Savaşla İlgili Bazı Mes'eleler


Eşhür-ü hürüm’[21] da da, savaş yapmak caizdir.

Haram aylarda savaşmanın yasak olduğu hükmü neshedümiştir.

Savaşan müslümanların sayısı, müşriklerin sayısının yarısı kadar olursa; bu Müslümanların firar etmesi (= kasçması) helâl olmaz. Bu hü­küm, müslümanların yanında silâhlarının bulunması halindedir.

Ancak,silâhı olmayan bir kimsenin, silâhı olan şahıstan kaçmasında bir beis yoktur.

Keza, yanında atma âleti olmayan bir kimsenin de, yanında atma âleti bulunan bir şahıstan kaçmasında bir beis yoktur.

Keza, bir kişinin, üç kişiden kaçmasında da, bir beis yoktur. Serahsî'nin Muhıytı'nde de böyledir.

Müslümanların sayısı, on iki bin veya daha fazla olduğu zaman, kâfirlerin sayısı, kat kat fazla bile olsa; onlardan kaçmak, müslümanlara helâl olmaz. Bu hüküm, onların konuşmalarının bir olması halindedir. Şayet, bu ayrı olursa; bir müslüman, iki kâfire bedel olarak itibar edilir.
Zamanımızda ise (= hicrî 1. asır), kuvvete itibar olunur.

Bir askerin, kale veya benzeri bir yerde bulunan düşmana, inancılık atmak için, yerinden ayrılmasında, bir beis yoktur .
Keza, ok veya taş atmak maksadı ile, askerin, yerini terk etmesinde de bir beis yoktur. Muhıyt'te de böyledir. [22]


Eser: Fetvayı Hindiye

  • Yeni Ekle
Yorumlar (0)

Fetvayı Hindiye

 

Son eklenen ruyalar

Sitemizde yer alan soruların cevapları özenle islami eserlerden seçilerek yazılmaktadır.
..