Birinci Mesele:
'Muhkem' kelimesinin genel ve özel olmak üzere iki kullanılış şekli vardır:
'Muhkem', özel anlamda kullanıldığı zaman mensûh olmayan kastedilir. Bu durumda bu ifade, nâsih ve mensûh bilginlerinin kullanmış olduğu terim olmaktadır. O hükmün nâsih olup olmaması arasında ise fark yoktur. Onlar bu kelimeyi: 'Bu âyet muhkemdir'; 'Bu âyet mensûhtur' şeklinde kullanırlar.
Genel anlamda kullanıldığı zaman bu kelime ile, açık ve vazıh olup mânâsının anlaşılması için bir başka şeye ihtiyaç göstermeyen şey kastedilir.
'Müteşâbih' ise, birinci kullanılış şeklinde 'mensûh' terimini karşılamaktadır. İkinci kullanılış şekline göre ise, lafzından ne murad edildiği anlaşılamayan anlamındadır. Araştırma ve düşünme yoluyla anlaşılabilir olup olmaması farketmez. "Sana Kitab'ı indiren O'dur. Onda kitabın anası olan muhkem âyetler vardır. Diğerleri de müteşâbih âyetlerdir. Kalplerinde eğrilik olan kimseler, fitne çıkarmak, kendilerine göre yorumlamak için onların müteşâbih olanlarına uyarlar[1] âyetinde geçen müteşâbih ifadesi, müfessirlerce işte bu anlamda anlaşılmıştır, ikinci kullanılış şekliyle muhkem ve müteşâbih kavramlarının altına, Hz. Peygamber'in "Helal bellidir, haranı bellidir; aralarında ise 'müştebihat' (yani hangisinden, olduğu ayırt edilemeyenler) vardır"[2] hadislerine sözü edilenler de girmektedir. Açık olan muhkemdir; müşte-bi-hât yani durumu karışık olup helal ya da haramlığı ayırt edilemeyen de müteşâbihtir. Her ne kadar âyet ile hadiste sözü edilen müteşâbihlik yönü ayrı ayrı[3] ise de sonuçta mânâ birdir. Çünkü bu hitabın anlaşılmasına yönelik bir durumdur.[4]Bu mânâ gözönüne alındığı zaman, muradın ne olduğunu açıklayıcı unsur (mübeyyin) bilinmeden önce, mensûh, mücmel, zahir, âmin ve mutlakın da müteşâbih kavramının altına girdiği görülecektir. Öbür taraftan da; nâsih, hükmü sabit olanlar, mübeyyen, müevvel, muhassas ve mukayyed[5] de muhkem kavramı altına gireceklerdir.[6] [7]
'Muhkem', özel anlamda kullanıldığı zaman mensûh olmayan kastedilir. Bu durumda bu ifade, nâsih ve mensûh bilginlerinin kullanmış olduğu terim olmaktadır. O hükmün nâsih olup olmaması arasında ise fark yoktur. Onlar bu kelimeyi: 'Bu âyet muhkemdir'; 'Bu âyet mensûhtur' şeklinde kullanırlar.
Genel anlamda kullanıldığı zaman bu kelime ile, açık ve vazıh olup mânâsının anlaşılması için bir başka şeye ihtiyaç göstermeyen şey kastedilir.
'Müteşâbih' ise, birinci kullanılış şeklinde 'mensûh' terimini karşılamaktadır. İkinci kullanılış şekline göre ise, lafzından ne murad edildiği anlaşılamayan anlamındadır. Araştırma ve düşünme yoluyla anlaşılabilir olup olmaması farketmez. "Sana Kitab'ı indiren O'dur. Onda kitabın anası olan muhkem âyetler vardır. Diğerleri de müteşâbih âyetlerdir. Kalplerinde eğrilik olan kimseler, fitne çıkarmak, kendilerine göre yorumlamak için onların müteşâbih olanlarına uyarlar[1] âyetinde geçen müteşâbih ifadesi, müfessirlerce işte bu anlamda anlaşılmıştır, ikinci kullanılış şekliyle muhkem ve müteşâbih kavramlarının altına, Hz. Peygamber'in "Helal bellidir, haranı bellidir; aralarında ise 'müştebihat' (yani hangisinden, olduğu ayırt edilemeyenler) vardır"[2] hadislerine sözü edilenler de girmektedir. Açık olan muhkemdir; müşte-bi-hât yani durumu karışık olup helal ya da haramlığı ayırt edilemeyen de müteşâbihtir. Her ne kadar âyet ile hadiste sözü edilen müteşâbihlik yönü ayrı ayrı[3] ise de sonuçta mânâ birdir. Çünkü bu hitabın anlaşılmasına yönelik bir durumdur.[4]Bu mânâ gözönüne alındığı zaman, muradın ne olduğunu açıklayıcı unsur (mübeyyin) bilinmeden önce, mensûh, mücmel, zahir, âmin ve mutlakın da müteşâbih kavramının altına girdiği görülecektir. Öbür taraftan da; nâsih, hükmü sabit olanlar, mübeyyen, müevvel, muhassas ve mukayyed[5] de muhkem kavramı altına gireceklerdir.[6] [7]
Konular
- İkinci Mesele:
- Üçüncü Mesele:
- Dördüncü Mesele:[111]
- Beşinci Mesele:
- Altıncı Mesele:
- Yedinci Mesele:
- Sekizinci Mesele:
- Dokuzuncu Mesele:[168]
- Onuncu Mesele:
- Onbırıncı Mesele:
- Onikinci Mesele:
- Onüçüncü Mesele:
- Ondördüncü Mesele;
- İkinci Bakış Açısı: Avârızu'l-Edille
- Birinci Fasıl: Muhkemlik Ve Müteşâbihlik
- Birinci Mesele:
- İkinci Mesele:
- Üçüncü Mesele:
- Dördüncü Mesele:
- Beşinci Mesele:
- Altıncı Mesele:
- İkinci Fasıl Şerî Hükümler Ve Nesh
- Birinci Mesele:
- İkinci Mesele:
- Üçüncü Mesele:
- Dördüncü Mesele :
- Üçüncü Fasıl Emir Ve Nehiy
- Birinci Mesele: