Halifede Aranan Şartlar:
1. Müslüman olmak,
2. Erkek olmak,
3. Akıllı ve baliğ olmak,
4. Bilgili olmak. Bilgili olmak bazı âlimlere göre ictihad gücünü gerektirir.
5. Adalet sahibi olmak. Buradaki adalet faziletli, vazifelerine bağlı her türlü küçük düşürücü davranışlardan uzak olmak şeklindedir.
6. Yeterlilik. Bu devlet başkanlığı görevinin getirdiği ruh, beden ve irade gücüne sahip olmaktır.
7. Sağlam olmak. Körlük, sağırlık, dilsizlik, elsiz ve ayaksız olmak gibi sakatlıkların hilafet ehliyetine engel olduğu bazı âlimler tarafından ileri sürülmüştür.
8. (ayrıca ilk Halifeler için) Kureyş'ten olma şartı vardı.[10] Halifenin Tayini: Halife birkaç yolla tayin edilebilir:
1. Seçim: Bu usul seçme ehliyetine sahib âlimler »hakimler, yüksek idareciler ve halktan bir araya gelmeleri mümkün olanların seçilme ehliyetine sahib bir kimseyi seçip ona biat etmeleridir.[11] Hz, Ebö Bekir bu usulle halife olmuştur.
2. İstihlâf: Bunun sözlük manâsı halîfe kılmak, halîfe olmasını istemektir.
Istılahtaki manası, âdil olan halifenin müslümanların yararına halifelik ehliyetini taşıyan bir kimsenin kendisinden sonra hâlife seçilmesini cemaatten istemesidir. Hz. Ömer'in halifeliği Ebû Bekir'in istihlafıyla, bu usulle olmuştur.
İstihlâf usulü veliahdlik usulünden tamamen farklıdır.
3. Şura: Bu usulde halife, birkaç kişiyi tesbit ederek içlerinden birinin kendisinden sonra hâlife olmasını ister. Onlar da halifenin ölümünden sonra halk ile de istişare ederek içlerinden birini seçerler, halkın da ona biati ile halife seçilmiş olur. Bu usul Hz. Osman'ın halifeliğinde uygulanmıştır.
4. İstilâ: Halifenin ölümünden sonra zor kullanarak halifeliği ele geçirmektir. Bu usulün geçerli olabilmesi için iş başına gelenin hilafet şartlarına sahip olup barış ve ikna yoluyla rakiblerini bertaraf etmesi gerekir. Bu da halifesiz kalmak, daha kötü olacağından ruhsat yoluyla caizdir. İslam halifenin şura ve biat usulüyle ümmetin çoğunluğunun rızasını alarak tayin edilmesini ister. Fakat bu biat ve rıza alma hususunun hangi usulle olacağım kaideye bağlamamış bu konuda müslümanlar zaman ve mekâna göre değişen en uygun usulü tercihte serbest bırakılmıştır.
Dört halife bu usullerle iş başına gelmişti. Nitekim Hz. Peygamber: "Halifelik otuz senedir, bundan sonraki saltanattır"[12] buyurmuştur.Hz. Ali'den sonra işbaşına gelen Muaviye bu usulü takib etmemiştir. Ondan sonra da İslam'da olmayan veliahdlik müessesesi halifelik için bir usul olarak yerleşmiştir. Bu çığır Abbasî ve Osmanlılar tarafından da takib edildiğinden Râşid halifeler devrindeki halife seçiminde geçerli olan İslamî şura ve biat usulü ortadan kalkarak halifelik saltanata dönüşmüştür. Bununla birlikte saltanat usulünün Kur'ân-ı Kerîm ve Sünnette yasaklandığına dair hiçbir nas yoktur. Bunun İslâm'ın en çok istediği idare tarzı olmadığı râşid halifelerin tatbikatından çıkarılmıştır.[13]
Konular
- A- Tazir Cezalarının Çeşitleri
- B - Tazirlerin Suçlulara Göre Mertebeleri:
- C- Taziri Gerektiren Suçlar:
- Had Uygulanırken Yüze Vurmak[353]
- Açıklama
- 30.HÂMAMLAR BÖLÜMÜ
- 1. Musa B. İsmail'in Rivayeti
- Açıklama
- Bazı Hükümler
- (Hamamlarda) Soyunmak Yasaklanmıştır [7]
- Açıklama
- Açıklama
- 2.Soyunma Hakkında Gelen Hadisler
- Açıklama
- 19. KİTABÜ'L HARAC-İMARE VE FEY
- Halifede Aranan Şartlar:
- Halifenin vazifeleri:
- Halifenin Hakları:
- I. Devlet Başkanı Halkın Hakkını Korumakla Mükelleftir
- Açıklama
- 2. Yöneticilik İstemenin Hükmü
- Açıklama
- Açıklama
- 3. A'ma Bir İnsanın (Müslümanların Başına) Vali Olması Caizdir
- Açıklama
- 4. (Devlet Başkanının Kendisine Bir) Vezir Edinmelinin Hükmü)
- Açıklama
- 5. Bir Toplumun İdari İşlerini Yürütme Ve Haklarında Gerekli Bilgileri Toplayıp Devlet Reisine Sunma
- Açıklama
- Açıklama