logo logo

Yeni nesil güncel konularla ilgili sorular ve cevaplar!

Fetvalar.Com

Yeni Nesil Fetvalar

Sistemimize üye olarak sitemizi daha aktif olarak kullanabilirsiniz.

Üyelik için tıkla

Fetvalar.Com

Güncel sorular ve cevapları

Sünnete Sarılmak

Kurtarıcılığı kesin olan Sünnet'e sarılma konusu "el-İ'tisam  bi'I-kitab ve's-Sünne" adıyla hadis kitaplarımızda belli bir bö­lüm içinde tetkik mevzuu edilen fevkalade önemi haiz bir meseledir. Ne yazık ki, halkımız, bid'at ve hurafelerden; aydınımız ise yabancı şartlandırmalardan yakasını kurtaramadığı için bu konuda tam bir kargaşa hüküm sürmektedir. Sünnete sarılma, sünnet dışı uygulamalara karşı bağımsızlık ilanına bağlıdır. Bu da her türlü taassub, kültür sakatlığı ve aşağılık duygusu ürünü özentileri bir tarafa itmek ve "Ben Müslümanım" diyebilmekle mümkündür. Bu, hiç bir za­man kuru bir iddia olarak değil, şuur ve uygulama olarak ortaya konduğu za­man önem taşır.

Sünnete sarılmak meselesi, aslında "hadisle amel" problemini ve bunun için de "fıkhu'l-hadis'Mn eğitim ve öğretiminin yaygınlaştırılması gereğini be­raberinde getiren bir meseledir. Yani işin, ilmî boyutu vardır. Sadece şeklî ola­rak sünnete sarılmayı şu yada bu şekilde giyinmekle veya hareket etmekle açık­lamak mümkün değildir.

Hem tebliğ görevini yerine getirmek hem de sünnet'i gelecek müslüman ne­sillerin tetkik ve istifâdesine sunmak için ilk devir uleması sünnete ait verileri belli sistem ve disiplin içinde kitaplaştırmaşlardır. Bu kitaplar asırlar boyu müs­lüman lar tarafından değerlendirilmiş, istifâde edilmiş ve tabiî olarak herbiri hak­kında bir hüküm de verilmiştir. İçlerinden altı tanesi Kütüb-i Sitte adıyla en güvenilir ve muteber hadis kitabı olarak benimsenmiştir.

Bu altı hadis kaynağının tamamı bugün, şöyle veya böyle Türkçe'ye tercü­me edilmiş bulunmaktadır. Kitapsız, ilimsiz hiç bir dava yürümez. Böyle olun­ca Kitap ve Sünnete ait kaynaklan okumak onlara zaman ayırmak, üzerinde düşünmek, problemleri bu esaslar çerçevesinde halletme ihtiyacım duymak ve bu alanda ihtisas yapmış kimselerle istişarelerde bulunmak artık günlük hayat programımıza dahil olmalıdır. Milletçe kültür seviyemiz ancak böyle bir gay­retle ilerleme kazanabilecektir. Yabancı propagandaların tesiri altındaki kafa ve gönüllerimizi ancak böyle bir disiplinle aslî zemininde tutabiliriz.
Şimdi sünnetin öğretim ve uygulaması konusunda müslümanlara büyük hiz­met vermiş ve bilhassa ahkâm hadislerini bir araya toplamak gibi farklı ve fev­kalâde bir hizmeti daha başlangıçta yerine getirmiş olan EbÛ Davud'u ve onun baş eseri Sünen'ini tanıyabiliriz.[25]