14- ŞÜF'ADA SATIŞIN FESHİ VE İKÂLESİ UE BUNLARLA İLGİLİ HALLER
Bir yeri satın alan şahıs, o yerde, orayı teslim aldıktan sonra bir kusur bulup, bu kusuru sebebiyle o yeri geri verirse; bu teslimden son-, ra, sefası şüf ası teslim edilir. Şefi, şüf asını geri olabilir. Bu, geri verme işi hâkimin hükmüyle olmuşsa böyledir. Eğer hâkimin hükmüyle olmamışsa, şefi bu hakkını geri alamaz.
Şayet, geri veriş, kusur sebebiyle, o yer teslim ajlınmadan hâkimin hükmüyle olduysa bu durumda şefi için, şüf a hakkı yoktur. Eğer hükümsüz oldu ise, yine böyledir.
Bu İmâm Muhammed (R.A.)'in görüşüdür.
İmâm Ebû Hanîfe (R.A.) ve İmâm Et>û Yûsuf (R.A.)'a göre hükmün ne olduğu hususunda âlimler ihtilaf eylediler. Bir kısmı: "Şefi için, şüf a riakkı vardır." dediler. Bazıları da: "...yoktur." dediler.
Şayet müşteri, o yeri görme muhayyerliği veya şart muhayyerliği üzerine geri verdi ise, şüf a hakkı yenilenmez. Bu durumda, geri veriş, ister teslimden önce olsun, isterse sonra olsun; ister iki tarafında rızası ile olsun, ister rizasız olsun değişmez. Muhıyt'te de böyledir.
Şefi şüf asını teslim ettikten sonra, müşteri aldığı yeri satıcıya geri vermiş ve bu red, fesh sebebiyle olmuşsa, (red hangi yönden olursa olsun; ister görme muhayyerliği ile olsun, ister şart muhayyerliği ile olsun) aybı sebebiyle olunca; ister hüküm teslimden önce, isterse sonra olsun şefî'm şüf a hakkı yenilenmez.
Şayet geri veriş üçüncü bir adama yeni bir satış sebebiyle olmuşsa; (Meselâ: Kusuru sebebiyle müşteri reddeder ve hükümsüz olarak teslim aldıktan sonra, ikâle (= Karşılıklı rıza ile satış işlemin fesh) hükmüyle red yapılırsa; bu durumda şefi'in şüf a hakkı yenilenir.
Fakat şefi, şüf asını teslim etmez ve satışı da satıcı ile alıcı fesh ederse; bu durumda şüf a hakkı bâtıl olmaz. Fesh, ister kusur; ister şart sebebiyle olsun, bu böyledir. Zehiyre'de de böyledir.
Bir adam, bir ev veya bir arazî satın aldığında, şefi, şüf a hakkını teslim eder ve bunu da satıcı ve alıcı doğruladıktan sonra bu satış bu-zulur ve müşteri aldığı yeri geri satıcıya verirse; bu durumda, şefî'in şüf a hakkı yenilenmez.
Zira, şefi, şüf a hakkını teslim edince, şüf a hakkı kalmaz. Onların ikrarı, şüf a hakkının ibtâlini tazammun eylemez. Reddetmek ikrah sebebiyle olsa bile, şüf a hakkı yemlenmez.
Müntekâ'da şöyle zikredilmiştir:
Bir adam, bir yer satın alıp, onu teslim alınca, şefi'de şüf a hakkını teslim eder; sonra da müşteri o yeri geri reddederek: "Ben, onu filân için almıştım." der; şefî'de: "Hayır, sen onu kendin için almıştın. Satış, yalnız senin için yapıldı.
Ben şûf amı bu satıştan alırım." derse; bu durumda şefî'm sözü geçerli olur.
Eğer, o adam hazırda yoksa; şefi, o gelene kadar, orayı alamaz.
Eğer müşteri: "Ben, beyyine ibraz ederim; gerçekten filân şahıs bana, o yeri satın almamı emretti, ben de onun için satın aldım." derse o adam gelene kadar, beyyinesi de kabul edilmez. Mohıyt'de de böyledir.
Şayet şefi', şüf asını teslim ettikten sonra, müşteri, satıcıyı, bir gün muhayyer bırakırsa; bu caiz olur.
Şayet satıcı, satışı aynı günde bozarsa; şefi'in şüf'ası yenilenmez.
Bunu, İbnü Semâa İmâm Mnhammed (R.A.) den rivayet etmiştir.
Hasan bin Ziyâd, İmâm Ebû Hanîfe (R.A.) den ve İbnü Semâa İmâm, Ebû Ynsof (R.A.) tan rivayetle "Şefin, şüf'a hakkı vardır." buyurmuştur. Sarahtf'nin Muhiyt'nde de böyledir.
En doğrusunu bilen Allahu Teâladır. [21]
Şayet, geri veriş, kusur sebebiyle, o yer teslim ajlınmadan hâkimin hükmüyle olduysa bu durumda şefi için, şüf a hakkı yoktur. Eğer hükümsüz oldu ise, yine böyledir.
Bu İmâm Muhammed (R.A.)'in görüşüdür.
İmâm Ebû Hanîfe (R.A.) ve İmâm Et>û Yûsuf (R.A.)'a göre hükmün ne olduğu hususunda âlimler ihtilaf eylediler. Bir kısmı: "Şefi için, şüf a riakkı vardır." dediler. Bazıları da: "...yoktur." dediler.
Şayet müşteri, o yeri görme muhayyerliği veya şart muhayyerliği üzerine geri verdi ise, şüf a hakkı yenilenmez. Bu durumda, geri veriş, ister teslimden önce olsun, isterse sonra olsun; ister iki tarafında rızası ile olsun, ister rizasız olsun değişmez. Muhıyt'te de böyledir.
Şefi şüf asını teslim ettikten sonra, müşteri aldığı yeri satıcıya geri vermiş ve bu red, fesh sebebiyle olmuşsa, (red hangi yönden olursa olsun; ister görme muhayyerliği ile olsun, ister şart muhayyerliği ile olsun) aybı sebebiyle olunca; ister hüküm teslimden önce, isterse sonra olsun şefî'm şüf a hakkı yenilenmez.
Şayet geri veriş üçüncü bir adama yeni bir satış sebebiyle olmuşsa; (Meselâ: Kusuru sebebiyle müşteri reddeder ve hükümsüz olarak teslim aldıktan sonra, ikâle (= Karşılıklı rıza ile satış işlemin fesh) hükmüyle red yapılırsa; bu durumda şefi'in şüf a hakkı yenilenir.
Fakat şefi, şüf asını teslim etmez ve satışı da satıcı ile alıcı fesh ederse; bu durumda şüf a hakkı bâtıl olmaz. Fesh, ister kusur; ister şart sebebiyle olsun, bu böyledir. Zehiyre'de de böyledir.
Bir adam, bir ev veya bir arazî satın aldığında, şefi, şüf a hakkını teslim eder ve bunu da satıcı ve alıcı doğruladıktan sonra bu satış bu-zulur ve müşteri aldığı yeri geri satıcıya verirse; bu durumda, şefî'in şüf a hakkı yenilenmez.
Zira, şefi, şüf a hakkını teslim edince, şüf a hakkı kalmaz. Onların ikrarı, şüf a hakkının ibtâlini tazammun eylemez. Reddetmek ikrah sebebiyle olsa bile, şüf a hakkı yemlenmez.
Müntekâ'da şöyle zikredilmiştir:
Bir adam, bir yer satın alıp, onu teslim alınca, şefi'de şüf a hakkını teslim eder; sonra da müşteri o yeri geri reddederek: "Ben, onu filân için almıştım." der; şefî'de: "Hayır, sen onu kendin için almıştın. Satış, yalnız senin için yapıldı.
Ben şûf amı bu satıştan alırım." derse; bu durumda şefî'm sözü geçerli olur.
Eğer, o adam hazırda yoksa; şefi, o gelene kadar, orayı alamaz.
Eğer müşteri: "Ben, beyyine ibraz ederim; gerçekten filân şahıs bana, o yeri satın almamı emretti, ben de onun için satın aldım." derse o adam gelene kadar, beyyinesi de kabul edilmez. Mohıyt'de de böyledir.
Şayet şefi', şüf asını teslim ettikten sonra, müşteri, satıcıyı, bir gün muhayyer bırakırsa; bu caiz olur.
Şayet satıcı, satışı aynı günde bozarsa; şefi'in şüf'ası yenilenmez.
Bunu, İbnü Semâa İmâm Mnhammed (R.A.) den rivayet etmiştir.
Hasan bin Ziyâd, İmâm Ebû Hanîfe (R.A.) den ve İbnü Semâa İmâm, Ebû Ynsof (R.A.) tan rivayetle "Şefin, şüf'a hakkı vardır." buyurmuştur. Sarahtf'nin Muhiyt'nde de böyledir.
En doğrusunu bilen Allahu Teâladır. [21]
Konular
- 3- ŞÜFA TALEBİ
- Şahid Talebi
- Mülküyet Talebi:
- Mülkiyet Talebinde Bulunmanın Şekli:
- 4- ŞEFÎ, SATILAN ŞEYİN TAMAMINDA VEYA BİR KISMINDA HAK SAHİBİ OLMASI
- 5- ŞÜFADA DAVALAŞMA VE HÜKÜM
- 6- ŞEFİ'LERİ OLAN BİR YERİN SATILMASI
- 7- MÜŞTERİNİN, BİR YERDE VE ORAYA BİTİŞİK YERLERDE ŞÜFA BULUNDUĞUNU İNKAR ETMESİ
- 8- SATİN AIAN ŞAHSIN, ŞÜFA HAKKI BULUNAN BİR YERDE TASARRUFTA BULUNMASI
- 9- ŞÜF'A HAKKI SABİT OLDUKTAN SONRA, ONU İBTAL EDEN VE ETMEYEN ŞEYLER
- Şüf'a Hakkının Zarurî Olarak İbtâl Olması
- 10- ŞEFİ, MÜŞTERİ VE SATICI ARASINDAKİ İHTİLAF VE ŞÜF'ADA ŞEHADET
- 11- ŞÜF'ADA VEKİL TÂYİN ETMEK; VEKİLİN ŞÜF'AYI TESLİM ETMESİ VE BUNUNLA İLGİLİ MES'ELELER
- 12- KÜÇÜK ÇOCUĞUN ŞÜTASI
- 13- URUZ İLE SATILAN ŞÜFANIN HÜKMÜ
- 14- ŞÜF'ADA SATIŞIN FESHİ VE İKÂLESİ UE BUNLARLA İLGİLİ HALLER
- 15- EHLİ KÜFRÜN ŞÜF'ASI
- 16- HASTANIN ŞÜFASI
- 17- ŞÜF'A İLE İLGİLİ ÇEŞİTLİ MES'ELELER
- KİTÂBÜ'S-SULH
- 1- SULHUN ŞER'Î MÂNASI, RÜKNÜ, HÜKMÜ ŞARTLARI VE NEVİLERİ
- Sulhun Şer'î Manâsı
- Sulhun Rüknü
- Îcap Ve Kabul
- Sulhun Hükmü
- Sulhun Şartları
- Sulhun Nevileri
- 2- BORÇLA İLGİLİ SULH VE BU SULH BEDELİNİ AYNI MECLİSTE VEYA BAŞKA MECLİSTE ALMAYA TEALLUK EDEN MES'
- 3- MEHİR, NİKÂH, HULÛ TALÂK, NAFAKA VE SÜKNÂ HUSUSLARINDA SULH
- Nafakadan Sulh