8- BABASINI VEKİL KILMADAN NİKAHLANAN BİR KADININ MEHR-İ MİSLİNİ İSBÂT DA'VÂSINDA KAYDA GEÇİRİLMESİ

Bir kimse, bulûğa erişmiş bir kızını kendi rızası ile ve sahih bir nikâhla    birine    nikahladığı    hâlde    onun    mehrini belirtmemiş (söylenmemiş) olursa; ona, mehr-i misil gerekir. Ve bu durumda, mehr-î misli isbata ihtiyaç hasıl olur. îster dâhil olsun, isterse halveti sahiha bulunsun, hüküm böyledir.

Sonradan, kocası onu boşar ve mehr-i mislini de inkâr ederse; ona, emsali gibi mehir hükmedilir. Muhıyt'te de böyledir.
Huzura gelen kadın, şahitler huzurunda "sahih bir nikâhla, velisi tarafından, kendi rızası ile nikahlandığını; kendisi için de bir mehir tes­miye edilmediğini" iddia ederse; ona, şerân mehr-i misil gerekir. Onun mehr-i misli, ana baba bir kız kardeşinin mehri kadardır. Hâlleri birbi­rine uygun ve güzellikleri, yaşları, cemâlleri, bekâretleri, zamanlan, mekanları eşitse, mehirleri aynısıdır. Eğer kocası, onu nefsine haram kıldıysa; o nisbette mehir öder; değilse, artık onun mehri belirlenmiştir. En doğrusunu, ancak Allahu Teâlâ bilir. [19]


Eser: Fetvayı Hindiye

  • Yeni Ekle
Yorumlar (0)

Fetvayı Hindiye

 

Son eklenen ruyalar

Sitemizde yer alan soruların cevapları özenle islami eserlerden seçilerek yazılmaktadır.
..