Ümm-ü Veled
Ümm-ü veled diye, bir adamın mülkünde iken, o adamdan çocuk doğuran cariyeye veya nikahladıktan sonra, çocuk doğuran sonra da efendisi tarafından satın alman yahut başka bir sebeple, efendisinin ona sahib olduğu veya şüphe ile çocuk doğurduktan sonra, efendisi tarafından satın alman yahut efendisinin ona başka sebeble sahib olduğu halde, çocuk doğuran cariyeye denir.
Bir kimsenin cariyesi, hilkati tamamlanmış veya bazı uzuvları mevcut olan bir düşük yaparsa, bu durumda o cariye, o adamın ümm-ü veledi olur. Şayet hilkati belirsiz olursa o zaman ümm-ü veledi olmaz.
tmâm Ebû Yûsuf (R. A.) şöyle buyurmuştur:
Eğer, bu şahıs ikrar ederek, "O cariyenin kendinden düşük yaptığını" söylerse, işte bu ikrar o cariyenin ümm-ü veled olduğunun isbatıdır. Muhıyt'te de böyledir.
Şayet efendisi, "cariyesinin, kendisinden doğum yaptığını veya düşük yaptığını" ikrar ettikten sonra, altı ay geçince, efendisi yokken, veya efendisi hasta olduğu halde bu cariye çocuk doğurursa; işte o zaman da, eğer efendi nefy etmezse nesebin efendiden olduğu sabit olur. Şayet bu durumda, efendi nefyeder (= kabul etmez) ise, bize göre, mücerred nefy ile müntefi olmuş olur. Mebsût'ta da böyledir.
İki kişinin ortak olduğu bir cariye, bir çocuk doğurduğunda, iki-side, onu iddia eyleseler; bu çocuğun nesebi ikisinin olur.
Eğer onlardan birisi iddia ederse; çocuğun nesebi ona mal edilir. Bu ortak ananında, çocuğun da hissesini diğer ortağına tazmin eder. (= öder)
Bu, İmâm Ebû Hanlfe (R.A.)ye göre böyle olmaz. Serahsfnin Muhıytı'nde de böyledir. [39]
Bir kimsenin cariyesi, hilkati tamamlanmış veya bazı uzuvları mevcut olan bir düşük yaparsa, bu durumda o cariye, o adamın ümm-ü veledi olur. Şayet hilkati belirsiz olursa o zaman ümm-ü veledi olmaz.
tmâm Ebû Yûsuf (R. A.) şöyle buyurmuştur:
Eğer, bu şahıs ikrar ederek, "O cariyenin kendinden düşük yaptığını" söylerse, işte bu ikrar o cariyenin ümm-ü veled olduğunun isbatıdır. Muhıyt'te de böyledir.
Şayet efendisi, "cariyesinin, kendisinden doğum yaptığını veya düşük yaptığını" ikrar ettikten sonra, altı ay geçince, efendisi yokken, veya efendisi hasta olduğu halde bu cariye çocuk doğurursa; işte o zaman da, eğer efendi nefy etmezse nesebin efendiden olduğu sabit olur. Şayet bu durumda, efendi nefyeder (= kabul etmez) ise, bize göre, mücerred nefy ile müntefi olmuş olur. Mebsût'ta da böyledir.
İki kişinin ortak olduğu bir cariye, bir çocuk doğurduğunda, iki-side, onu iddia eyleseler; bu çocuğun nesebi ikisinin olur.
Eğer onlardan birisi iddia ederse; çocuğun nesebi ona mal edilir. Bu ortak ananında, çocuğun da hissesini diğer ortağına tazmin eder. (= öder)
Bu, İmâm Ebû Hanlfe (R.A.)ye göre böyle olmaz. Serahsfnin Muhıytı'nde de böyledir. [39]
Konular
- 3- Bir Kavmin Ve Topluluğun Da'vâsı Ve Bunların Da'vâlarında İhtilafları
- 4- Münazaa ( = Karşılıklı Da'vâlaşma)
- 10- HÂİT(= DUVAR) DA'VASI
- Terbî Bitişimi
- Burada Cebretmenin Şekli
- 11- YOL VE SU YOLU DA'VASI
- 12- ALACAK DA'VASI
- 13- VEKÂLET, KEFALET VE HAVALE DA'VÂSI
- Kefalet
- 14- NESEB DA'VALARI
- 1- Nesebin Mertebeleri, Hükümleri Ve Da'vâ Çeşitleri
- Birinci Mertebe
- Hüküm
- İkinci Mertebe
- Ümm-ü Veled
- Üçüncü Mertebe
- Bu Da'vanın Çeşitleri
- Çocuk İsteme Da'vası
- Tahrir Da'vası
- Mülk Şüphesi Da'vası
- Bu Da'vânın Sıhhatinin Şartı
- 2- Bayi Ve Müşteri Da'vâsı
- 3- Bir Kimsenin, Oğlunun Cariyesinin Çocuğunu İddia Etmesi
- 4- Ortak Şahısların Cariyenin Çocuğunu İddiası
- 5- Yabancı İle Zi'l-Yed'in Ve İki Yabancının Da'vâları
- 6- Birinin Veya İkisinin Yanında Çocuk Bulunan Karı-Kocanın Da'vâları
- 7- Nikâh Hükmüyle, Başkasının Cariyesinin Çocuğunun Nesep Davası
- 8- Zinadan Doğan Çocuk Ve Onun Hükmü
- 9- Bir Efendinin, Cariyesinin Çocuğunun Nesebini İddia Etmesi