Açıklama

Hadisin Buharî'deki rivayetinde buradaki rivayetten fazla olarak, Ben, "Her ümmetten bir şahid..." âyetine gelince Rasûllııllah {s.a) bana "Dur" yahut "Kes" buyurdu. (Ozaman) gözlerinin yaşar­dığını gördüm." mealinde cümleler bulunmaktadır.

Bu hadisi İbn Ebî Hatim ile Taberanî ve daha başkaları da rivayet et­mişlerdir. Onların rivayetlerinde İbn Mes'ud'un; "Ben, "Her ümmetten bi­rer şahid..." âyetine vardığım zaman Rasûlullah (s.a) ağladı, hatta sakalına ve yanaklarına vurarak; "Ya Rab! Aralarında bulunduklarıma şahid olaca­ğım için sözüm yok, fakat görmediklerime nasıl şahid olurum?" buyurdu." dediği de ifade edilmektedir.

Rasûlullah (s.a)'in göremediği kimselere şahitlik etmesi meselesi haki­katen müşkül ise de İbnü'l-Mübarek'in Saîd ibnü'l-Müseyyeb'den rivayet ettiği mürsel bir hadis bu problemi gidermektedir. Çünkü o hadiste Saîd İbnü'l-Müseyyeb, "Hiçbir gün yoktur ki, Peygamber (s.a)'e ümmeti sabah ve ak­şam arzolunup da onları simalarından ve amellerinden tanımasın. Bu sebep­ledir ki bunların hakkında şehadette bulunacaktır" demiştir.

Buharî'nin rivayetine göre Rasûlullah (s.a)'in İbn Mes'ud'a, "Yeter" demesi, bu âyetteki ibret ve nasihatlara tenbih içindir. Rasûlullah (s.a)'ın göz­yaşı akıtarak ağlaması da bundandır. Çünkü İbn Mes'ud (r.a) mezkûr âyeti okuyunca Rasûlullah (s.a) kıyametin şiddet ve dehşetini tasavvur etmiş; o gün ümmetinin kendisine iman ettiğini tasdik için şehadete davet edileceği­ni, ümmeti için şefaatte bulunarak kendilerini o günün şiddet ve dehşetin­den kurtarmaya çalışacağım düşünmüştür. Bunlar insana kanlı gözyaşları döktürecek kadar hazin ve tasavvuru bile tüyler ürperteren hakikatlerdir.
Zemahşerî (467-538) diyor ki: "Her ümmetten birer şahit getirerek, on­ların üzerine de seni şahit kıldığımız zaman hal nice olur!" âyet-i kerimesin­den murad; acaba yahudilerle sair küffar, her ümmete aleyhlerine şehadet edecek bir şahit yani peygamber getirdiğimiz zaman ne yapacaklar? demektir.

Alimler, "Seni de bu yalancılar üzerine şahit getirdiğimiz zaman" âyet-i kerimesindeki yalancılardan muradın kimler olduğunda ihtilâf etmiş­lerdir.

Zemahşerî'ye göre; her peygamberi yalanlayanlardır. Mukatil, "bun­lar ümmeti Muhammed (s.a)'in kâfirleridir" demiştir. İbn Nakîb'in Tefsir'-inde ise bunlardan murad; "Peygamber (s.a)'in müslüman olan ümmetidir" deniliyor. Bu takdirde âyet-i kerimedeki şehadet iki türlü tefsir edilebilir:

a) Rasûlullah (s.a), ümmetinin aleyhine şahadet eder;

b) Ümmetinin lehine şehadet eder.

Bazıları "Buradaki işaret, yahudilerle hırıstiyanlaradır" demiş; bir ta­kımları da bununla yalnız Kureyş kâfirlerine işaret edildiğini söylemişlerdir.

Rasûlullah (s.a)'m ne hususta şahitlik edeceği hakkında âlimlerden dört görüş rivayet olunmuştur:
1) İbn Mes'ud (r.a) ile İbn Cüreyc, Süddî ve Mukatil'e göre, Peygam­ber (s.a) ümmetine Allah'ın emir ve nehiylerini tebliğ ettiğine şahitlik edecektir.
2) Ebu'l-Âliyye'ye göre, ümmetinin iman ettiğine şahitlik edecektir.
3) Mücâhid ile Katâde'ye göre, ümmetinin amellerine şahitlik edecektir.
4) Zeccâc'a göre, ümmetinin hem lehinde, hem de aleyhinde şahadette bulunacaktır.[72]


Eser: Ebu Davud

  • Yeni Ekle
Yorumlar (0)

Ebu Davud

 

Son eklenen ruyalar

Sitemizde yer alan soruların cevapları özenle islami eserlerden seçilerek yazılmaktadır.
..