Ali Süâvi Olayı
Sarıklı ihtilalci diye de anılan Ali Suavi Bey, çok cerbezeli, bir kaç lisan bilen ve izdivacını bir İngiliz bayanla yapmış ve bu bayanın intelejans servisin ajanı olduğu pek kuvvetli rivayettendir. Mektebi Sultanîde denilen Galatasaray Lisesi müdürlüğünü ifa etmiş bir kimsedir. Kavgacı mizacı kimseyle geçinememesine sebeb teşkil eden bir şahıs olduğu herkes tarafından teslim olunur. Bu adamın, şuuru düzeldiği bildirilen 5.Murad'ı yeniden tahta çıkarmak için 20/Mayıs/1878'de gün ortasında kıyam etmiş ve bir saltanat darbesine teşebbüs etmiştir. Tahta çıkarmaya çalıştığı eski padişah bile o günler de, Yeşilköy'de bulunan Moskof'un, milletin başına bir belâ olduğunun idrâki içinde keder dîdeyken bu nereden programlandığı bilinmeyen siyasî meczup bitmesi imzalanacak sulha bağlı olan savaşın gerçek mağdurlarını teşkil eden Rumeli muhacirlerinden bir kaç yüz kişiyi etrafında toplamış uğursuz teşebbüsüne atılmıştır. Atılmasına atılmıştırda, Yedi/Sekiz Hacı Hasan Paşa'nın ünlü sopası kafasına İndiğinde hayatla ilişiği daha 39 yaşındayken kesilmiş oldu. Amma bir takım insanların yaptıklarını hiç hesaplamadan bir takım kimselerin başını derde sokmaya haksızca sebebiyet verdiği gibi Ali Suâvi'de bu teşebbüsüyle, Sultan Hamid'de var olan vehim hasletini öyle bir harekete geçirdi ki, Osmanlı milleti değil amma Osmanlı münevverleri, devlet ricali ve asil ailelere mensup, paşazade, şeyh zadeler gibi kimseler dâima diken üzerinde bir otuz yıl geçirmek mecburiyetinde kalmışlardır. Sultan Abdülaziz'in cinayetle biten hâl şeklini yaşamış, biraderi 5.Murad'm sağlık nedeniylede olsa hâttâ yerine kendi bile geçirilmesine rağmen bu durumu sevememiş, dâima tahttan indirilme korkusunu, bu Ali Suavi olayı Abdülha-mid'e yaşatmıştır.
Teşebbüsün bastırılmasından sonra Abdülhamid Han,derhal bir tasfiyeye girişmiş ve en yakınından başladığı tasfiyede mabeyn müşiri Said Paşa ile sadrıazam Sadık Paşa'yı değiştirmiş,yerlerine mabeyine Gazi Osman Paşa'yı, makam-ı sadaretede Mütercim Mehmed Rüşdü Paşa'yı 5. sadnazamlı-ğına getirdi. İkisi de birbirine itimat etmemekteyseierde, padişah varsa bir organizasyonu bozmanın değişiklikten geçtiğinin şuuru içinde kanı ısınmasada, Mütercim Paşa'yı mühre kavuşturdu. Ne varki doğrusuda budur ki bu kadar isteksiz bir iş ancak bir hafta sürdü, Rüşdü Paşa 7. günü mührü elden kaçırdı. 1882'de Manisa'da vefat eden Mütercim Mehmed Rüşdü Paşa'nın 5 sadaretinin toplamı 2 sene, 23 gün sürmüştür. Vefatında 71 yaşının içindeydi. Sultan Hamid sadrıazamının yerine, Mehmed Es ad Safvet Paşa'yı hâriciye nazırlığı da uhdesinde olmak üzere makam-ı sadarete getirdi. Böylece mütercim paşanın sadarete getirilmesi yukarıda dediğimiz gibi varsa bir organizasyonun bozulmasını te mine çalışan bir tedbir olduğunu hatırlatmaktadır.
Konular
- Meclis Müzakerelerinde Savaş
- İkbâl Eteğinin İdbâr Tuzağına Kapılışı
- Galip Paşa Hadisesi
- Midhat Paşanın Azli
- Meclisi Mebcısan'ın Kuşâdı
- Osmanlı-Rus Savaşı( 1293-1877)
- Plevne Nasıl Düştü?
- Sırplar Ve Karadağlılar
- Anadolu Cephesi
- Gazı Ahmed Muhtar Paşa'nın Ikazı
- Durum Tesbiti
- Seraskerin Telgrafı
- Talih Dönüyor!
- Edirne Mütarekesi
- Büyük Tatil Hakkında Mütalaa
- Ali Süâvi Olayı
- Kıbrıs'ın İngiltere'ye İkramı
- Berlin Konferansı
- 1293/1878 Harbi Kayıpları
- Küçük Mehmed Saıd Paşa
- Bir İhtilafın Neşeti!
- Padişahın Mehmed Said Paşa'yı Tanıması
- Hatt-I Hümayun
- Said Paşa'nın 3. Düşüşü
- Said Paşa'nın Hapisten Kurtuluşu
- Sübhiye Hanım Vakası
- Filibe Vak'ası!
- Kapitilasyon İlgaasına Teşebbüs
- Hayatımı Muhafaza Tedbiri
- Hilâl İle Haç Arasındaki Mücadele