Vakfiyenin İsbâtı Da'vâsının Tescili

Bu da'vâyı, hâkim sicil defterine şöyle yazdırır:

İddiacının da'vâsı* tamamen zikredildi ve şahitleri şehâdette bulundular. Yanımda bunların tamamı sebebiyle; hududu belirtilen o yerin vakıf olduğu apaçık şartlarıyla ve vâkıfın hâlis malından ve mül­künden olmak üzere sübüt buldu. Bundan sonra, mütevelli olarak, filâna teslimine; müddeînin isteği üzerine, âdil şahitlerin şehâdetleri gereğince, da'vâlınm haksız olduğu hüküm meclisinde, halkın huzu­runda zahir olduğundan; o yerin vakıf olduğuna, gereğinin iflasına hükmeyledim." der ve öylece tescil edilir.

Şayet, vakfeden şahıs, bu vakfın mütevelliye tesliminden sonra, vakıftan rücû ederse (— dönerse) bu da'vânm kaydı şöyle yapılır:

Önce, söylediğimiz gibi, hepsi yazılır. Sonra, hâkim tarafından, kendisine izin verilen da'vâcı filanın, o yerin vakıflığını isbatı; onu, vâkıfın hâlis malından, belirli hudutlarıyle, şartlara uygun olmak üzere, vakfeylediğini ve mezkûr vakfı, filan mütevelliye teslim eylediğini; sonra da vakfa lüzum kalmadığı gerekçesiyle, ondan geri döndüğünü ve mü­tevellinin elinden alınarak, vakfeden şahsın mülküne iadesini" yazar. Bundan sonra, "vâkıfın o yerden, mütevvellinin elini çekmesini istemesi Üzerine; mütevelliye soruldu; o da cevaben: "Bu hududlu yer benim mülkümdür ve elimdedir. Hiç kimseye vermem.'' dedi.'' diye kaydedilir.
Da'vânın sonucu olarak hâkini, zikredilen yerin vakfiyyetine ve onun lüzumuna, vakfedenin rucûunun ibtâline ve ondan elini çekmesine; vakfın selef âlimlerince lüzumuna; filan mütevelliye teslimine ve geli­rinin tasadduk edilmesine" hükmeder ve zikredilen tescil tamam olur. Muhıyt'te de böyledir. [63]


Eser: Fetvayı Hindiye

  • Yeni Ekle
Yorumlar (0)

Fetvayı Hindiye

 

Son eklenen ruyalar

Sitemizde yer alan soruların cevapları özenle islami eserlerden seçilerek yazılmaktadır.
..