8- Müfâveda Ortaklarının Üzerine Tazminatın Gerekliliği
Müfâveda ortaklarından birisi, belli bir yere kadar binmek üzere, ariyet (= ödünç) olarak, bir hayvan alsa da, bu hayvana ortağı binse ve hayvan ölse; bu durumda, bu iki ortak, o hayvanı tazmin ederler ( = öderler).
Müfâveda ortaklarından birisi, üzerine hassaten yiyeceğini yükletmek üzere, ariyet olarak, bir hayvan alsa ve bu hayvana, ortağı kendi yiyeceği yükletse veya daha az bir şey yüklettiği halde, bu hayvan ölse, bu durumda, tazminat gerekmez. Serahsî'nin Mnhıyti'nde de böyledir.
Binme mes'elesinde, tazminat gerekince, binen şahıs, bu tazminatı, ortaklık maldan öderse, verdiği bu tazminatın yarısını, ortağından alabilir mi?
Bu durumda bakılır: Eğer, o şahıs, bu hayvana, ortaklık ihtiyacı için binmişse, ortağına bir şey ödemez.
Fakat, bu hayvana, şahsî menfaati için binmişse; ortağı,, tazminat bedelinin yarısını, ondan alır.
Bu hayvanın sahibine gelince, tazminat bedelini, hangi ortaktan dilerse, ondan alabilir. Muhıyt'te de böyledir.
Keza, müfâveda ortaklarından birisi, belli bir yük yükletmek üzere, bir hayvanı, ariyet olarak alır ve bu hayvana, aynı miktardaki yükü, diğer ortağı yükletirse, yine tazminat gerekmez.
Ancak, bu şahıs, bu yükün üzerine, bu yükün hilafı olan ve hayvana zarar veren, elbise ve benzeri gibi, belli bir yük yüklerse, bu durumda, tazminat lâzım gelir.
Bu işi, bu hayvanı, ariyet olarak alan şahıs yapsa, yine tazminat gerekir.
Şayet, yükletilen bu yük, ticâret malı olursa, tazminatı, bu ortaklar yarı yarıya öderler. Böyle değilse, şahsen öderler.
Şayet, eşya, yükletenin yanında ise, tazminat müşterektir. Diğer ortak, onun kefilidir. Kefil, bu hayvanı tazmin eder; sonra da, ortağına müracaat ederek, tazminatın yarısını, ondan alır. Ancak, bunun için, onun, tazminatı müşterek maldan ödemiş olması gerekir. Mebsût'ta da böyledir.
Müfâveda ortaklarından birisi, bir hayvanı, on ölçek buğday yükletmek üzere, ariyet olara alsa ve ona, ortaklık maldan on ölçek arpa yükletse, bu durumda, tazminat gerekmez.
Keza, bu ortaklar, ınân ortağı olsa ve bunlardan birisi, bir hayvanı ariyet olarak alsa; cevap, yine aynıdır; yani önceki gibidir. Fetâvâyi Kâdîhân'da da böyledir.
Müfâveda ortaklarından birisi, diğerine: "Buhârâ'dan öteye geçme." dediği halde, o daha ileri gider ve mal zayi olursa; bu durumda, söz tutmayan ortak, zayi olan malı tazmin eder. (= öder.) Sirâciyye'de de böyledir.
Müfâveda ortaklarından birisi, elinde, ortaklığa ait nelerin, ne kadar bulunduğunu açıklamadan ölürse;. arkadaşının nasibi ödenmez. FethıTI-Kadtr'dede böyledir. [26]
Müfâveda ortaklarından birisi, üzerine hassaten yiyeceğini yükletmek üzere, ariyet olarak, bir hayvan alsa ve bu hayvana, ortağı kendi yiyeceği yükletse veya daha az bir şey yüklettiği halde, bu hayvan ölse, bu durumda, tazminat gerekmez. Serahsî'nin Mnhıyti'nde de böyledir.
Binme mes'elesinde, tazminat gerekince, binen şahıs, bu tazminatı, ortaklık maldan öderse, verdiği bu tazminatın yarısını, ortağından alabilir mi?
Bu durumda bakılır: Eğer, o şahıs, bu hayvana, ortaklık ihtiyacı için binmişse, ortağına bir şey ödemez.
Fakat, bu hayvana, şahsî menfaati için binmişse; ortağı,, tazminat bedelinin yarısını, ondan alır.
Bu hayvanın sahibine gelince, tazminat bedelini, hangi ortaktan dilerse, ondan alabilir. Muhıyt'te de böyledir.
Keza, müfâveda ortaklarından birisi, belli bir yük yükletmek üzere, bir hayvanı, ariyet olarak alır ve bu hayvana, aynı miktardaki yükü, diğer ortağı yükletirse, yine tazminat gerekmez.
Ancak, bu şahıs, bu yükün üzerine, bu yükün hilafı olan ve hayvana zarar veren, elbise ve benzeri gibi, belli bir yük yüklerse, bu durumda, tazminat lâzım gelir.
Bu işi, bu hayvanı, ariyet olarak alan şahıs yapsa, yine tazminat gerekir.
Şayet, yükletilen bu yük, ticâret malı olursa, tazminatı, bu ortaklar yarı yarıya öderler. Böyle değilse, şahsen öderler.
Şayet, eşya, yükletenin yanında ise, tazminat müşterektir. Diğer ortak, onun kefilidir. Kefil, bu hayvanı tazmin eder; sonra da, ortağına müracaat ederek, tazminatın yarısını, ondan alır. Ancak, bunun için, onun, tazminatı müşterek maldan ödemiş olması gerekir. Mebsût'ta da böyledir.
Müfâveda ortaklarından birisi, bir hayvanı, on ölçek buğday yükletmek üzere, ariyet olara alsa ve ona, ortaklık maldan on ölçek arpa yükletse, bu durumda, tazminat gerekmez.
Keza, bu ortaklar, ınân ortağı olsa ve bunlardan birisi, bir hayvanı ariyet olarak alsa; cevap, yine aynıdır; yani önceki gibidir. Fetâvâyi Kâdîhân'da da böyledir.
Müfâveda ortaklarından birisi, diğerine: "Buhârâ'dan öteye geçme." dediği halde, o daha ileri gider ve mal zayi olursa; bu durumda, söz tutmayan ortak, zayi olan malı tazmin eder. (= öder.) Sirâciyye'de de böyledir.
Müfâveda ortaklarından birisi, elinde, ortaklığa ait nelerin, ne kadar bulunduğunu açıklamadan ölürse;. arkadaşının nasibi ödenmez. FethıTI-Kadtr'dede böyledir. [26]
Konular
- 3- Re'sü'l-Mâl (= Sermaye) Hakkındaki Hükümler
- Eşya Ortaklığının Çaresi
- 2- MÜFÂVEDA ŞİRKETİ
- 1- Müfâveda Ne Demektir, Şartları Nedir?
- Müfâveda Ne Demektir
- Müfâveda Şirketi, Kimler Arasında Kurulabilir?
- Müfâveda Ortaklığı Kimler Arasında Caiz Olmaz?
- Müfâveda Ortaklığı Nasıl Meydana Gelir?
- Müfâveda'nın Şartları
- 2- Müfâveda'nın Hükümleri
- 3- Müfâveda Ortaklarından Her Birinin Diğerine Kefalet Etmesi
- 4- Müfâveda'yı Bozan Ve Bozmayan Şeyler
- 5- Müfâveda Ortaklarından Her Birinin Ortaklık Malındaki Tasarruf Yetkisi
- 6- Müfâveda Ortaklarından Birinin, Diğerinin Sözleşmesi Hakkındaki Tasarrufu
- 7- Müfâveda Ortaklarının İhtilafları
- 8- Müfâveda Ortaklarının Üzerine Tazminatın Gerekliliği
- 3- INÂN ORTAKLIĞI
- 1- Inân Ortaklığı Nedir? Şartları Ve Hükümleri Nelerdir?
- Inân Ortaklığının Caiz Olmasının Şartı
- Inân Ortaklığının Hükümleri
- 2- Inân Ortaklığında Kâr-Zarar Ve Malın Zayi Olmasının Şartı
- 3- Inân Ortaklarının Şirket Mallarındaki Tasarrufları
- 4- VÜCUH ŞİRKETİ VE A'MÂL ŞİRKETİ VÜCÛH ŞİRKETİ
- A'mâl Şirketi
- 5- FÂSİD ORTAKLIK
- Ortaklığın Bozulması
- 6- ŞİRKETLERLE İLGİLİ MUHTELİF MES'ELELER
- Boğazlanan Ortak Hayvanların Durumu
- KİTABÜ'Ş-ŞÜFA