Bilgi Bankası 50:
Kise-Akça Eski zamanlarda keselerin içinde bulunan paraların altın ve gümüşten bulunduğu için. miktarianda başka başkaydı. Bu miktarlar hemen hemen her asırda değişmiştir. Yine eski zamanlarda akçada kese ve flori altını ki. Fatih zamanında 40 akçaydı. Onda sıra tabiri kullanılırdı. Tarihlerin bize açıkladıklarına göre, önceleri kise denildimi, otuzbin akça veyahut onbin altun anlaşılırdı. Sultan Fatih ile 2. Bayezid zamanında keselerin gümüşü otuz ve altunu onbirlikti. Daha sonraları Trablus. Tunus ve Cezayir darbhanelerinde basılmış olan Sultan altunu keselerinin her biri. bin adedlik olduğu gibi H. 944/M.I537 tarihlerinde yirmi bin. Hicri İ070/M.1660 tarihinde kırkbin ve 1 1 00 H./M. 1689 dan sonraki senelerde ellibin akça bir kese olarak itibar olunmuştur. Son senelerde İstanbul.
Kesesi, Kese-i Rumi, Kese-i Divanı, Kese-i Mısri diye keselere isimler verilmiştir. Keselerin miktarı hal ve zamana göre ve nakitin revacına göre değişmiş ve en sonra beşyüz kuruşta kalmıştır. Yakın zamanlarda maliye hesaplarında muamele afeiumum kese üzerine yapılır, alış verişde de, kese kullanılırdı. Beş keseye, yüz keseye aldım tabirleri ise on-on-beş seneden beri işitilmez oldu. Hatta 2. Sultan Mehmed zamanında basılmış olan madeni para kullanılmağa başladıktan sonra, altılıklar ile beşlikler, yüzlükler, ellilikler sayılıp verilir, yirmilikler, onluklar ise sayılmakta zorluk çekildiği için, yirmilikten bin, onluktan ikibin adedi bir keseye konulup, öylece beşyüz kuruş üzerinden alınıp, verilirdi.
Akça: Sultan Orhan Gazi zamanında kesilen ilk Osmanlı sikkesi yani parasıdır. O zamana kadar dirhem ismi ve usulü kullanılırdı. Bu isim ile usul kaldırıldı. Moğol lisanında beyaz sikke manasında olan akça kelimesi kabul edildi.
Sultan Orhan zamanında kesilen akçalar arasında iki ak-çalık ve Sultan Mehmed zamanında kesilenlerde de, on ak-çaiık sikkeler mevcuddur. Hatta 2.Murad vezirlerinden Lala Yörgüç Paşa; padişahın müsaadesiyle Anadolu da akça kestirmiştir ki, Lala Yörügüç akçası diye anılırdı. Beylerbeyi akçası, kalp akçe, kızıl akçe, kırık akçe adlan ile bir takım sahte ve mağşuşları (ayarı bozuk) da meydana çıkmıştır.
H.1234/M.1818 tarihinden sonra akça kesilmemişti. (Tak-vim.-i Meskukat-ı Osmanı)
Konular
- Bilgi Bankası 36:
- Bilgi Bankası 37:
- Bilgi Bankası 38:
- Bilgi Bankası 39:
- Bilgi Bankası 40:
- Bilgi Bankası 41:
- Bilgi Bankası 42:
- Bilgi Bankası 43:
- Bilgi Bankası 44:
- Bilgi Bankası 45:
- Bilgi Bankası 46:
- Bilgi Bankası 47:
- Bilgi Bankası 48:
- Bilgi Bankası 49:
- Bilgi Bankası 50:
- Bilgi Bankası 51:
- Bilgi Bankası 52:
- Bilgi Bankası 53:
- Bilgi Bankası 54:
- Bilgi Bankası 55:
- Bilgi Bankası 56:
- Bilgi Bankası 57:
- Bilgi Bankası 58:
- Bilgi Bankası 59:
- Bilgi Bankası 60:
- Bilgi Bankası 61:
- Bilgi Bankası 62:
- Bilgi Bankası 63:
- Bilgi Bankası 64: