logo logo

Yeni nesil güncel konularla ilgili sorular ve cevaplar!

Fetvalar.Com

Yeni Nesil Fetvalar

Sistemimize üye olarak sitemizi daha aktif olarak kullanabilirsiniz.

Üyelik için tıkla

Fetvalar.Com

Güncel sorular ve cevapları

9- Taksim Edilmemiş Bir Ev Veya Bir Arazinin Vakfedilmesi

İmâm Ebû Yûsuf (R.A.)'un kavline göre, bu vakıf caizdir.

İmâm Mubammed (R.A.)'e göre ise caiz değildir Bir adam, bir yerinin tamamının veya bir Kısmının, sağ olduğu müddetçe, kendi nefsine vakfedihnesini; sonra da gelirinin fakirlere olmasını şart koşsa, bu vakıf İmâm Muhammed (R.A.)'e göre, bâtıl­dır, (= geçersizdir.)

İmâm Ebû Yûsuf (R.A.) ise: "Bu vakıf sahihtir." buyurmuştur.

Bu vecih hakkında çok yerde ihtilaf mevcuttur:

Fatayh Ebu Ca'fer, şöyle buyurmuştur:

Eğer gelirinden yemeyi şart koşarsa, İmâm Muhammed (R.A.)'e göre caizdir. Ve şöyle yazılır:

"Bu vakıf, yaşadığı müddetçe nefsine aittir."

Bu mes'ele hâkime ulaşınca, o; eğer vakfın mütevellinin olma­sını murad ederse; şöyle yazılır:

Bu vakıf, yaşadığı müddetçe mütevellinindir.

Bu vakfın gelirini, mütevelli, Allah yolunda, hayır yolunda, iyilik yönünde, dilediği gibi harcar. O yer, vakfedilmiş bir sadakadır. Öl­düğü zaman, işte bu sadaka Allah Yolunda nafizdir.

Sonu hâkimin hükmüne ilhak olunur. Şayet, hâkimin re'yi, o vakfı veya onun bir kısmını satmak olursa; maslahat gereği, onun krymetiyle vakıf için daha faydalı olanı satın alır. Ve bu durumu şöyle yazar:

Vâkıf (= vakfeden şahıs), bu vakfı satmayı murad eyledi veya ondan bir kısmını maslahat icabı sattı ve parasıyla da bu vakıf için daha elverişli olan bir şey satın alıp, onun yerine koydu.

Şayet, hâkimin reyi onu bozmak, tebdil etmek şeklinde ise oda şöyle yazılır:

Vâkıf, bu vakfın yerine daha sevimli ve faydalısını koymak is­tedi ve onu daha faydalı bir şekle çevirdi.

Vâkıf bundan sonra ölürse; bu vakıf tebdil ve tağyir edilmez; artırılmaz ve eksiltilmez ve ona hiç bir kimse giremez ve çıkamaz. Bu vakıf hâli üzere kalır; hiç bir kimse, onu tağyir edemez
Şayet vâkıf, bu vakfı değiştirdikten sonra ölmüşse; bu durum­da, bu vakıf, vâkıf öldüğü zaman ne hal üzere ise, öyle kalır. [309]