11- MARAZ-İ MEVTTE HİBE


813. Mes’ele: Maraz-ı mevtte olan hibe şer'an sahîh olur mu?

Cevap: Vârise olmaz, gayre olur, sülüsden muteberdir. [863]
814. Mes’ele: Zeyd, maraz-ı mevtinde, bağını "vakf olsun" deyu vasiyet eylese, mezbûr bağ Zeydin sülüse malından ziyâde olsa, bağın sülüs miktarı vakf olur mu?

Elcevap: Olur. [864]
815. Mes’ele: Zeyd, maraz-ı mevtinde aklı gâh gelip gâh gider­ken "sülüs-i malım vakf olsun, mektebhâne bina olunsun" dese fevt olduktan sonra verese kabul etmemeğe kadir olurlar mı?

Elcevap: Olmazlar, aklı olmayan bu miktar söz söylemez. [865]
816. Mes’ele: Hind sülüs-i malını "vücûh-i hayrata sarf oluna" de­yu vasiyet edip fevt olucak, veresesi vasiyetini tenfîz etmeyip, cüm­le malını üleşseler, sülüs-i merkum mezburlara şer'an helâl olur mu?

Elcevap: Haramdır, elbette tenfîz lâzımdır. [866]
817. Mes’ele: Zeyd evlâdı var iken maraz-i mevtinde "zevcem Hin­de iki bin akça karzdan ve bin akça mehrinden deynim var ve Servinaz nam cariyemde benim medhalim yoktur ol dahi Hindindir" deyu ikrar edip fevt olsa, evlâdı adem-i kabule kadir olurlar mı?

Elcevap: Mehr-i misil müsâid ise mehre ikrarı mesmû'dur, kalanı değildir. Amma cariyeye "benimdir" deyu yemin ederse Hind tasdik olunur. [867]
818. Mes’ele: Hind maraz-ı mevtinde zevci Zeydi vasî-i muhtar edip, mehrini Zeyde bağışlayıp "filândaki maldan şu miktar Zey­din olsun" ve birkaç cariyeleri için "azâd olsunlar ve her birine şu miktar akça verilsin" deyu vasiyet eylese. Ba'dehu fevt oldukta cümlesine sülüs vefa eylediği takdirde, veresesi adem-i kabule ka­dir olurlar mı?

Elcevap: Zeyde hibe ve vasiyet ettiği bâtıldır, kalanı dönmez. [868]
819. Mes’ele: Zeyd, emrâz-i müzmineden birine mübtelâ olup, sagîre kızı Hinde emlâkinden ba'zı nesne hibe eylese, bir yıldan sonra fevt olucak, sair veresesi kabul etmeyip "maraz-i mevtinde hibe eyledi" dediklerine i'tibar olunur mu?

Cevap: Olmaz. Maraz-i mevt, istidada başlayıp, yevmen fe-yevmâ olunca izdiyâd olduğu vakittir. [869]
820. Mes’ele: Zeyd-i kâdî maraz-ı mevtinde "sıhhatimde Hind-i sagîreye elli bin akça hibe ettim idi" deyu ikrar ettikte, merkum akça­yı şâhidler görmeyip, Zeyd fevt olduktan sonra, bir büyük kesenin içinde nice keseler çıkıp, mezbûr keselerin birinde elli bin akça ile bir tezkirede "yüzelli bin akçayı sıhhatimde malımdan ifraz edip Hind-i sagîreye hibe etmiş idim" deyu yazılmış olsa sair verese zikr olu­nan elli binden hisse almağa kadir olurlar mı?

Cevap: Zeyd, ikrâr-ı mezbûru sıhhatinde dahi ettiğine beyyine olucak, olmazlar. Şâhidler akçayı görmek asla lâzım değil­dir, [870]
821. Mes’ele: Zeyd maraz-ı mevtinde, veresesinden Amra bir evi kıymetinden altı bin akça eksiğe bey' eylese sahîh olur mu?

Elcevap: Tamam bahasına bey' dahi nâmeşrû'dur. [871]
822. Mes’ele: Zeyd maraz-ı mevtinde, onbin akça değer evini ec­nebiden Hinde beş bin akçaya bey' edip fevt olsa, veresesi bey'i adem-i kabule kadir olurlar mı?

Elcevap: Muhâbâtına sülüs kifayet ederse olmazlar. Etmez­se, sülüsten ziyâdesin müşteriden alırlar, vermezse bey'i fesh eder­ler. [872]
823. Mes’ele: Zeyd maraz-ı mevtinde, sülüs-i malın vücûh-i hay­ra sarf olunmak için vasiyet edip, neye sarf olunacağın vasî-i muh­tar olan Amra tefvîz eylese. Amr, Zeydin sülüsü ile bir medrese bina edip, tedrisini Bekre şart eylese, mu'teber olur mu?

Elcevap: Olmaz.

Cevaba Ahar: "Tedrisi kime dilersen şart eyle" deyu, Zeyd Amra tefviz etti ise olur. [873]


Eser: Ebu Suud Fetvaları

  • Yeni Ekle
Yorumlar (0)

Ebu Suud Fetvaları

 

Son eklenen ruyalar

Sitemizde yer alan soruların cevapları özenle islami eserlerden seçilerek yazılmaktadır.
..