Bir Cariyenin, Ümmü Veled Olduğunu, Efendinin, Oğlunun İkrar Etmesi
Eğer ikrar, efendinin oğlundan bu cariyenin, babasına ait ve onun ümm-ü veledi olduğuna ve bu cariyenin, babasının ölümüyle azâd edileceğine dâir olursa; bu husus şöyle yazılır:
Filan oğlu filan, isteyerek sıhhatli iken, aklı başında, işleri caiz olduğu halde, şöyle ikrar eyledi:
Filâne Rumî veya Yemenli yahut hindli câriye, babasının mem-lûkesi ve cariyesi idi. Ve, onun tasarrufu altında idi. Sahih bir mülkle ona sahibti. Babası, onu hayatta iken ümm-ü veled edindi. O da babasından nesebi sabit bir oğlan doğurdu; (ismi filandır.) Ve o oğlanı doğurmak sebebiyle onun ümm-ü veledi oldu. Babası da, bunu hayatta iken ikrar eyledi; onun, ümm-ü veledi olduğunu doğruladı. Babanın ölümü sebebiyle de, o malının tamamından azâd edilmiş oldu. Bu ümm-ü veledde ikrar edicinin bir hakkı yoktur; da'vâ hakkı da yoktur. Velâ yolundan başka, bir yolu da yoktur. Babasından sonra, velâ hakkı onundur. Câriye de bunu yüz yüze olarak kabul eylemiştir.
Şayet oğlun ikrarı, "babası tarafından, kölenin tedbîri hakkında" ise, babasının ölümüyle, o köle azâd edilmiş olur. Kasd ve rağbetle ikrarının caiz olduğu durumda, ikrar şöyle yazılır: Gerçekten adı belirli hintli köle, babası filanın mülki ve hakkı idi; sahih sebeple ona aitti. Ve hakikaten babası, onu, sağlığında sahih ve mutlak şekilde müdebbere eyledi. Bunu babası ikrar da eyledi. Baba öldü; bu kölede azâd olmuş oldu. Ve, babanın terekesinin üçte birinden çıkarıldı. Artık, bu oğlunun, o köleye karşı, velayet yolundan başka bir yolu kalmadı. Onu, mîras yönünden de da'vâ edemez. Ona karşı, husumeti de yoktur; Köle de, bunu yüzyüze tasdik eyledi. [277]
Filan oğlu filan, isteyerek sıhhatli iken, aklı başında, işleri caiz olduğu halde, şöyle ikrar eyledi:
Filâne Rumî veya Yemenli yahut hindli câriye, babasının mem-lûkesi ve cariyesi idi. Ve, onun tasarrufu altında idi. Sahih bir mülkle ona sahibti. Babası, onu hayatta iken ümm-ü veled edindi. O da babasından nesebi sabit bir oğlan doğurdu; (ismi filandır.) Ve o oğlanı doğurmak sebebiyle onun ümm-ü veledi oldu. Babası da, bunu hayatta iken ikrar eyledi; onun, ümm-ü veledi olduğunu doğruladı. Babanın ölümü sebebiyle de, o malının tamamından azâd edilmiş oldu. Bu ümm-ü veledde ikrar edicinin bir hakkı yoktur; da'vâ hakkı da yoktur. Velâ yolundan başka, bir yolu da yoktur. Babasından sonra, velâ hakkı onundur. Câriye de bunu yüz yüze olarak kabul eylemiştir.
Şayet oğlun ikrarı, "babası tarafından, kölenin tedbîri hakkında" ise, babasının ölümüyle, o köle azâd edilmiş olur. Kasd ve rağbetle ikrarının caiz olduğu durumda, ikrar şöyle yazılır: Gerçekten adı belirli hintli köle, babası filanın mülki ve hakkı idi; sahih sebeple ona aitti. Ve hakikaten babası, onu, sağlığında sahih ve mutlak şekilde müdebbere eyledi. Bunu babası ikrar da eyledi. Baba öldü; bu kölede azâd olmuş oldu. Ve, babanın terekesinin üçte birinden çıkarıldı. Artık, bu oğlunun, o köleye karşı, velayet yolundan başka bir yolu kalmadı. Onu, mîras yönünden de da'vâ edemez. Ona karşı, husumeti de yoktur; Köle de, bunu yüzyüze tasdik eyledi. [277]
Konular
- 16- Nehir Ve Kanallarla İlgili İkrarlar
- 17- Bir Müşterinin Satın Aldığı Şeyi İkrar Etmesi
- Vekâleten Bir Şey Satın Alma İşleminin Yazıya Geçirilmesi
- 18- Bir V Asînin, Yetim İçin Satın Aldığını İkrar Etmesi
- 19- Bir Kimsenin, "Bir Şahsın Evinin, Diğerinin Elinde Ariyet Olduğunu İkrar Etmesi
- 20- Bir Yerin Satış İşleminin Feshedildiğinin İkrarı
- 21- Rehnin Feshedildiğinin İkrar Edilmesi
- 22- Satış Senedini Kaybetmek ? Satışl Feshetmekle İlgili İkrar
- 23- Bir Kimsenin Kızına Çeyiz Vermesi İle İlgili İkrar
- 24- Bir Kızın, Çeyizinin Anasına (Veya Babasına) Ait Olduğunu İkrar Etmesi
- 25- Hayvan Satışının İkrar Edilmesi
- 26- Nafakanın Alındığının İkrar Edilmesi
- 27- Kölenin Efendisi İçin Köleliğini İkrar Etmesi
- 28- Bir Cariyenin, "Efendisinin Ümm-ü Veledi Olduğunu" İkrar Etmesi
- Efendinin Bir Cariyenin, Ümm-ü Veledi Olduğu İkrar Etmesi
- Bir Cariyenin, Ümmü Veled Olduğunu, Efendinin, Oğlunun İkrar Etmesi
- 29- Bir Vârisin, Borçludan, Alacağı Aldığını İkrar Etmesi
- 30- Bir Vasinin, "Yetimin Malının Kendi Yanında Olduğunu" İkrar Etmesi
- 31- Bir Yetimin, Bulûğa Erdikten Sonra, "Kendi Malını Vasîden Aldığını" İnkar Etmesi
- Yetimin, Vasiden Malını Aldığını İkrarına Başka Bir Örnek
- 32- Bir Yetimin Malının Başka Birisine Verilmesine İzin Verdiğini İkrar Etmesi
- 33- Zirâi Ortaklık Konusunu İkrarın Kaydı
- 34- Bir Şey Öğrenmek İçin Ustaya Verilen Çocuk Hakkında Bu Ustanın İkrarı
- 35- Hîbe Edilen Bir Ev Hakkındaki İkrarın Kaydedilmesi
- 24- BERÂAILERLE İLGİLİ YAZILARDA BULUNMASI ŞART OLAN HUSUSLAR
- İki Kişinin Aralarındaki Alışverişlerden Tamamen Beraat Etmeleri
- Mutlak İbra
- Hatâen Öldürmelerde, Önce Diyet Da'vâsı Açıp, Sonra İbra Etmek
- Tereke İle İlgili Bir Hususta Alacaklının İbrası
- Alacaklının, Vasiden Alması