4. Mehmed Devri Deniz Hareketleri
Osmanlı deniz filosunu, hareketlerini bu bölümde daha ziyade 1683'de vukubulan Viyana Muhasarası bozgununun er-tesindeki vakaları merkez ittihaz ederek incelemeye çalışacağız.
Tuna Nehrini, Macaristan topraklan üzerindeki çekilişimiz, bu nehir üstünde hissedilen baskımızı hayli ortadan kaldırttığı gibi, paylaşımda da bir kısıtlanmaya maruz kaldığımız aşikârdır. Çünkü bu bozgun sonunda avrupa Osmanlı'ya bir teşhis koymuştur. Bunu devri istilâsı bitti! Devri müdafaası başladı! Şu halde rahat bırakmamalı ve durmadan saldırma-lı. Saldırıya uğrayan bir ülke kendini toplamaya derman bulamaz anlayışına varmışlardı. Venedik Cumhuriyeti bu anlayışa bağlılık içinde Dalmaçya, Arnavutluk kıyıları ve Girid Adasına saldırırken, Rus'un ise Azak Kalesi, Lehistan'ın bir bölümü ve Basarabya'nında bir kısmı göz diktiği yerler olmuştu. Avusturya ise Üsküb'e inerken, Ukrayna ve Podolya Kazaklarını da, harekete geçiriyordu.
Bu dönemde donanmamıza komuta eden kapdanı deryalar arasında, iki isim ehemmiyet arzetmektedir. Bunun birini, rumca yanölü demek olan Mezamorta Hüseyin Paşa ile Mı-sırlıoğlu İbrahim Paşalar olduğunu söyleyiverelim. Misırhoğlu ibrahim Paşa karaaskerlerinin başına götürülmüşken, Hüseyin Paşa da Rodos Bey'i yapılmıştı. Yukarıda bahsettiğimiz muavenet akçası yâni İmdadı seferiyye ada halklarından da tâleb edilmişti. Buna inzimamende Kıyı Vergisi isimli bir vergi de Ada'lar ahalisine tahmile koyulmuşlardı. Amiral Bü-yüktuğrul merhum, yapılan bu işlemlerin devleti âliyenin artık deniz nimetlerinden faydalanmayı sarfı nazar ettiğinin bir göstergesi olarak nitelerken, kara ve de deniz imparâtorjuğu-nu terk edip, ilkel bir kara devleti biçimine avdet ettiğini, ifade eder ve Sultan Fâtih ile gerçekleştirilip Kaanuni Süleyman döneminde, zirveye yükseltilen denizci devlet anlayışı bu tedbirlerle sona erdirilmiş oluyordu.
2. Viyana kuşatması ve peşinden gelen bozgun üzerimizdeki küffar baskısının ziyadeleşmesini sağlarken, denizci devletlerin de bu hususda geri kalmadığını görüyor ve artık donanmamızı savunma tedbirlerine göre yerleştirdiğini hissetmememiz kabil değil. Bunlara misal olarakda şu tedbirlere göz atmak kâfidir. Dördüncü vezir Şahin Paşa Çanakkale Boğazı muhafızlığına tayin edilmesi ve emrine haylice yeniçeri askeri verilmiş oluşu.) Daha önce emekliye ayrılmış bulunan Halil Paşa'nın yeniden; hizmete alınması ve Sakız Adası muhafızlığına getirildiği görüyoruz. Şaban Ağa, Mora Mu-hafızhğıyla vazifelendiriimişti. Bozcaada, Limni, Midilli, Sakız, İstanköy ve Rodos Adasında, müdafaa ağırlıklı tedbirler alındığı görülüyordu ki, bu vaziyeti tesbit, Büyüktuğrul amiralin ileri sürdüğüne delalet etmekteydi. Venedik ise; bu tedbirlerin alınışıylada, kendisine hücum fırsatı verdiğine hükmetti ve Dalmaçya, Arnavutluk kıyılarıyla Koran ve Modon Kalelerini almak, Ege denizine girmek zevkıyle yanıp tutuşuyordu.
Bu yanıp tutuşmaya yardımcı olacak tedbirler arasında, Venedik, Papa'lık, Toskana Prensliği, Malta Şövalyelerinin filolarını yanlarına çekmekte geliyordu. Bunlardan Malta Şövalyelerini yedi gali, Papa'lık beş gali ve Toskana da, dört gaii ile kumpanyaya katılacaktı. Bu kumpanya Ege Denizinde merkez olarakda kullanacakları bir ada üzerinde müzakere açtılar. Netice de de Limni Adası üzerinde ittifak sağladılar. Peşinden de harekâta geçtiler, bin kişi kadar askeri ada'ya çıkardılar.
Ancak Küçük Hüseyin Paşa'nın bir saldırısı, çıkanlarında dahil olduğu üzere denize dökülmelerine yetti. Herhalde yanlış kapı çaldıklarını anlamış olacaklar ki, Venedik donanmasının ada'dan çekildiği görüldü. Ne varki Yunan denizinde işlerimiz pek iyi gitmedi Amiral Morosini bir haçlı filosu Preveze ve kalesi üzerine yürüdü.
Bu sırada Şahin Paşa Aziz Mauro adasını Venedikliler'den istirdat için yola çıkmıştı ki; Preveze üzerine düşman gemilerinin dümen kırdığı haberi gelmişti. Saint Mauro adasını almaktan sarfı nazar eden Şahin Paşa, Preveze'ye yetişmek için yelken bastı, kürek çaldı. Düşman ise bu gelişten haberdar olduğundan, onlarda Preveze önünden çekilip, Osmanlı filosu üstüne yelken bastılar. İki tarafda deniz saffı harbine giriştiler karşılaştıklarında ancak mücadeleyi kazanan düşmanlarımız oldu. 28/eylül/1684'de, Preveze de kaybedilen bu savaştan olumsuz etkilendi. Kapdanı derya Mustafa Paşa, 15/nisan/1685'günü Çanakkaleden çıkış yaptı. Maksadı denizlere korku salan korsanları etkisiz kılmak idi. Rodos Adası civarında Malta korsanlarının Osmanlı ticaret gemilerini kovaladığını haber aldı. Gemilerimiz; Göve limanı içine sığınmış, Malta gemileri ise çıkışın ağzında volta atıp avı bekliyorlardı.
Rodos'tan Göve'ye, doğru yelken açılıp, kürek çekilmeye başlandı. Nihayet Göve ağzına geldiğini gördükleri Osmanlı gemilerinden, korsan gemilerinin bir, çoğu kaçtı. Biraz savaşan bir tek korsan gemisi teslimden başka çâre bulamadı. Bu arada da Osmanlı kalyonları su yapmaya başlamış ve neticede bir tanesi de batmaktan kurtulamamıştı. Mustafa Paşa bu gemilerle sıkıntı yaşayacağını anladığından Rodos adasına geldiler. Burada bir baskına uğrama endişesi yaşadı-larsa da düşmanın harekette kuşkuya düşmesi, Osmanlı filosunun kalabalığı düşmanın korkmasına sebeb olmuştu. Selameti, Rodos'tan uzaklaşmakta bulmuştu. Mustafa, Paşa ise Rodos'da gemilerini tamire girişirken, Garpocaklan fiTösunu korsan takibi için İskenderiye istikametine yolladı. İstanbul'dan gelen bir emirde, Venedik filolarından birisi Koron Kalesine saldırdı. Donanma gidip Kale muhafızına yardım etsin. Yazmaktaydı.
Müttefik donanması adaların herbiri hakkında işgal kararı alırken, Mora Yarımadasınada bir çok misyoner çıkartmışlar ve bölgedeki Osmanlı Devletine tâbi olan gayri müslimleri isyana teşvike çalışıyorlardı. Francesko Morosini adlı amiral, birleşik donanmaya komuta etmekteydi. İlk önce bizim İne-bahtı, onlarında Lepanto dedikleri körfeze saldırı plânlan vardı. Kıyıya sokulduğunda işi yanlış aldığını anladı, kıyıdan açılan ateş salvosu, kaptan köşkünden kafasını bile çıkarmaya fırsat vermedi. O da, tası tarağı toplayıp, yelkenleri şi-şirip, nasibini başka yerde aramaya koyuldu. Venedik, Pa-pa'lık, Ceneviz, Floransa, Malta ve İspanya filolarından müteşekkil bu donanma, Korona gelerek onbin askeri karaya çıkardı. Şehrin dış mahallerini işgale muvaffak oldu. Koron artık, kuvvetli bir muhasaraya düşmüştü. Bu- siradada Mustafa Paşa'nın kapdanı deryalığı son buldu ve yerine 25/ara-lık/1685'de çekirdekten denizci İbrahim Paşa getirildi. Bu arada Koron, yukarıda söylediğimiz güçlü muhasaraya on-beşgün dayanabildi. Karadan gönderilen; Mahmud Paşa komutasındaki kuvvetlerimiz, sadre şifa olamadı.
Eylül'de Koron ve Modon Kaleleri elden çıktı. Artık; Osmanlı donanması Akdeniz'i göl olmaktan unutup, Ege'yi muhafaza etmeye çalışıyordu ki, bu da savunmayla olur sandılar! Halbuki gereken hücumda olmaktır deniz dünyasına hâkim olmanın yolu.. İbrahim Paşa; Osmanlı Ticaret filolarına nefes aldırmamaya çalışan korsan gemileri ve onların gizli işbirlikçisi haçlı donanmasıyla esasında, hayli muvaffakiyetli savaşlar yaptı. Devrinin değerli iki denizcisi Baba Hasan Paşa ve Benefşeli Ali Paşa, birer deniz kurdu olduklarından uzun zaman ticaret gemilerimizi himayeye muvaffak olmuşlar, düşmanı ise, herzaman korku içinde tutmayı bilmişlerdir. Venediklileri, en çok alakadar eden husus, Mora Yarımadasını almak oradan da, Atina'yı ele geçirmekti. Bunu yapabilir-lerse, Eğriboz ikinci hedefleriydi. Eğriboz'a çekilen İbrahim Paşa, adetâ Morosiniyi üstüne celbetti. Morosini, Eğriboz üzerine saldırı plânı yaparken ibrahim Paşa, Taşoz üzerinden donanmasını İstanbul'a çoktan getirmişti.
Mora Yarımadasını Osmanlılar boşalttılar 11/ağus-tost/1687'de Mora, 25/eylüI/1687'de, Atina Venediklilerin eline geçti. Mora Yarımadasının Venedik eline geçmesi stratejik bakımdan bizi geriletirken, Venedik'i kudrete eriştiriyordu.
Konular
- Bizim Tahlilimiz!
- Mağlûbiyetin Şahıslara Tesiri
- Ciğerdelenin Kaybı
- Kırım Hân'ının Azledilmesi
- Belgrad Ve Ölüm!
- Sadrıazam'ın Katli
- Bir Devir Kapanıyor!
- Kahraman Paşalar
- Kara İbrahim Paşa Düşerken!
- Sadrıazamla Beraber Değişim
- Süleyman Paşa Ve Budın'ın Düşmesi
- Büdin Şarkısı
- İmdadı Seferiyye
- Külah Kapma Mücadeleleri
- 4. Mehmed Devri Deniz Hareketleri
- 4. Mehmedin Düşüşü Başlıyor!
- İmamlar Sesini Yükseltiyor!
- Siyavüş Paşanın Sadareti
- 4. Mehmed'in Hanımları Ve Çocukları
- 4. Mehmed'in Sadrazamları
- 4. Mehmed'in Şeyhülislâmları
- Girid Meselesinin Halli
- Fâzıl Ahmed Paşanın Şahsiyeti
- Cehreyn Seferi
- (İç Asrın Tahlili
- İstıdrad:
- 2. Viyana Muhasarası
- 4. Mehmed'in Aleyhinde Kıyam
- Sultan 4. Mehmed'in Şahsiyeti