Kitaba Olan Teveccühümüzün Sebebi Ve Kitap Üzerinde Yaptığımız Çalışmalar

Şeyh muhammed abduh'un, ilim taliplerinin bu kitabı edinmesi­ne dâir tavsiyelerini çok işitmiştim. O zamanlar bu tavsiyeye uymak için çok arzuluydum. Tabiî gerek benim gerekse benim gibi olan diğer­lerinin önünde kitabın ele geçirilmesi zorluğu bir engel olarak duru­yordu. Şöyle ya da böyle her nasılsa bir öğrenciden mağrib yazısı ile yazılmış bir nüshayı ödünç olarak almaya muvaffak olduk. Konuların zorluğu bir tarafa, yazınm.çok zor okunuşu ve nüsha sahibinin geri al­mak üzere ısrarlı şekilde talepte bulunması gibi sebepler hep ona ulaş­mamızı engelliyordu. Sonra:

"bir şeye yetmiyorsa gücün onu bırak gücünün yetip yapabileceğine bak."
Sözündeki öğüde kulak vererek sevdamızdan vazgeçtik. (13)          

Sonunda yüce Allah'ın lütfü ile kitabın mısır baskısı gerçekleşin-
Ce, bana tekrar kitapla uğraşma fırsatı doğdu. Hemen aldım ve mütâlaaya başladım ve sonuna kadar geldim. Bu vadileri ve geçitleri uzun zor yolculukta tahammül gösterdim; hazinelerini, kaplarını de­nedim. Bu tecrübem daha önce duyduklarımı teyid etmiş ve kitabın değerini bir kat daha artırmıştı. Bu uğurda maruz kaldığım gece yol­culuğu gibi zor çabalarıma, uykusuz kalışıma aldırmadım. Kitaba olan tutkum tekrar üzerinde durmamı gerektirdi. Bu kez daha bir baş-ka şekilde kitap üzerinde çalıştım. Müellifin ortaya koyduklarını mi­yara vurdum. İstifâde ettiği kaynaklara başvurarak, onlardan çıkar­dığı mânâları tahkikte bulundum. Çok incelik isteyen işaretlerini açıklayarak, ifâdesinde kapalı kalan kısımları, çok kısa aldığı lafzı ta­mamlamak, gizli mânâyı biraz açmak, meselenin anlaşılması için ge­rekli olan fer'i zikretmek, kasdettiği esasa işaret etmek gibi yollarla îzâh ettim. Koyduğum bu notlarda aşırılığa kaçmak, her münâsebetle çeşitli eserlerden alıntılar yapmak suretiyle şişirme yoluna gitmedim. Gerekli ve yeterli notlarla yetindim. Ancak zarurî hallerde, konunun anlaşılması için mutlaka açıklama yapılması gereken konularda uzun notlar düştüğüm de oldu. Notlarımı yazarken hür düşünmeyi esas kabul ettim. Bu yüzden de yer yer müellifi tenkitlerimiz, onun fi­kirlerine katılmadıklarımız olmuştur. Bizzat müellifin kendisi de bi­zim bu metodumuzun, ortaya koyduğu hususlar üzerinde düşünen araştırmacılar, ele aldığı konularda hakkı elde etmeye çalışan ilim talipleri için riâyet edilmesi gereken bir hak olduğunu belirtmiş; me­seleler karşısında tercihte bulunmalarını, mütereddit ve şaşkın vazi­yette kalmamalarını istemiştir. Aynı şekilde müellif, ortaya koyduğu hususların denenmeden, tahkik edilmeden problem o-dinilmemesini de istemiş ve bunun elde edinilecek favdanın dikkate alınmadan atılmasına sebep olacağını belirtmiştir. Evet, ilmin tahkikinde "falan söyledi" veya "falan'm yanında falan da kim oluyor?" şeklinde bir an­layış olmamalıdır. Aksi takdirde bir çok doğru, hata ve unutma arasın­da yok olur gider. Bu bizim dinimizin bir özelliği olmaktadır. Hz.pey­gamber lalevs^tul hariç, herkesin sözü kabul de edilir, red de edilir.[8]  


Eser: El-Muvafakat

  • Yeni Ekle
Yorumlar (0)

El-Muvafakat

 

Son eklenen ruyalar

Sitemizde yer alan soruların cevapları özenle islami eserlerden seçilerek yazılmaktadır.
..