Şehzade Mahmüd'ün Ölümü
Hazreti padişahın büyük oğlu veliaht şehzade Mahmud sultan, Celâli isyanlarını bastırmak için durumadan kendisine bir ordu verilmesini taleb ediyordu. Hakikaten akıllı ve cesur olan bu şehzade tedbirli olamamış, ecdadında meydana gelen bu tür İsrarların taleb edenlerin hayatlarına mai olduğunu hatırlayamamıştı. Eğri oturup, doğru konuşalım. Yavuz Selim Cennetmekân, babası Hazreti Bayazıd'ı Velî'yi böyle yaparak tahttan yolcu etniemişmiydi? Şehzade Mustafa sultan ve Şehzade Bayezid sultan, Kaanuni Sultan Süleyman Hazretlerine aynı şeyleri yapmayı düşünmemişlermiydî? Ve âkibetleri ölüm olmamışmıydı? Öyleyse Şehzade Mahmud sultana da akibet ölümdü fakat beraberinde bir Şeyh efendi ve annesi de aynı ölümün kucağına sürüklenip gitmişlerdi. Devletin gözyaşı yoktur ve olamazdı da... Fakat evlat acısı şüphesiz ki başka bir şeydi. Sultan 3. Mehmed Hazretleri bu elim karardan sonra çöktü, çözüldü, artık hasta bir hale dönüştü.
Valdesuîtanın isteği üzerine Hazreti padişah Yemişçi Hasan Paşayı azletti. Bir kaç gün geçtikten sonra Bostancıbaşı, Hasan Paşanın Hasköy'deki çiftliğine gelip onu hanımının yanından alıp ölüm fermanını tebliğ ediverdi. Ve çiftliğin bir kuytu köşesinde hüküm boğulma suretiyle infaz olundu.
Vezaretıuzma makamına celadeti yüzünden Yavuz lakablı Malkoç oğlu Ali Paşa, sadaret kaymakamlığına Kâzım Paşa getirilmişti. Mısırda bulunan yeni sadrazama mührü hümayun gönderildi. Yavuz Ali Paşa ortalığı düzelterek geldi ve doğruca Tuna üzerine gidip küffar üzerine cihadda olan ordunun dizginlerini eline aldı. Hazreti padişah da, sadrazamından gelecek cephe haberlerini daha çabuk alabilmek için Edirneye gitmişti. Orada kâfir cephesinde yapılan savaşların nauvaffakiyyetin asakir-i islâmda kalması için dualar ediyor, her gelen haberi bizzat karşılıyor ve talimatlar hazırlıyor ve bunları cepheye gönderiyordu. Ne varki her zaman olduğu qibi küffar üzerine yüklenen islam ordusu yine her zaman olduğu gibi doğu hududumuzdan İran Safevilerinin azgınca tarizlerine hedef olmuştu. Bu da yetmiyormuş gibi Celâli hareketleri de yer yer devam ediyordu. Bu sıkıntıların ağırlığı gün geçtikçe padişahın sıhhatini menfi bir şekilde tesiri altına alıyordu.
Konular
- Eğri Kalesinin Fethi
- Birinci Bolümün İlk Kısmı
- Birinci Bolüm İkinci Kısım
- Birinci Bölüm Üçüncü Üçüncü Kısım
- Birinci Bölüm Dördüncü Kısım Sebat Anı
- Birinci Bölüm Beşinci Kısım
- İkinci Bölüm
- Padişahın Karşılanışı
- Sulh Müzakereleri
- Yanık Kalenin Elden Gitmesi
- Kanijenin Fethi
- Kanije Savunması
- Hasan Paşa'nın İki Kölesinin Kaçışı
- Son Mektup
- Sadrıazamın İstanbul'a Dönüşü
- Şehzade Mahmüd'ün Ölümü
- 3. Mehmed'in Vefatı
- Sultan 3. Mehmed'in Hanımları Ve Çocukları
- 3. Mehmed'in Sadrîazam Ve Şeyhülislâmları
- SULTAN 1. AHMED
- Yavuz Ali Paşa'nın Vefatı
- Batı Cephesinde Sulh Çalışmaları
- İran Cephesinden Haberler
- Yine Batı Cephesi
- Celali Tenkiline Padişahı Davet
- Derviş Paşa'nın Sadareti
- Ferhad Paşa'nın Serdarlığı
- Derviş Paşa'nın İdamı
- Zitvatorok Antlaşması
- Kuyucu Mürad Paşa'nın Sadareti Ve Celâli İsyanlarının Tenkili