logo logo

Yeni nesil güncel konularla ilgili sorular ve cevaplar!

Fetvalar.Com

Yeni Nesil Fetvalar

Sistemimize üye olarak sitemizi daha aktif olarak kullanabilirsiniz.

Üyelik için tıkla

Fetvalar.Com

Güncel sorular ve cevapları

35. Şarap İçenlere Uygulanan Had


4476... İbn Abbas (radıyallahü anhüma) dan rivayet edildiğine göre;

Rasûlullah (s.a) şarap içen için (belirli sayıda) bir had tayin etmedi. (İçki içene uygulanacak haddin mikdarını tayin etmedi). İbn Abbas şöyle dedi:
"Bir adam içki içip sarhoş oldu. Yolda yalpa yaparken görüldü. Rasû­lullah (s.a)'a götürülmek üzere yakalandı. Abbas'ın evinin hizasına gelin­ce ellerinden kurtuldu. Abbas'ın yanma girip, ona sığındı. Bu, Rasûlullah'a anlatıldı. Rasûlullah (s.a) güldü ve "Demek öyle yaptı?" buyurdu. Onun hakkında bir şey (ceza) emretmedi.[315]

Ebu Davud şöyle der:
"Hasen b. Ali'nin bu hadisi, sadece Medine' illerin rivayet ettikleri ha­dislerdendir"[316]
4477... Ebu Hureyre (r.a) şöyle demiştir:

Rasûlullah (s.a)'a içki içmiş olan bir adam getirildi. Rasûlullah (s.a) :

"Ona vurunuz" buyurdu.

Ebu Hureyre (r.a) der ki:

“Bizden kimi eli, kimi ayakkabısı, kimi de elbisesi ile vurdu. Ayrılın­ca (dövme işi bitince) topluluktan birisi: "Allah seni rezil rüsvay etsin" dedi. Bunun üzerine Rasûlullah (s.a) :
"Öyle demeyiniz, ona karşı şeytana yardım etmeyiniz" buyurdu.[317]
4478... Bize Muhammed b. Davud b. Ebi Naciye el- İskenderanî haber verdi, bize İbn Vehb haber verdi. Ona Yahya b. Eyyub, Hayve b. Şüreyh ve İbn Lehîa, İbnü'l- Hadi'den önceki hadisi aynı isnad ve mana ile riva­yet edip, dövme olayını anlattıktan sonra şöyle dedi:

Sonra Rasûlullah (s.a) ashabına:

"Onu kınayınız" buyurdu. Sahabelerde : "Allah'tan çekinmedin mi?, Allah'tan korkmadm mı? Rasûlullah'tan utanmadın mı?" diyerek ona yö­neldiler, sonra salıverdiler.             

Ravi rivayetin sonunda (Rasûlullah'in şöyle dediğini) söyledi:
"Allah'ım onu bağışla! Allah'ım ona merhamet et" deyiniz." Bazı raviler bu (Allah'ın onu bağışla) sözü ve benzerini ilave ettiler.[318]
4479... Enes b. Malik (r.a) den şöyle rivayet edilmiştir:

Rasûlulîah (s.a) içki içmekten dolayı hurma dalı ve ayakkabılarla döv­dü. Ebu Bekir (r.a) kırk değnek vurdu. Ömer (r.a) idareye gelince halkı davet etti ve onlara:

"Şüphesiz insanlar bitek arazilere yaklaştılar; - Müsedded; köylere ve bitek arazilere, der- içki haddi konusunda ne düşünürsünüz?" diye sordu.

Abdurrahman b. Avf:
"Onu, hadlerin en hafifi gibi yapmam uygun buluruz" dedi. Hz. Ömer de içki haddi olarak seksen değnek vurdu.[319]

Ebu Davud der ki:

Bu hadisi İbn Ebi Arûbe Katade'den, o da Rasûlullah (s.a)'den rivayet etti. Bu rivayete göre; Rasûlullah ("s,a) yaprağı soyulmuş hurma dalı ve (ayakkabılarla) kırk (kez) vurmuştur.

Şu be ise bunu Katade'den o da Enes (r.a) vasıtasıyla Rasûlullah'tan rivayet etti. Enes şöyle dedi:
"Rasûlullah iki hurma dalı ile kırk tane kadar vurdu."[320]
4480... Hudayn b. el-Münzir er - Rakâşî, - S asan'in babasıdır - şöyle demiştir:
Osman b. Affan (r.a)'m yanında idim. Velid b. Ukba getirildi. Humran[321] ve başka bir adam onun aleyhinde şahidîik ettiler. Birisi onu şarap içerken, Öteki de onu (şarabı) kusarken gördüğünü söyledi.

Osman (r.a);

Eğer o şarabı içmeseydi kusmazdı, dedi. Hz. Ali (r.a)'ye:

Ona haddi uygula, dedi. Ali de (oğlu) Hasen'e:

Ona haddi uygula, dedi. Hasen (r.a):

Onun (hilafetin) cefasını, sefasını sürene yükle, dedi. Bunun üzerine Hz. Ali (r.a) Abdullah b. Cafer'e:

Ona haddi uygula, dedi.

Abdullah kamçıyı alıp vurdu. Ali sayıyordu. Kamçı sayısı kırka varın­ca Ali: "Yeter, Rasûlullah (s.a) kırk sopa vurdu" dedi. Ravi diyor ki:

"Zannediyorum Ali şöyle dedi:
"Ebu Bekir de kırk değnek vurdu, Ömer ise seksen değnek vurdu. Bun­ların hepsi sünnettir. Ama bence bu (kırk) daha iyidir."[322]
4481... Ali (r.a) şöyle demiştir:

İçki (haddin)'de Rasûlullah (s.a) ve Ebu Bekir (r.a) kırk değnek vurdu­lar. Ömer ise bunu seksene çıkardı. Bunların hepsi sünnettir.

Ebu Davud der ki:

Esmaî:
"Velli hârrahâ men tevellâ kaarrahâ"[323] Cümlesinin manası, onun (ha­lifeliğin) sıkıntısını, nimetlerine nail olana yükle, demektir." der.

Ebu Davûd şöyle demiştir:
"Hudayn h. Münıir Ebu Sasan[324]  kavminin seyyididîr.[325]