logo logo

Yeni nesil güncel konularla ilgili sorular ve cevaplar!

Fetvalar.Com

Yeni Nesil Fetvalar

Sistemimize üye olarak sitemizi daha aktif olarak kullanabilirsiniz.

Üyelik için tıkla

Fetvalar.Com

Güncel sorular ve cevapları

Açıklama

ihtikar;" sözlükte; biriktirmek, hapsetmek, toplamak demektır.Istılahta,   çoğunluğun   görüşüne   göre;     yiyecek cinsinden olan bir şeyi satın alıp depolamak, pahalanmasını bekleyerek pi­yasaya sürmemektir."

ihtikârın hangi tür mallarda cari olduğu, şartları, caiz olmayan stokla­ma müddeti gibi konular âlimler arasında ihtilaflıdır. Bu ihtilâflara biraz sonra temas edeceğiz. Önce, ihtikârın hükmü ve bu konuda varid olan bazı hadis­leri ele almak istiyoruz.

Üzerinde durduğumuz hadiste Hz. Peygamber (s.a); günahkâr olanlar­dan başkasının ihtikâr (stokçuluk) yapmayacağını, yani stokçuluğun günah­kârların işi olduğunu belirtmektedir. Bu açık olarak ihtikârın caiz olmadığı­na delâlet etmektedir. Nevevî, Ma'mer'in bu hadisinin açık bir surette ihti­kârın haram olduğunun delili olduğunu söyler. Daha başka hadislerde de Efendimiz, ihtikârın caiz olmadığını beyan etmiştir. Bunlardan birkaçım ha­tırlatmak işitiyoruz:

"Bir kimse kırk gün ihtikâr yapsa, sonra da o malı olduğu gibi sadaka olarak dağıtsa, madrabazlığına keffaret olamaz."

"Her kim halkın gıdası olan şeyleri kırk gün stok ederse, kalbi katıla­şır."

"Bir kimse müslümanların zararına bir yiyecek maddesini stoklarsa, Allah ona cüzzam hastalığı ve iflas verir."

“Müslümanların zararına olarak, fiatların artmasını isteyerek stokçu­luk yapan kişi günahkârdır."

Görüldüğü gibi bu hadislerin hepsi ihtikârın caiz olmadığını ifade et­mektedir.
Hattâbî, üzerinde durduğumuz son hadisten ihtikârın her çeşidinin mah­zurlu olmadığının anlaşıldığını söylemektedir. Çünkü hadiste; İbnü'l-Müseyyeb ve Ma'mer'in, bazı malları toplayıp beklettikleri görülmektedir. Bunlardan birisi, âlim, fakih bir tabiî, diğeri de sahâbîdir. Onuların, Hz. Peygamber (s.a)'in yasak ettiği bir şeyi yapmaları asla düşünülemez. Nite­kim ikinci haberde Ebû Dâvûd; Saîd b. el-Müseyyeb'in çekirdek, tohum ve ağaç yaprağı biriktirip beklettiğini söylemektedir. Bu zâtların, bekletilmesi halka zarar vermeyen veya başka şehirlerden getirdikleri mallan bekletmi.1; olmaları da mümkündür.

Âlimler, ihtikâra konu olan malların tayininde ihtilâf etmişlerdir. Bv konudaki görüşler özet olarak şöyledir:
1- İhtikâr, her türlü malda cereyan eder. Buna göre; piyasaya çıkarıl­maması halka zarar verdiği takdirde; insan ve hayvan yiyeceği olan madde­lerde, bezde, yağda vs. ihtikâr caridir. Bunları stoklamak caiz değildir. İmam Mâlik, Sevrî, Ebû Yusuf bu görüştedir.
2- İhtikâr, insanların ve hayvanların gıda maddelerinde gerçekleşir. Bu görüş, İmam Muhammed'e aittir.
3- İhtikâr, sadece insanlar için olan gıda maddelerinde olur. Ahmed b. Hanbel ve İmam Şafiî'nin görüşleri de bu istikamettedir.[383]