Necrân Hıristiyanlarına Konan Vergi
VelvâUcî, Fetvalarında şöyle demiştir:
Necrân Hıristiyanlar ma, hem kendileri ve hem de arazileri için her sene, iki bin hülle, cizye konulur.
Her hülle, elli dirhem (değerinde) dir.
Bu cizyenin, bin hüllesi, safer ayında, bin hüllesi de, recep ayında alınır.
Bu miktar; Necran Hıristiyanlarının, kendi şahısları ile, arazileri arasında bölüştürülür.
Şahıslarına isabet eden kısım cizye; arazilerine isabet eden kısım ise, harâcolur.
Bunu, Velvâlicî söylemiş ve: "Bu, hadîs-i şerîfe muvafık ve sahihtir." demiştir.
Ancak, "Her hülle, elli dirhemdir." sözü, müstesnadır.
İmâm Ebû Yûsuf (R.A.), Kitâbıf UHarâc'mda şöyle buyurmuştur:
Bu hülle, onların nefislerine ve mallarına karşı konmuş bir vergidir.
Müslüman olmayan erkeklerle, Necrân arazisinin tamamına taksim olunur.
Şayet, bunlardan (Necrânlılardan) bazıları, arazilerini, bir müslü-mana veya bir zimmîye yahut kadınlara ve çocuklara satarlarsa; arazileri hakkında, değişen bir hüküm yoktur.
Şahıslarına ait cizyeye gelince; bunların da, kadınlarına ve çocuklarına cizye yoktur. Gâyetü'l-Beyân'da da böyledir.
İmâm Ebu Yûsuf (R.A.), bunu, Kitâbü'I-Harâc'ında apaçık yazmıştır. Ve: Her hülle, okıyyedir. Yani, kıymeti, elli dirhem değildir.
Velvâlicî'nin dediği gibi, bu sahih değildir. Çünkü, okıyye, kırk dirhemdir." demiştir, Fethu'l-Kadîr'den naklen Nehru'l-Fâik'ta da böyledir.
Âlimlerimiz, şöyle demişlerdir:
"Necran hıristiyanlarının erkeklerinin tamamı ölse veya bunlar hep birlikte müslüman olsalar; bu, iki bin hülle vergi sakıt olmaz. Bu verginin tamamı, böyle bir durumda, arazilerinden alınır." HâvH-Kudsrde'de böyledir.
Bunlardan, kim müslüman olursa; onun, şahsına ait cizye sakıt olur. Ancak, bu, müslüman olmayanlardan ahnır.
Necranlılarm köleleri de, diğer ehl-i zimmetin köleleri gibidir. Bunların da, şahıslarına cizye konulur. Velvâliciyye'den naklen Ta tarh â-niyye'de de böyledir.
Hülle: Izâr ve ridâ (dan müteşekkil bir ğiyecek)dir. Muhtar olan budur.
Bir elbise, böylece iki adet olmayınca, ona, hülle denilmez. Kifâye'de de böyledir.
Huccet'de şöyle zikredilmiştir:
"Kazanmakta bulunan ve durumu diğerlerinden daha iyi olan hıristiyandan, cizye, diğerlerine nisbetle fazla olarak alınmaz." Tatarhâniyye'de de böyledir. [113]
Necrân Hıristiyanlar ma, hem kendileri ve hem de arazileri için her sene, iki bin hülle, cizye konulur.
Her hülle, elli dirhem (değerinde) dir.
Bu cizyenin, bin hüllesi, safer ayında, bin hüllesi de, recep ayında alınır.
Bu miktar; Necran Hıristiyanlarının, kendi şahısları ile, arazileri arasında bölüştürülür.
Şahıslarına isabet eden kısım cizye; arazilerine isabet eden kısım ise, harâcolur.
Bunu, Velvâlicî söylemiş ve: "Bu, hadîs-i şerîfe muvafık ve sahihtir." demiştir.
Ancak, "Her hülle, elli dirhemdir." sözü, müstesnadır.
İmâm Ebû Yûsuf (R.A.), Kitâbıf UHarâc'mda şöyle buyurmuştur:
Bu hülle, onların nefislerine ve mallarına karşı konmuş bir vergidir.
Müslüman olmayan erkeklerle, Necrân arazisinin tamamına taksim olunur.
Şayet, bunlardan (Necrânlılardan) bazıları, arazilerini, bir müslü-mana veya bir zimmîye yahut kadınlara ve çocuklara satarlarsa; arazileri hakkında, değişen bir hüküm yoktur.
Şahıslarına ait cizyeye gelince; bunların da, kadınlarına ve çocuklarına cizye yoktur. Gâyetü'l-Beyân'da da böyledir.
İmâm Ebu Yûsuf (R.A.), bunu, Kitâbü'I-Harâc'ında apaçık yazmıştır. Ve: Her hülle, okıyyedir. Yani, kıymeti, elli dirhem değildir.
Velvâlicî'nin dediği gibi, bu sahih değildir. Çünkü, okıyye, kırk dirhemdir." demiştir, Fethu'l-Kadîr'den naklen Nehru'l-Fâik'ta da böyledir.
Âlimlerimiz, şöyle demişlerdir:
"Necran hıristiyanlarının erkeklerinin tamamı ölse veya bunlar hep birlikte müslüman olsalar; bu, iki bin hülle vergi sakıt olmaz. Bu verginin tamamı, böyle bir durumda, arazilerinden alınır." HâvH-Kudsrde'de böyledir.
Bunlardan, kim müslüman olursa; onun, şahsına ait cizye sakıt olur. Ancak, bu, müslüman olmayanlardan ahnır.
Necranlılarm köleleri de, diğer ehl-i zimmetin köleleri gibidir. Bunların da, şahıslarına cizye konulur. Velvâliciyye'den naklen Ta tarh â-niyye'de de böyledir.
Hülle: Izâr ve ridâ (dan müteşekkil bir ğiyecek)dir. Muhtar olan budur.
Bir elbise, böylece iki adet olmayınca, ona, hülle denilmez. Kifâye'de de böyledir.
Huccet'de şöyle zikredilmiştir:
"Kazanmakta bulunan ve durumu diğerlerinden daha iyi olan hıristiyandan, cizye, diğerlerine nisbetle fazla olarak alınmaz." Tatarhâniyye'de de böyledir. [113]
Konular
- Cinsleri Karışık Olan Arazilerin Haracı
- Su Baskınına Veya Diğer Âfetlere Maruz Kalan Harâc Arazisi
- Âfete Maruz Kalan Öşür Arazisi
- Âfete Uğrayan Zîraatçilere Yardım
- Üzüm Çubuğu Veya Ağaç Dikilen Ziraat Arazisi
- Harâc Toplayacak Kimsenin Vasıfları
- Haraç Ve Öşür Borcu İle Ölen Kimse
- Haracı Veya Öşrü Verilmeyen Mahsulün Durumu
- Haracı Acilen (= Önceden) Almak
- 8- CİZYE
- Cizye Kimlerden Ve Ne Zaman Alınır
- Putperest Ve Mürted Araplar
- Cizyeden Muaf Olanlar
- Necrân Hıristiyanlarına Konan Vergi
- Köle Ve Cizye
- Ferdin Cizye Mükellefiyeti Ne Zaman Başlar
- Cizye Borcu Ne Zaman Kalkar
- İki Senelik Cizye Peşin Alınırsa
- Zimmîlerin Kilise, Havra Ve Ateş-Hâne Yapmak İstemeleri
- Önceden Yapılmış Kilise Ve Havralar
- Zîmmîlerîn Eskiden Yapılmış Kiliseleri Yıkılmışsa
- Harbîlerle Yapılması Uygun Olmayan Bazı Sulh Şekilleri
- Zimmîlerin Kılık, Kıyafet Ve Davranışları
- Zimmîlerin Kıyafetleri
- Müslümanlara Ait Şehirler
- İslam Şehirleri İle İlgili Hükümler
- Zimmîler, Kendi Dinlerince Yasak Olan Şeyleri Yapmaktan Menedilir
- Karısı Zimmiye Olan Müslüman