Haram Olan İçkiler :


Haram olan dört içkiden birincisini musannif şu sözü ile açıkla­mıştır: Hamr [81], yâni şarâb, her ne kadar aa olsa da, haramdır. Bu, çiğ üzüm suyundan olandır. Kaynayıp, şiddetlendiği ve köpüğünü attı­ğı zaman hamr, yâni şarâb denir.

Bu hamr adı, ehl-i lügatin icmâı ile bu içkiye tahsis edilmiştin Bâzıları «Her müskir olan (sarhoşluk veren) .hümr'du*.» demiştir. Çün­kü hamr'a, hamr adı verilmesine sebcb, aklı karıştırdığı içindir. Diğer müskirat da böyledir.

Cevâb olarak biz deriz ki: Biz, bunu kabâl etmeyiz. Belki hamr adı verilmesine sebeb; ihtimâli, yâni kokusu değiştiği içindir.

İbn A'râbî (Rh.A.) demiştir ki: Şarâb'a, hamr adı verilmiştir. Çünkü hamr, brrakılırsa nıuhtemir olur. Hamr'ın ihtimârı kokusunun de-ğişmesidir. Sıhâh'da dahî böyle zikredilmiştir. Bu kabul edilse bile, ma'nâya riâyetin ıtlak sebebi olmasını kabul etmeyiz, Belki vaz' (konu-luş) sebebiyledir ve ismi başkasına tercihtir. Zira şişenin (kârûre'nin) bu adı almasının sebebi, içinde su karâr eylediği içindir. Küp ve kupaya bu ad verilmez. Halbuki su, onlarda dahî karâr eder.

Yerinde de anlatıldı ki; kıyâs, lûgatta câri olmaz.
Sonra, İmânı A'zaın' (Rh.A.) a göre, köpüğünü almak şarttır, tnıa-meyn1 (Rh. Aleyhimâ) e göre; gerek köpüğünü atsın, gerekse atmasın, eğer şiddetlenmiş olursa, müskir olur.

Müskir'İn yâni, sarhoşluk veren şeyin ikincisini musannif şu sözü ile açıklamıştır: Tılâ' adı verilen içki de haramdır. Bu tılâ', üçteikisin-den daha azı, pişirmekle gitmiş olan üzüm suyudur. Hîdâye'de ve Kâfî'-de böyle zikredilmiştir,
Muhît'te denmiştir ki: Tılâ', müselles (yâni üçte ikisi gidip, geri­ye üçtebiri kalan içki) in ismidir. O, üzüm suyundan pişirilen içkidir. Üçteikisi gidip, üçtebiri kalıncaya kadar pişirilir ve müskir olur. Zeylaî (Rh.A.); «Doğru söz budur.» demiştir. Çünkü rivayet edilmiştir ki; Sa­habenin, .büyükleri — Allah (C.C.), onlardan razı olsun— üçte ikisi gidip, üçtebiri kalan tılâ'dan (içki, haram kılınmazdan Önce) içerler­di.  [82]

Bu ikisi, yâni hamr ve üçteikisinden daha azı giden üzüm suyu (tilâ'), galiz necasettirler. Hamrın, necâset-i galîza olması; kesin delil­ler ile sabit olduğu içindir, Şöyle ki, Allah Teâlâ (C.C.) hamr'ı rics (pis­lik) diye adlandırmıştır. Kics, aynı pis olan haramın adıdır. Kâfî'dg böyle den mi ^t ip.

Hamr'ın pis (neces) olduğu hakkında, nıa'nâsı mütcvâtir olan ha­dîsler vârid olmuştur. Üçteikisinden daha azı giden üzüm suyunun ne­ces olması ise, o zaman hamr hükmüne girdiği içindir.

Üçüncüyü şu sözü ile beyân etmiştir: Seker haramdır. O da, yaş hurmanın suyundan olan çiğ şarâbdir. Hidâye'de ve Kâfî'de böyle d-en-miştir.
Musannif, haram olan içkinin dördüncü kısmını şu sözü ile açık­lamıştır: Çiğ olduğu hâlde kuru üzümün suyu, yâni tilâ', seker [83] ve nakî [84], kaynarlar da, şiddetlenip köpüğünü atarlarsa, haranı olurlar. Çünkü bu zikredilen içkiler, İmânı A'zam1 (Rh.A.) a göre, ancak bu üç sıfat hâsıl olursa haramdır. İmâmeyn' (Rh. Aleyhimâ) e göre; şiddet­lenmiş olmak kâfidir. Hamar'de olduğu gibi. Hamr'ın harânılığı, geri ka­lan diğer üçünün harâmhğından daha kuvvetlidir. Çünkü asla şübhe götürmeyen deliller ile sabit olmuştur. Nitekim, daha önce geçti.
Binâenaleyh hamr'a (şarâba), helâl diyen kâfir olur. Şarâbı satmak caiz değildir. [85] Onu telef eden, kıymetini ödemez. Ancak, eğer Zim-mînin olursa, öder. Onu içene velev ki bir damla olsun, hadd uygulamr. [86] 'Şarâbtan başkasını içene, eğer sarhoş olursa hadd uygulanır. [87]


Eser: Dürer

  • Yeni Ekle
Yorumlar (0)

Dürer

 

Son eklenen ruyalar

Sitemizde yer alan soruların cevapları özenle islami eserlerden seçilerek yazılmaktadır.
..