logo logo

Yeni nesil güncel konularla ilgili sorular ve cevaplar!

Fetvalar.Com

Yeni Nesil Fetvalar

Sistemimize üye olarak sitemizi daha aktif olarak kullanabilirsiniz.

Üyelik için tıkla

Fetvalar.Com

Güncel sorular ve cevapları

Meyyiti Kefenlemek :


Erkek için kefenin sünnet olanı: İzâr, kamîs ve lifâledîr. İzâr ile 1İ-t'âfeden her biri başdan ayağa varıncaya kadardır. Kamîs ise meyyitin iki omuzlarından iki ayaklarına varıncaya kadardır. Yakasız, cebsiz, kolsuz olur ve etrafı meyyitin üzerine dürülınez. [156]   Sarık dolamak müstahsendir. [157] Yâni başına sarık mesabesinde bir bez dolamayı son­raki âlimler caiz görmüşlerdir.

Kadın için sünnet olan kefen : (Dır') (gömlek üzerine giydiği li­bâs), izâr ve hınıâr (başörtüsü), lîlâfe ve göğüslerini bağlamak için hır­ka (bez parçası) dır.

Erkeğin kefeninde kifayet miktarı olanı, izâr ve Jifâfedir. Kadın için kifayet miktarı, yine izâr ve lifâfedir, bir de hımârdır.

Erkek ve kadın için kefenin zarurî olanı, elbiselerinden mevcûd olandır. Meyyit kefenlenmek istendiği zaman : Lifâfe yayılır ve izâr li-fâfenin üzerine serilir. Meyyit gömlcklenîr ve izâr üzerine konur. Ha­yatında olduğu gibi, önce izârın sol tarafı, sonra da sağ tarafı meyyitin üzerine dürülür.
Ondan sonra lifûfe de izâr gibi, önce sol tarafı sonra sağ tarafı dü­rülür. Kadının üzerine, (dır) yâni gömlek giydirilir ve saçı iki bölük yapılıp (dır') in üstüne, göğsünün üzerine konulur. Ilıman da (dır1) in üzerine Iifâfenin altına konur. Eğer kefenin çözülmesinden korkulur ise iki tarafından bağlanır. Kefenin yıkanmışı ile yenisi müsavidir. Yâni yeni olan için üstünlük yoktur. Meyyiti kumaş ve keten ile ke-fenlemekde mahzur yoktur. Kadınları ipekli kumaş ile, za'ferân [158] ve usfûr [159] ile boyanmış bez ile kefeni emek de mahzur yoktur. [160]

Malı olmayan meyyitin keleni, hayalında nafakası  üzerine vâcib olan kimsenin üzerine vâcibtir.

Meyyitcniıı <vefat etmiş kadının) kocası hakkında ihtilâf edilmiş­tir. Fukahâ arasında bazısı : «Keleni, kocası üzerine vâcibdîr.» Bazısı da, «Vâcib değildir,» demiştir.

Halbuki esah kavi, kadının keteninin kocası üzerine vâcib olması­dır. Zahîriyye'de böyle zikredilmiştir.

Eğer meyyitin, nafakası üzerine vacib olan kimsesi bulunmasa, o meyyitin kefeni Beyl'ul-mâl (Devlet Hazinesi) üzerine vâcib olur.

Meyyitin Namazı (Cenaze Namazı), farz-ı kifâyedir. Yâni bir kısım
müslümaniar edâ ederse, bütün cemâatten düşer. Eğer hiç kimse edâ et­mezse, cemâatin hepsi günahkâr olur. [161]