de böyledir.

Kaçan köleyi yakalama ücreti, alacağı miktarında, rehin alana­dır, fazlası, mal sahibinedir.

Hatta rehnin kıymeti ile borç müsavi olur, veya rehnin kıymeti borç­tan az olursa; yakalama ücreti rehin alanın üzerinedir.

Şayet rehnin kıymeti, borçtan fazla ise, borç miktannea, rehin ala­na; fazla kalanı da rehin verene ait olur.

Rehin, eğer bağ ise; onun tamiri ve haracı, rehin verene aittir. Çünkü o, onun mülküdür. Öşrü ise, ondan çıkan mahsûlden verilir. Ve onu imam alır. Rehin batıl olmaz.

Onun bir kısmına, bir hak sahibi bulunursa; o zaman hüküm buna muhalifdir, rehin bâtıl olur.

Şayet rehinde nümâ ( artış) varsa; rehin veren de söylediğimi/ — masrafları yaparsa; rehnin nümâsı onun olur; Rehin alanın olmaz. Bedâi'de de böyledir.
En doğrusunu bilen Allnhu Teâîâ'dır. [14]


Eser: Fetvayı Hindiye

  • Yeni Ekle
Yorumlar (0)

Fetvayı Hindiye

 

Son eklenen ruyalar

Sitemizde yer alan soruların cevapları özenle islami eserlerden seçilerek yazılmaktadır.
..