Mıdhat Paşa - Elyot Gizli Buluşması

İngiliz sarayı diye anılan elçilik binasında bir mülakat tale­bi üzerine Osmanlı devlet adamı Midhat Paşa İle B.elçi ce­napları karşı karşıyadır ve şunlar görüşülmüştür:
-Her vilâyet acınacak bir durumdadır. Rejimin değişmesin­den başka bir çâre görmüyorum! Diyen Midhat Paşa, bu ifa­desiyle Osmanlı asalet ve islâm anlayışı içinde bunu dile ge­tirmesi hasebiyle herhalde doğru bir iş yapmıyordu. Çünkü devletin padişahından, malum arkadaş gurubunun dışında u'kenin hiç bir resmi bölümünde bahse konu olmamış tasav­vurları, bir darbe girişiminden başka bir şey değil de nedir? Ancak; çiftliğindeki gizli toplantılarda çâre diye bulduklarını [ardı bu İngilizler? Maalesef, serasker çetesine aleyhtar olan­ların, farkına varamadıkları ve bundan ötürü de merak ede­medikleri bu izin işi pek önemli idi. Ve bazı harp gemilerinin Haiç'den limandan, Marmara'dan ayrılıp Çanakkale'ye yol­lanmaları da aynı sebebden ileri gelmekte idi. Bu gemiler pa­yitaht sularından kasten uzaklaştırılmakta idi. Ve bu İngiliz uzmanlarda sırf İstanbul'da kalmak için izin alıyorlardı. Da­ha doğrusu kendilerine izinli oldukları bildiriliyordu..."

Evet yukarıdaki satırlarda okuduklarınızı, darbe harekâtı içinde olduğunu daha önce yazdığımız ve daha sonra da, Çerkeş Hasan'ın Midhat Paşanın konağına yapacağı asrın en cesurâne harekâtlarından biri olan baskında yaralanan Kay­serili Ahmet Paşa idi. Bunun Osmanlı hizmetinde olan; İngiliz asıllı Hobart paşada, büzüktaşı olup, uzmanları izin vermek suretiyle seyahatten alıkoymuştu.İstanbul'a o sırada gelmiş bulunan İngiliz Do nanmasının amirali James Drumon'du Ahmet ve Hobart Paşalar günde birkaç defa hoş geldiniz, zi­yareti adı altında Tanabya ile Kasımpaşa arasında bitmez tü­kenmez yolculuk yapıyorlardı.

İstanbul'dan uzaklaştırılan donanmamızın gemilerinin bü­tün personeli, amiralinden, miçosuna kadarı, padişahın do­nanmaya az rastlanılır derecede, muhabbet ve alakasından mütevellit fart-ı sevgiyle padişaha bağlıydılar. Bunlar darbe esnasında merkezde bulundukları takdirde işler hayli karışa­bilir belki de darbecileri bir katliamdan padişahın ricaları bile kurtaramayabilirdi. Nitekim; darbe sonrasından çok geçme­den zuhur eden Çer-kes Hasan Vak'ası, bunun   bir nişanesi olarak düşünülse hiç de yanlış bir temmül sayılmaz. Bütün bunlardan sonra serasker çetesi uzun sayılmayacak bir za­man içinde ancak çok seri bir çalışma içinde, darbeyi bilhas­sa Sir Her.ri Elyot'un sağladığı, kolaylıklara istinaden tatbike koymaktan hiç vazgeçmeği düşünmemişlerdir. Abdülaziz ye­rine Osmanlı tahtına seçilen kişi Sultan Mecid oğullarından Vefiahd Şehzade Murad Efendi idi. Londra'ya bu hususu şu söyle rapor ediyordu: "Vakıa Abdülaziz kardeşinin (Abdül-mecid'in) çocuklarını kapayıp hapis altına almışsada, hürri-uet taraftarlarının ileri gelenleri Murad Efendi ile temas kur­mağa muvaffak olmuş ve tahta câlis olduğu vakit, hükümet-i şahsiye yerine meşrut-i bir hükümet usûlünü kabul edece­ğine dâir Murad'tan vaad almışlardı. "Görülüyor ki,bu vaad alma işi Osmanlı taraftaran-ı hürriyetlerince elde edilmesine rağmen, İngiliz b.elçisinin bunu üst makamı olan hariciye nazırına rapor etmesi ilişkilerin hangi merkezde olduğunu gösterir.


Eser: Büyük Osmanlı Tarihi

  • Yeni Ekle
Yorumlar (0)

Büyük Osmanlı Tarihi

 

Son eklenen ruyalar

Sitemizde yer alan soruların cevapları özenle islami eserlerden seçilerek yazılmaktadır.
..