İçki   İçmenin  Cezası   Bâbı


Şayet bir kimse şarâb (hamr) içse, her ne kadar bir damla da olsa, onu (içkiyi) içen kimse kokusuyla yakalansa, her ne kadar yol uzak olduğu için götürülürken kokusu yok olsa da veya sarhoş olup ve erkek ile kadını ayird edemiyecck şekilde aklı zâü olsa, O'na hadd, yâni şer'î ceza uygulanır. Çünkü haddin vâcib olması hakkında, İmâm A'zam' (Rh.A.) a göre; sarhoşluk (sekr) ile murâd, bu ma'nâdır. İçkilerin ha-râmhğı [27] hakkında da, içenin saçma sapan konuşması (hezeyanı) dır. İmâmeyn' (Rh. Aleyhimâ) e göre; mutlak hezeyan söylemesidir. [28] Yine ceza verilebilmesi için, hurma şarâbı ile ve şarâbdan başka müs­kirattan bunun benzerleri ile sarhoş olmasıdır. Ya da, şarâb içtiğini ve­ya şarâbdan başka şeyle sarhoş olduğunu bir defa ikrar etmesidir. [29]

Ya da, iki erkeğin O'nun içki içtiğine şahadet etmeleridir. Yoksa bir er­kek ile iki kadının şahadeti ile ceza verilmez. Çünkü bunların şahadeti, şer'î cezalarda kabul edilmez.

İçkiyi kendi isteği ile içtiği bilinmelidir. Çünkü zorla içirilirse, şer'î ceza (hadd) gerektirmez.

Terbiye olup yasaklan kaçınsın diye, ayık olduğu hâlde hadd, yâni kırbaç cezası uygulanır. Zira zahire göre; sarhoşluk hâlinde acı duy­maz.

İçki içmenin şer'î cezası (hadd), hür insan için seksen kamçıdır. Köle için, seksenin yansıdır. Çünkü bunda Sahâbe'nin — Allah (C.C.) onlardan razı olsun—  iemâi vardır.

Had uygulanırken, iç donundan başka giysisi çıkarılır. Zina had­dinde olduğu gibi, daha önce geçen sebebden dolayı, derisinin çeşitli yerlerine vurulur.

Şayet şarâb içtiğini ikıâr ederse veya koku kayboldukdan sonra içki içtiğine şahadet edilirse, —kokunun yok olması, ikrar ile şaha­detin mecmuu için kayddır. Yâni koku gittikden sonra şarâb içtiğini ikrar etse veya şahadet olunsa— veya içenin kusmasiyle şarâbı içtiği bilinse veya ikrârsız ve şahâdetsiz şarabın kokusu bulunsa, ya da şa­râb içtiğini veya keskinleşmiş yaş hurma şırasını (seker) içtiğini ikrar ettikden sonra dönse veya sekrân (sarhoş) olduğu hâlde ikrar etse, hadd vurulmaz. (Seker), yaş hurmanın keskini eşmiş olan suyudur. Ba­zıları: «Seker, her sarhoşluk veren içkidir.» demişlerdir.   .

Kokunun gitmesinden sonra haddin vurulmamasma gelince; çün­kü içkinin şer'î cezası (hadd), Sahabe (Rh. Anhüzn) nîn icmâi ile sa­bittir. İcmâ ise; ancak İbn Mes'ûd' (R.A.) un rey'i iledir. O da, koku­nun bulunmasını şart koşmuştur. İçenin şarâbı kusup ve kokusunun bulunmasında haddin vurulmaması ise, koku muhtemel olduğu için­dir.
Keza içki bazan istemiyerek veya zorlanmış olmakla içilmiş olabi­lir. İçen kimse, nebîz (yâni üzüm, hurma v.s. gibi suyunun köpük at-masiyle meydana gelen bir çeşit içki) den sarhoş olup ve kendi iste­yerek içtiği bilinmedikçe, cezalandırılmaz. Çünkü seker, mubah sayı­lır. Banotu [30] ve kısrak sütü gibi, ki bunlar hadd, yâni şer'î cezayı ge­rektirmez.

Keza zorla içirilmek de hadd gerektirmez. İkrardan dönmesiyle haddin vurulmama&ına gelince; çünkü ceza vermek Allah Teâlâ' (C. C.) mn hâlis hakkıdır. İmdi, Allah' (C.C.) in hakkından dönmek bunda amel edilir.
Sarhoş (sekrân) un ikıânnda haddin vurulmaması ise, ikrarında yalan ihtimâli fazla olduğu içindir. Binâenaleyh onu defi için çâre ara­nır. Çünkü o, Allah Teâlâ1 (C.C.) mn hâlis hakkıdır, Kazf haddi, bunun aksinedir. Çünkü, onda kul hakkı vardır. Sarhoş, kazf haddinde, üze­rinde ceza uygulamak yönünden ayık gibidir. Nitekim, diğer tasarrufâ-tında olduğu gibi.
Şayet sarhoş, akh gittiği halde — Allah (C.C.) korusun — mürted olsa, O'nun karısı haram olmaz. Çünkü küfür, i'tikâd bâbmdandır. Ak­im gitmesiyle beraber tahakkuk etmez. Mürted olan sarhoş üzerine haddin bir kısmı uygulandıkda, sarhoş kaçıp ikinci kere yine şarâb içerse, hadde yeniden başlanır. Zina haddinde de, hüküm böyledir. Ni­tekim, yakında gelecektir ki, Hudûd (yâni Şer'î Cezalar) bir cinsden olursa, birbirinin içine geçmiş (mütedâhil)  olurlar. [31]


Eser: Dürer

  • Yeni Ekle
Yorumlar (0)

Dürer

 

Son eklenen ruyalar

Sitemizde yer alan soruların cevapları özenle islami eserlerden seçilerek yazılmaktadır.
..