Bilgi Bankası 60:
Devletin Erkan Heyeti Sultan Fatih Mehmed Han devrinde Osmanlı devletinin teşekkülü dört esastan meydana getirilmişti. A) Vezirler B) Kadıasker (Kazaskerler) C) Defterdarlar D) Nişancılar.
Vezirlerin sayısı ilk devirde birden, sonraları iki, üç, Fatih zamanında dörde çıkmıştır. Veziriazam padişahın mutlak vekiliydi. Bu sebeple devlet idaresi için her bölümün mercii ve hükümetin reisi idi. Sultan Mehmed, Çandarlı Hali Paşayı öldürttükten sonra, devlet heyetine yeni kabineye bizzat kendisi riyaset etmeye başladı. Gedik Ahmed paşanın sadareti esnasında bir gün üstü başı dökülen bir Türkmen meclis içti-maında içeriye girerek: "Pes sizden Şehriyarı bahtiyar olan kangınızdır (hanginiz)?" diye soru sormuş. Bu sual Fatih'in hiddetine sebeb olmuştur. Ahmed Paşa bunun üzerine di-van'in yani heyet-i devletin toplantısında vezirlerin başında veziriazamın bulunması iznini Sultan Fatihten istemiştir. Kabul neticesinde devlet işleri sadrazamın uhdesine geçmiştir. Bundan böyle Sultan Fatih, vezirlerin toplantı yaptığı mahalli görür şekilde ve önü kafesle çevrili özel bir yerde oturduğu halde toplantıları takip eder olmuş ve bu usul çok zamanlar devam eden diğer padişahların kabul edip riayet ettikleri bir tarz olmuştur.
Kazasker (Kadıasker) kabinenin ikinci adamı idi. Önceleri bir kazasker varken, Sultan Fatih zamanında Rumeli ve Anadolu kazaskeri adıyla biri Rumeli ve diğeri Anadolu etrafındaki davalara bakmak üzere ikiye çıkarılmıştı. Müftü, şimdi Şeyhülislam dediğimiz zat kadıaskerlerle, İstanbul kadısının altında idi. Şeyhülislam unvanı 1. Sultan Mahmud zamanında İstanbul Müftüsüne verilmiştir.
Defterdarlar heyet-i devletin yani kabinenin üçüncü önem taşıyan mevkiini teşkil ederdi. Fatih zamanında Rumeli için bir defterdar ve Anadolu içinde bir muavin defterdar vardı. Bunlar yarı fârisi, yarı Türkçe olarak siyakat dediğimiz yazı ile defter tutup maliye işleri hakkında bilgi verirlerdi.
Nişancılar, dördüncü idiler. Bunlar padişah tarafından verilmiş fermanları ve beratları baştarafına Tuğra yazarlar, devlet kâtibi olmaları itibarıyla, kabine toplantısına dahil olurlardı.
Vezirlerin sayısı ilk devirde birden, sonraları iki, üç, Fatih zamanında dörde çıkmıştır. Veziriazam padişahın mutlak vekiliydi. Bu sebeple devlet idaresi için her bölümün mercii ve hükümetin reisi idi. Sultan Mehmed, Çandarlı Hali Paşayı öldürttükten sonra, devlet heyetine yeni kabineye bizzat kendisi riyaset etmeye başladı. Gedik Ahmed paşanın sadareti esnasında bir gün üstü başı dökülen bir Türkmen meclis içti-maında içeriye girerek: "Pes sizden Şehriyarı bahtiyar olan kangınızdır (hanginiz)?" diye soru sormuş. Bu sual Fatih'in hiddetine sebeb olmuştur. Ahmed Paşa bunun üzerine di-van'in yani heyet-i devletin toplantısında vezirlerin başında veziriazamın bulunması iznini Sultan Fatihten istemiştir. Kabul neticesinde devlet işleri sadrazamın uhdesine geçmiştir. Bundan böyle Sultan Fatih, vezirlerin toplantı yaptığı mahalli görür şekilde ve önü kafesle çevrili özel bir yerde oturduğu halde toplantıları takip eder olmuş ve bu usul çok zamanlar devam eden diğer padişahların kabul edip riayet ettikleri bir tarz olmuştur.
Kazasker (Kadıasker) kabinenin ikinci adamı idi. Önceleri bir kazasker varken, Sultan Fatih zamanında Rumeli ve Anadolu kazaskeri adıyla biri Rumeli ve diğeri Anadolu etrafındaki davalara bakmak üzere ikiye çıkarılmıştı. Müftü, şimdi Şeyhülislam dediğimiz zat kadıaskerlerle, İstanbul kadısının altında idi. Şeyhülislam unvanı 1. Sultan Mahmud zamanında İstanbul Müftüsüne verilmiştir.
Defterdarlar heyet-i devletin yani kabinenin üçüncü önem taşıyan mevkiini teşkil ederdi. Fatih zamanında Rumeli için bir defterdar ve Anadolu içinde bir muavin defterdar vardı. Bunlar yarı fârisi, yarı Türkçe olarak siyakat dediğimiz yazı ile defter tutup maliye işleri hakkında bilgi verirlerdi.
Nişancılar, dördüncü idiler. Bunlar padişah tarafından verilmiş fermanları ve beratları baştarafına Tuğra yazarlar, devlet kâtibi olmaları itibarıyla, kabine toplantısına dahil olurlardı.
Konular
- Bilgi Bankası 46:
- Bilgi Bankası 47:
- Bilgi Bankası 48:
- Bilgi Bankası 49:
- Bilgi Bankası 50:
- Bilgi Bankası 51:
- Bilgi Bankası 52:
- Bilgi Bankası 53:
- Bilgi Bankası 54:
- Bilgi Bankası 55:
- Bilgi Bankası 56:
- Bilgi Bankası 57:
- Bilgi Bankası 58:
- Bilgi Bankası 59:
- Bilgi Bankası 60:
- Bilgi Bankası 61:
- Bilgi Bankası 62:
- Bilgi Bankası 63:
- Bilgi Bankası 64:
- SÜNEN-İ EBÛ DÂVÛD TERCEME ve ŞERHİ
- Önsöz
- Sünnet, Ebu Davud, Sunen'ı Ve Bazı Hadis Istılahları Üzerine
- Mukaddime
- I.Sünnet
- Tanımı ve Önemi
- Kaynağı
- Fonksiyonları
- Bağlayıcılığı
- Karakteristiği