logo logo

Yeni nesil güncel konularla ilgili sorular ve cevaplar!

Fetvalar.Com

Yeni Nesil Fetvalar

Sistemimize üye olarak sitemizi daha aktif olarak kullanabilirsiniz.

Üyelik için tıkla

Fetvalar.Com

Güncel sorular ve cevapları

YEDİNCİ MESELE:


Mubahların, gerçek anlamda mubah olarak yerleşebilmesi için, menduplarla ve mekruhlarla bir tutulmaması[83] gerekir.[84] Çünkü eğer mubahlar, devamlı ve belli bir şekil üzere işlenmek suretiyle menduplarla müsavi tutulacak olursa, onların mubah değil men-dup oldukları kanaati uyanacaktır. Toprak zeminli camiden secde­den kalkınca alnın silinmesi, Hz. Ömer'in, ihtilâm sonucunda baş­ka bir elbise giymek yerine elbisesini yıkama yolunu tercih etmesi örneklerinde geçtiği gibi. Iyâz, İmam Mâlİk'ten nakleder: O (yani İmam Mâlik) Medine emiri bulunan Abdulmelik b. Salih'in yanma girer. Bir süre oturur. Sonra (el yıkamak için) su ve yemek getirme­lerini söyler. İmam Mâlik'i kastederek: "Önce Ebû Abdillah'tan baş­layın!" der. İmam Mâlik kendisini kastederek : "Ebû Abdillah elini yıkamayacak" der. "Niçin?" diye sorar. İmam Mâlik: "Bu memleke­timizde yaşayan ilim adamlarının yap agel dikleri birşey değil. Bu bir Acem âdeti. Hz. Ömer, yediği zaman elini ayağının altına siler­di" der. Abdulmelik: "Ey Ebâ Abdillah! Terke diyorum" diye karşılık verir. İmam Mâlik: "Evet vallahi!" der. Abdulmelik b. Salih, bir da­ha öyle yapmaz. İmam Mâlik şöyle der: "Biz insana, elini yıkama­masını emretmeyiz. Ancak bu sanki bir vacip gibi telakki edilirse işte o zaman iş değişir. Acem geleneklerini (yabıncı hayranlığını) öldürün; Arap âdetlerini ihya edin. Hz. Ömer'in: *Zor hayat tarzını seçin, haşin giyecekler giyin, yalın ayak yürüyün; acem giyim-kuşa-mından sakının[85] dediğini işitmediniz mi?"
Aynı şekilde terk konusunda da mubahlarla mekruhlar eşit tu­tulursa, o şeyin mekruh olduğu inancı doğabilir. Meselâ Hz. Pey­gamber keler yemeyi sevmiyordu. Sebebini soranlara: "O benim memleketimde bulunmaz. Bu yüzden onu yemeyi içim çekmi-yor'[86] buyurmuş, sofrasında da yendiği için hükmü belli olmuştu. Hz. Peygamber'e içerisinde sarımsak bulunan bir yemek takdim edilmişti, ondan yemedi. Ebû Eyyûb -yemeği gönderen zat^-"Yâ Rasûlallah! Haram mı ki?" diye sordu. Rasûlullah"Hayır! Ancak ben kokusundan dolayı ondan hoşlanmıyorum"[87]bu­yurdu. Bir rivayette de ashabına "Siz yiyin. Çünkü ben sizin gibi değilim. Ben dostuma (yani Cibril'e) eza vermekten çekiniyorum[88] buyurmuştur. Hadiste rivayet edildiğine göre, Şevde bt. Zem'a, Rasûlullah'm kendisini boşayacağından korktu ve ona "Beni boşama, nikahında tut ve benim günümü Âişe'ye tahsis et" dedi. Hz. Peygamberf de öyle yaptı.[89] Bunun üzerine "Ara­larında anlaşmaya çalışmalarında kendilerine bir vebal yoktur" âyeti indi.[90]Bu bir te'dib idi ve genelde hoş görülmeyen ve bunun sonunda sanki mekruh gibi görünecek olan mubah bir durumun[91] hem sözle hem de fiil ile yapılmış bir beyanıydı. Menduplarm ger­çek anlamda yerleşmesi ile getirilen deliller bu konu hakkında da geçerlidir. [92]