Kâhinden Başka Birinin, Rehne Karşı Cinayet O Suç İşlemesi

Bu cinayet, ya bir nefiste veya onun haricinde olabilir. Bunlar­dan hâli kalmaz.

Bu cinayetlerin tamamı da, ya kasden veya hatâen olabilir ve bun­lardan hâli kalmaz. Cinayet işleyen de ya hür veya köle olur. Bunlar­dan biri olmaktan hali kalmaz.

Cinayet bir nefse karşı ve kasden işlenir ve cinayet işleyen de hür olursa; bu durumda rehin veren, kısasa kısas yapar.

Bus İmâm Ebû Hanîfe'ye göre böyledir.

İmâm  Mnhammed  (R.A.)  ise:   Bu  durumda  kısas  yoktur.' buyurmuştur.

Bu hususta İmâm Ebû Yûsuf (R.A.)'tan iki rivayet vardır. Kerhî, bu ihtilafı yazmıştır.

Kadı ise, Tahâvî'nin Muhtasaranın Şerhı'de: "Bu durumda, her ne kadar rehin veren ve alan birleşseler bile katile kısas yoktur.*' buyur­muştur. Ihtilafdan bahsedilmemiştir.

Katil kısas edilirse, borç düşer.

Bu, rehin veren ve alan birleşirlerse, böyledir.

Fakat, ihtilaf ederlerse, kısas yapılmaz. Katilin, öldürdüğü adamın değerini, kendi malından, üç seneye kadar ödemesi gerekir. Ve o kıy­met rehin olur.

Eğer rehin veren ve alan ihtilaf ederlerse, hâkim kısası ibtâl eder. Sonra da, rehin koyan borcunu öder; kısas yapılmaz.

Eğer, cinayet hata ile veya şüphe ile işlenir ve katil de akıllı olursa; —üç seneye kadar,— öldürdüğünün kıymetini öder. Onu, (bu kıymeti) rehin alan, rehin olarak alır.

Sonra da, eğer borç tehirli ise, vakti gelene kadar yanında kalır.

Vakti gelince, eğer kıymet borç cinsinden ise, ondan, borcu öder.

Fazla bir şey kalırsa, onu da rehin verene iade eder. Borçtan az ise. değeri miktarı kadar borca sayar; noksan kalan için de, rehin verene müracaat eder ve alır.

Eğer, bu kıymet, borcun cinsinin hilafına ise, onu, borç ödenene kadar yanında tutar.

Şayet borç hâli hazırda ödenmesi gereken, bir borç ise, hüküm te­hirli olan borçta olduğu gibidir. Kölenin kıymeti, helak zamanındaki kıymetidir.

Rehnin tazminati ise, teslim alındığı güne göredir.

Şayet borç bin dirhem olur; kölenin değeri de rehin alındığı gün bin dirhem olur; sonra da değeri noksanlaşır ve beşyüz dirheme düşer­se; ve onu, katil, kıymeti beşyüz dirhem iken öldürürse; beşyüz dirhem borçlanır. Borçtan da, beşyüz dirhem düşer. Öldürme sebebiyle, beş­yüz dirhem borçlanırsa; bu dirhemler, borcun karşılığında rehin olur; geri kalan da borçtan düşer.

Keza, rehin olan bir köleyi, rehin alan Öldürürse; onun kıymeti­ni borçlanır.

Burda hüküm yabancı gibidir ve ikisi birdir.

Eğer cinayet işleyen, köle veya câriye olursa; katilin efendisine "ya o köle veya cariyeyi vermesi veya kıymetini ödemesi" söylenir.

Eğer o, öldüreni vermeyi seçerse; şayet Ölenin kıymeti verilenin kıy­metinin misli veya fazla ise; bu durumda, o verilen bütün borca karşılık rehindir. Ve borçlu, "borcunun ödemesi için'* cebredilir. Bunda hilaf yoktur.

Eğer onun kıymeti öldürülenden noksan ise, (Şöyle ki: Ölen köle­nin değeri bin dirhem; borç da bin dirhem; yerine verilen kölenin değeri ise, yüz dirhem olursa) işte bu, bütün borca karşı rehin olur ve rehin veren, borcunu ödemesi için cebredilir.

Bu, İmâm Ebû Hanîfe (R.A.)'nin ve İmâm Ebû Yûsuf (R.A.)'un kavlidir. İmâm Muhammet! (R.A.) ise şöyle buyurmuştur;

Katilin verdiği, ölenin kıymeti değilse; rehin veren, muhayyerdir: Dilerse, onunla, bütün borcu çözer; dilerse, onu, rehin alana, borcu­nun yerine bırakır.

Keza rehin olan kölenin piyasa kıymeti eksilerek yüz dirheme düşer ve onu borcuna karşılık olarak verirse; işte burda ihtilaf vardır. Köle­nin efendisi, isterse köleyi verir; isterse, maktulün kıymetini öder. O kıy­met, rehin olur. Ve mürtehinin yanında kalır.

Sonra bakılır: Eğer ödenen borcun cinsinden ise, borç, ondan ödenir.

Eğer borcun cinsinden değil ise, borcun tamamı ödenene kadar, re­hin olarak kalır. Rehin veren, borcunu onunla çözmekte veya onu bor­cunun yerine rehin alana terk etmekte muhayyerdir.

Bu, cinayet nefiste olduğu zaman böyledir.

Fakat, cinayet, nefsin haricinde olursa; eğer cani hür ise, malın­dan fidye vermesi gerekir.

Cinayetin kasden yapılması ile hatâen olması arasında bir fark yok­tur; ikisi de birdir. Fidye, rehin olur.

Şayet cânî, köle ise, efendisine fidye vermesi söylenir.

Eğer efendi fidye vermeyi seçerse, o fidye cinayet işlenilen ile bir­likte rehin olur.
Eğer caniyi vermeyi seçerse, o zaman da o verilen köle ile cinayet işlenen şey rehin olur. [23]


Eser: Fetvayı Hindiye

  • Yeni Ekle
Yorumlar (0)

Fetvayı Hindiye

 

Son eklenen ruyalar

Sitemizde yer alan soruların cevapları özenle islami eserlerden seçilerek yazılmaktadır.
..