logo logo

Yeni nesil güncel konularla ilgili sorular ve cevaplar!

Fetvalar.Com

Yeni Nesil Fetvalar

Sistemimize üye olarak sitemizi daha aktif olarak kullanabilirsiniz.

Üyelik için tıkla

Fetvalar.Com

Güncel sorular ve cevapları

V. Beyt-ül-Mâl


668. Mes’ele: Zeyd deynini Amra vermeden, Amr fevt olsa, ahar vilâyette vârisi olmak ihtimâli olsa, şer'an Zeyd deyni kime ver­mek gerektir?

Elcevap: Beyt-ül-mâle vermek gerektir. [710]
669. Mes’ele: Zeyd-i müteveffanın veresesinden, gâib olan Anırın hissesini beyt-ül-mâl emîni zabt edip, Amrin ehl ü evlâdı nafakaya muhtag oldukları takdirce, emîn-i merkumdan nafaka miktarı ta­lebe kadir olurlar mı?

Elcevap: Olurlar, re'y-i hâkimle olurlar. [711]
670. Su'al: Beyt-ül-mâle âit ba'zı yerde mal olup ihracına sâ'î olan Zeyd ind-allah müsâb olur mu?

Cevap: Bi-haseb-iş-şer', nefs-i emirde beyt-ül-mâle müte'-allik olup mutasarrıf olan hilâf-i şerif tasarruf ederse, şer'ile beyt-ül-mâlin hakkı idüğün sa'y edip izhâr ederse olur. Eğer bu makû­le umura fî-zamânınâ sa'y edenler gibi sa'y edip anlar gibi izhâr adip anınla mansıba tevessül ederlerse, dünyâda la'n-i kebîr ile ve âhirette 'azâb-i elim ile mu'azzeb olurlar. [712]
671. Süret-i Kânunnâme-i Pâdişâhî-i Cedîd: Beyt-ül-mâl ve mâl-i gâib ve mâl-i mefkûd alan kimseler şöyle ilâm etmek gerektir ki, bir yerde beyt-ül-mâl vaki' olsa olduğu gibi kâdî defterine yazı­lıp, beyt-ül-mâlciye teslim oluna. Vârisi ma'lûm ola, vârisin dâhil-i memlekette mekânı olursa def'î beyt-ül-mâlciye verilmeye, belki kâdî elinde altı ay mikdarı dura. Eğer vârisi gelmezse beyt-ül-maiciye teslim oluna. Sonra vâris gelirse beyt-ül-mâlciden talep edip ala. Ve eğer vâris hâric-i memlekette olup mekânı ma'lûm olmazsa ol kişiye mefkûd derler. Bir yıl mikdar dahi kâdî elinde dura, son­ra beyt-ül-mâlciye teslim oluna. Mâl-i gâib ve mâl-i mefkûd derler bir yıl mikdar dahi kâdî elinde dura sonra beyt-ül-mâlciye teslim oluna. Mal-i gâib ve mal-i mefkûd deyu beyt-ül-mâl ile mukâta'ya verilen tereke-i meyyit olandır. Her evinden çıkıp giden kişinin malı değildir. Yahut malını emânet koyup giden kişinin malı de­ğildir. Sûret-i kânunnâme-i cedîd-i sultanî budur ki nakl olundu. [713]