1- Sebîleynden[36] İdrar, Dışkı, Yel, Vedi[37], Nıezi[38], Meni[39], Kurt Ve Taşcıklar

 

Dışkı, az olsun çok olsun abdest almayı gerektirir.

Sidik ve arka taraftan yel çıkması da abdesti bozar. Muhıyt'te de böyledir.

 Erkeğin zekerinden, kadmm da fercinden çıkan yel ise, sa­hih olan kavle göre abdesti bozmaz.

Ancak, müfeddat (ferci ile dübürü birleşmiş) olan kadının, bu durumda, abdest alması müstehab olur. Cevheretü'n - Neyyire'de de böyledir.

 Kadında açılmış olan bir yaradan yel çıkmış olsa,   pis ko­kulu geğirmenin abdesti bozmadığı gibi  bu yel de abdesti boz­maz. Kınye'de de böyledir- Sidik, zekerin kamışına inmiş olsa   abdesti bozmaz. Fakat o, zekerin kılıfına çıkmış olursa, abdest bozulur, Zehiyre'de de böy­ledir. Sahih olan ıda budur. Bu husus Bahrü'r - Râık'ta da böyledir.

Kadmm idrarı, fercinin iç tarafına çıksa fakat dışına çıkmamış olsa, yine abdesti bozulur.

O Zekeri kesilmiş olan bir kimseden, idrara benzer bir şey çıkmış olsa, eğer o kimsenin istediği zaman onu tutmaya veya iste­diği zaman onu bırakmaya gücü yeterse, bu durumda o şey, idrar­dır ve abdesti bozar. Fakat, istediği halde tutmaya gücü yetmezse, o şey çıkmadıkça, o kimsenin ahdesti bozulmaz. Fetâvâyî Kâdîhân' da da böyledir.

Bir hünsanm erkek olduğu fetvalarla açığa çıkarsa, o kim­sede bulunan ferç, yara menzittndedir. Ondan bir şey çıkmadıkça, o kimsenin abdesti bozulmaz. Sirâcü'I - Vehhâc'da da böyledir. Bu husus Fetâvâyi Kâdihân'da, Zehıyre'de, Serahsî'nin Muhıyt'inde ve mu'teber kitapların çoğunda böyledir. Alimlerin çoğu da, o kimse­nin abdest almasının gerektiği görüşündedir. Tebyîn'de de böyle­dir, îtimat olunan ise, önceki görüştür- Nehrü'İ-Fâık'te de böyle­dir.

Bir erkeğin, zekerinde yara bulunsa ve bu yaranın iki başı olsa, bunların birinden çıkan idrarın çıktığı yerden çıksa ve diğer çıkan ise, o yoldan çıkmasa; birincisi ihlil (zeker deliği) yerinde­dir. Bu delikte idrar zahir olduğu zaman, dışarı akmasa bile abdest bozulur. Diğer delikten ise, bir şey çıkmadıkça abdest bozv

Bir kimse, idrarın çıkmasından korksa da, zekerinin deli­ğine pamuk tıkasa, idrar pamuğun üzerine çıkmadıkça, r??.rr.uk ol­madığı takdirde çıkacak olsaydı bile, o kimsenin abder"i bozulmaz ve pamuğu koymuş olmasında da bir beis yoktur. Fetâvâyi Kâdî han d a da böyledir.

Bir kimsenin dübürü çıktığı zaman, onu, eli veya bir bez parçası ile yerine girdirse, abdesti bozulur. Çünkü, eline necaset­ten bir şey bulaşmıştır.
Şeyhu 1-imâm Şemsü'l-eimmetü'l-Halvânî :«Dübünün çıkması ile abdest bozulur.» demiştir. Zehıyrede de böyledir.

Şehvetsiz çıkan vedi' ve meni'nin bozduğu gibi, mezî de ab­desti bozar. Ağır bir yük taşımak veya yüksek bir yerden düşmek sebebi ile çıkan mezi de abdest    almayı gerektirir.   Muhıyt'te de böyledir.

Erkeğin menisi kalındır, beyazdır; kokusu, çiçek kılıfının kokusu gibidir. Ve kadın iç/n onda zevk vardır. Meninin çıkması ile zekerin gücü kırılır.

Kadının menisi İse, ince ve sandır.

Mezi incedir, beyaza yakındır. Kişi şehvetle ailesi ile oynaştı­ğı zaman çıkmaya başlar- Mezinin kadındaki karşılığı kazidir.

Vedi ise; koyu, kıvamlı idrardır. İdrardan ve cima' gusülün-den sonra gelir. Tebyin'de de böyledir.

Bir kimsenin arkasından kurt çıkmış olması, hadestir. (yani, o kimsenin abdesti bozulur.)

Kadının veya erkeğin önünden çıkan küçük taşcıklar da kurt gibi abdesti bozarlar. Fetâvâyî Kâdîhân'da da böyledir.

Yağmur damlası, idrar deliğine girse ve sonra da çıkmış olsa, abdesti bozmaz. Bu durum, orucu da bozmaz. Zahirıyye'de de böyledir.

 E ir kimse, idrar deliğine yağ akıtmış olsa da, yağ da ora­dan çık niş ve akmış bulunsa, o kimsenin abdestini iade etmesi lâzımdı/. Serahsî'nin Muhıyt'inde de böyledir.
Alt taraftan içeri girip, geri çıkan her şey, içerdeki yaş­lıktan uzak olamiyacağı ve ondan ayrılamıyacağı için, bu şeyin bir ucu el;nde bulunup, tamamen girmemiş olsa bile  abdesti bozar. Vecizül-Kerderî'de de böyledir. [40]


Eser: Fetvayı Hindiye

  • Yeni Ekle
Yorumlar (0)

Fetvayı Hindiye

 

Son eklenen ruyalar

Sitemizde yer alan soruların cevapları özenle islami eserlerden seçilerek yazılmaktadır.
..