4- ÇIKMA, GELME VE BİNME ÜZERİNE YAPILAN YEMİN

Bir kimse, mescitten veya evden veya odadan çıkmamaya yemin eylese; bir başkasına da, emredip kendisini alıp, sırtlanıp çtkarttırsa; yemini bozulmuş olur. Hayvanına binipte çıktığı za­man da böyledir. Fethu'l  Kadir'de de böyledir.

Çıkmamaya yemin eden bir şahsı zoraki yüklenip çıkar-salar; yemini bozulmaz. Girmek de böyledir. Timurtâşî'de de böy­ledir.

Zoraki çıkarıldıktan sonra, kendiside çıksa; yemini bozul­maz. Bu mesele, ihtilaflıdır: Sahih olan, kendi çıkmasiyle yemininin bozulmasıdır. Eğer, kendi emri olmaksızın, taşıyarak çıkarırlar ve men etmeye' gücü yettiği halde men eylemez kalbîylede razı olursa; buda ihtilaflıdır: Sahih olanı yemininin bozulmamasıdır. Câmiu's-Sagîr ŞerKî'nde de böyledir.

Yürüyerek çıkmasında veya girmesinde zor kullansaîarda, yürüyerek çıksa veya girse yemini bozulur. Timurtâşî'de de böyle­dir.

Çıkmamaya yemin eden kimse, mahalleye çıkınca, yemini bozulur. Huîâsa'da da böyledir.

Evinden çıkmamaya yemin eden bir kimse; evinin kapısın­dan çıkıp, sonra geri dönse; yemini bozulur. Eğer durduğu yer evin içinde olur; dışarıya çıkmadan olduğu yerden evin diğer odalarına veya salonuna çıkarsa; yemini bozulmaz, Fetâvâyi Kâdîhân'da da böyledir.

Evinden, cenaze hariç çıkmamaya yemin eden kimse; ce nâze için çıksada, başka iş de yapsa; yemini bozulmaz. KâfîMe de böyledir.

Rey şehrinden, Kûfe'ye çıkmamaya yemin eden kimse; Mekke'­yi arzu eyiiyerek Rey'den çıksa yolu Kııfe'den geçse İmâm Muhamıned (R.A.)'e göre; eğer "Rey'den çıkarken, Kûfe'ye uğramaya niyet eylediyse; yemini bozulur. Bunu Niyet cylemediyse, yemini bozul­maz. Yemin ederken niyeti hasseten, Kûfe'ye çıkmamak olduğu hal de, sonra, hac için niyet eyleyince Rey'den çıktı ve Kûfe'ye uğrama­ya niyet eylediyse; yemini bozulmaz. Bu husus, Allah ile kendi ara­sındadır.

Evinden, mescit hariç çıkmamaj'a yemin eden bir kimse; bir mescide niyyet eder. Sonrada başka bir mescide giderse; yemini bozulmaz. Muhıyt'tc de böyledir.

Kudûri'ye göre, iskân ettiği evden çıkmak; kendisinin, ai­lesinin ve eşyasının çıkmasıdır,

Şehirden ve köyden çıkmak, ise; hasseten kendi şahsın çıkması­dır.

Müntekâ'daki fazlalığa görede, bedenen çıktığı zaman, seferi irade etsin veya etmesin yemini yerine  gelmiş olur. Zehıyre'de de böyledir.

Evin bir odasında olan adam : «Vallahi, ben çıkmam.» dediği halde evin salonuna çıksa; yemini bozulmaz. Ancak, yalnız odadan çıkmamaya niyet eylemişse, o müstesnadır.   Bahru'rRâık'-

ta da büyiediş.

Bir kimse, içinde bulunduğu evden çıkmamaya yemin eyle­miş oîsada; evin salonuna çıksa; yemini bozulur. Müteahhirûn : Bu cevap örfe göredir. Bizim örfümüzde salon eve dahildir. Bu du­rumda sokağa çıkmadıkça, yemini bozulmuş olmaz. Fetvada, buna göredir.

«Bu evden, dışarı çıkmam.» diye yemin eden kimse; evden aya­ğının birisini dışarı çıkarsa; yemini bozulmaz. Bazı âlimler: «Eğer evin dışarısı evden aşağı ise, yemini bozulur.» dernişlersede; her halde, zahiri rivayete göre, yemini    bozulmaz. Bu, ayakta olduğu

durumdadır.

Fakat, oturduğu halde; bedeninin haricinde, iki ayağını dışarı çıkarırsa; yemini bozulmaz.

Ancak, ayakları çıkınca ayaklarının üzerine dikilirse; yemini bo­zulur. Yatarken Csırt üstü, yüzü kuyu veya yanı üzerine olsun) ayaklan ile beraber; bedeninmde çoğu çıkmışsa; yemini bozulur.

Bir kimse : «Bu evden çıkmam.» diye yemin eylediği zaman, evde bir ağaç olsada, dallan evin dışına çıkmış bulunsa; bu ağaca çıkıp yolun ortasına gelip ve düşecek olması hâlinde, yolun orta­sına düşeceği bir durum olursa; yemini bozulmaz. îsterse yemin eden, arabistanlı olsun; ister acem olsun beraberdir. Muhıyt'te de böyledir.

Bir kimse karışım, evden çıkarmamaya yemin eiLiği zaman, kadın, evin neresinden olursa olsun, ister kapısından ister dıvann dan isler, bir delik delip orda'n çıksın; yemini bozulur. Evin kapı­sından çıkarmamaya, yemin etmiş olursa; hangi kapısından çıkarsa çıksın, çıkınca yemini bozulur. İster, eski kapu, ister yeni kapu ol­sun fark etmez.

Duvarın üzerinden veya her hangi bir delikten çıkarsa; yemin bozulmaz.

«Bu evin kapısından çıkmam.» diye yemin eden kimse; evin üzerinden, komşusunun evine geçer veya o eve başka bir kapı açıp orada çıkarsa yemini bozulmaz.

Ebû'n - Nasr Debbûsî: "Sahih olan yeminin bozulmasıdır. Çünkü, kapıların hepside o eve aiu.ir.» demiştir.

«Bu evin şu kapısından, çıkmam.» diye yemin eden kimse; o knpıdun başka bîr kapıdan, dışarı çıkarsa, yenVini bozulmaz.

Karısının evinden çıkmaması ancak bir defa çıkması üze­rine, yemin eden kimsenin karısı birden fazla çıkarsa, yemin bozul­muş olur.

Karısının, evinden filan adamla çıkmaması üzerine yemin eden bir kimsenin karısı, bir başkasıyla veya yalnız basma çıkarsa; sonra da; o adama kavuşursa; yemin bozulmaz.

Mekke'ye gitmemeye yemin eden kimse; Mekke'yi arzu edip çıksa; sonra geri dönse, yemini bozulur. Bu yeminin bozulmasının şartı, yemin eden kimsenin, bulunduğu şehrin mamur yerlerini ile­ri geçmesidir. Halta, o yerleri geçmeden geri dönse yemini bozul­muş olmaz. Kâfî'de de böyledir.

Bir kimse. Mekke'ye yaya olarak gitmemeye yemin eylemiş clsada şehrin ma'ımır yellerini yaya olarak çıkdıktan sonra, bineğe binse; yemini bozulur. Binekti olarak çıkdiktan, sonra inse ve yü-rüse, yemini bozulmaz. Hülâsada da. böyledir.

Bir kimse, Mekke'ye, gitmeye yemin eylemiş olsada, haya tının son dakikalarına kadar gitmese; yemini bozulmuş olur.

Yarın gelmeye, yemin eyliyen kimse,,hastalıktan, hükümet­ten veya başka bir yönden men edici olmadığı halde, gelmese; ye­mini bozulur. Kâfî'de de böyledir.

Bir kimse, Bağdad'a yaya olarak gelmeye yemin etmiş oldu­ğu halde, bir bineğe binip, Bağdad'a yaklaşınca inse ve yaya olarak . girse; yemini bozulmuş olur. Hulâsa'da da böyledir.

Bir kimse karısının filan adamın düğününe gitmemesi üze­re yemin eylese; kadın da düğünden önce gitse, düğün geçene kadar, orada kalsa; yemin bozulmuş olmaz :

Filan adama gitmemeye, yemin eden kimse, şayet o adamın evine veya dükkanına giderse; adamı bulsun veya bulmasın- yemini bozulur. Eğer, mescidine giderse; yemini bozulmaz.

Bir kimse başka birine uğrayıp yarın ona gelmesi için, ye m in eylese; ayni uğradığı yerde gelmedikçe, yemini yerine gelmez. Yarın gelmeye yemin eden kimse, geisede diğerini yerini değiştir­miş bulsa ve yemin eden istediği adamın değiştirdiği yere gelme­dikçe yemini yerini bulmaz.

«Yarın, filan yere gclmezsem kölem hür olsun." diyen kim­se; geJsede, o adamı orada bulamasa; yemini yerine gelmiş olur.

Filan hastayı ziyaret etmek veya hatırını sormak üzere ye­min eden kimse; o adamın kapısına kadar geisede, ziyaret için ken­disine izin verilmese; geri dönsede görüşmese yemini bozulmaz. Şa­yet, kapıya gelir; izin istemezse yapacağını yapmadığı için, yemini bozulur. Muhiyt'te de böyledir.

Bir kimse; sağlığında da, öldükten sonra da, ziyaret etme­meye yemin ettiği bir kimsenin, cenazesinde hazır bulunsa; yemini bozulur.

Vâkiât-ı Husâmiye'de : «Cenazede hazır bulunsa ve onu teçhiz

tekfin eylese yemini bozulmaz.    Ancak    kabrine giderse, bozulur. Çünkü örfle kab^e gitmek ziyaret sayılır.» denilmiştir.

«Buradan geceye kadar gitmemeye yemin eden kimse giz-iensede geceyi kapısında geçirse; yemini bozulmaz. Keza «Bunu götürmem.» dediği şeyi gölürsede, adamı bulamasa; yemini bozulmaz. Itâbiyye'de de böyledir

Bir kimse, Bu Hayvana binmemeğe yemin ettiği halde, ata, merkebe veya katıra binse; yemini bozulur. Deveye binerse, .yemi­ni bozulmaz. Eğer, buna da binmemeye niyet etmişse o zaman bo /.ulur.

«Binmem.') diye yemin eden bir kimsenin yemini; at veya katır gibi; insanların bindiklerine binince; bozulur. Eğer, yeminin­den sonra bir isnanm sırtına binerse; yemini bozulmaz.

Bir kimse : «Kurağa binmem diye yemin etmiş olur ve üze­rine semer konulan ata binerse; yemini bozulmaz.

Keza : «Birzevne'ye binmem.» diye yemin eylesede kısrağa bin-rv; yemini bozulmaz. Çünkü fcıes araben birzevne ise, farscadır Bu, yemin arabca olduğuna göredir. Eğer, yemin farsca olursa, o za­man, bozulur. Fetâvâyi Kâdîhân'da da böyledir.

Bir kimse : «Ata binmem.» diye yemin etse de, semer hay­vanına veya kısrağa binse; yemini bozulur. BedâS'de de böyledir.

Bir kimse : «Hayvana binmem.» diye vemin ettiği halde, onu zoraki bir havvana bindirseler, yemini bozulmaz. GâyeüTI-Be-yan'da da böyledir.

Bir kimse : «Hayvana binmeni.» diye yemin etmiş olduğu halde; eğerli, p.aîânh veya çıplak bir hayvana binse; yemini bozu­lur.

Bir kimse : «Bineğe binmem.» diye yemin ettiği halde, ge­miye binse; yemini bozulur. Mücerred isimli kitapta Hasan : «Bozul­maz.» demiştir. Fetvada buna göredir Gıyâsiyye'de de böyledir.

Bir kimse : «Şu eğere binmem diye yemin etmiş oîsada o eğerin üzerine başka şey konduktan veya alındıktan aonra binse yemini bozulur. Hulâsa'da da böyledir.

Bir kimse : Elbette şu hayvana, bu gün binerim,» diye ye­min eylediği halde onu, bağlayıp habsetselerde binmeye gücü yet mese; yemini bozulmuş olur. Fetâvâyi Kâdîhân'da da böyledir.

Üzerine binmiş olduğu hayvana binmemeye vemin eden kimse, hayvandan inmezse yemini bozulmuş olur.

«Filân adamın, şu hayvanına binmem.» diye yemin eden kimse; o adamdan, o hayvanı satın alıp binse yemini bozulmaz.

«Filân adamın hayvanına, binmem.» diye yemin eden kim­se; o adamla başka birisinin müştereken ortak olduğu hayvana, bin­se yemini bozulmaz.

«Filan adamın hayvanına, binmem.» diye yemin eden kim­se, bahsettiği adamın hayvanının üçte ikisine sahipse; o hayvana binince yemini bozulur.

«Filan adamın hayvanına, binmem.» diye yemin eden kim­se; o adama borçlu veya borçsuz olan izinli kölesinin hayvanına binerse; yemini bozulmaz. Hidâye'de de   böyledir.
«Bağdad'a kadar gemiye binmem.» diyen kimse; gemİ3'e binse de, fersahlarea yol aldıktan sonra; gemiden çıksa; yemini bozulmaz. Hâvi'de de böyledir.

«Her hayvana binişimde; vallahi, onu sadaka vereceğim.» diyen kimse; hayvana binip onu tasadduk ettikten sonra; o hayvanı sa­tın ahp yine binse; yine tasadduk etmesi gerekir. Sonra, yine böy­le; sonra, yine böyle olur. Hulâsâ'da.da böyledir.

«Filân köye gitmem.» diye yemin eden kimse; o köyün ara­zisine gitse; yemini bozulmaz.

Bir kimse, diğerine : «Otur, yanımda yemek ye.» der; diğeri de: «Eğer, yemek yersem; kölem hür olsun.» diğeri de ordan çıkıp evine gider ve orada yemek yerse; yemini bozulmaz. «Eğer: Bugün yer­sem...» demiş olsa; bunun hi^fma olur; yani yemek yiyince, yemi­ni bozulur. Hidâye'de de böyledir.

A Yer yüzünde, yürümem.» diye yemin eden kimse; ayakkabı ile veya mestlerle yürürse; yemini bozulur.
Eğer, yaygı üzerinde yürürse yemini bozulmaz. Damın üzerinde yalın, ayak veya akkabı ile yürürse; yemini yine bozulur. Hulâsa'da da böyledir. [15]


Eser: Fetvayı Hindiye

  • Yeni Ekle
Yorumlar (0)

Fetvayı Hindiye

 

Son eklenen ruyalar

Sitemizde yer alan soruların cevapları özenle islami eserlerden seçilerek yazılmaktadır.
..