Atların Şekilleri
Hayl ismi, at cinsini içine alan bir kelimedir.
Feres, Arabların at anlamında kullandığı bir isimdir.
Berzûn (= yük beygiri): Acemce bir isimdir.
Hecîn: Babası arabî, anası acemî olan at demektir.
Mukraf: Babası acemi, anası arabî olan at demektir. ,
Fersü akmer: Ay renkli olan, beyaz at demektir.
Edğam: Göksünde beyazlık bulunan at;
Fersü verd: Gül renginde olan at;
Eğbes: Boz renkli at
Mefles: Derisinde para gibi benek bulunan at;
Medner: Dinarlar gibi, siyah beyaz damalı olan at;
Edbes: Siyahla kırmızı arasında pekmez rengi gibi bir rengi olan at;
Evrak: Kül renginde olan at;
Ersem: Üst dudağı ak (beyaz) olan at;
Elmaz: Alt dudaüı beyaz olan at.
Akrah: Alnında beyazlık olan at;
Akrah hafi: Alnındaki beyazlık, bir dirhemden küçük olan at;
Eğarr: Yüzü tamen beyaz olan at;
Egarru sfiil: Yüzündeki beyazlık, yukardan aşağı uzanan at;
Berzûnii zelûl: Yük beygiri;
Cümuh = şümus: Yük taşımayan at;
Berzûn ii demi: Kan rengi olan at.
Muğrer: Kiprikleri beyaz olan at;
Latım: Yüzünün yarısı beyaz olan at;
Erham: Başı beyaz olan at;
Asga: Başının ortası beyaz olan at;
Aknef: Kafası beyaz olan at;
Ezen: Kulağında beyazlık bulunan at;
Esfâ: Alnı dar olan at;
Ma'ref: Yelesi çok olan at;
Edra': Göksu ve boynu beyaz olan at;
Erhal: Sırtı beyaz olan at;
Enbat: Karnı beyaz olan at;
Ehsaf: Yan tarafı beyaz olan at;
Mahcel: Ayakları (bacakları) beyaz olan at;
A'sam: Ön ayakları beyaz olan at;
Ercel: Bir ayağı beyaz olan at;
Şayet, iki ayağından birisi beyaz olursa; ona a'samü'I-yümnâ veya a'samüi-yüsra denilir.
Yük beygirine a'ver denilmez. Fakat "sağ gözü" veya "sol gözü yok" denir.
Kuyruk ve yele bakımından aşkar ile kemiyet arasında şu fark vardır: Şayet yele ve kuyruk kırmızı olursa aşkar; siyah olursa kemiyet denir. Ön ayaklarından sağ ayağı beyaz olana mahceli'l-yedi'I-yümnâ veya mahceli'l-yedi'l-yüsrâ denir. Arka ayakları beyaz olursa, muhac-celi'l-yedeyn veya muhaccelfl-ricleyn denir.
Üç ayağı beyaz olursa, muhacceli's-selâs; mutlaki'l-yümnâ (veya yüsrâ) denir.
Beyazlık ön ayağının biri ile arka ayağının birinde olursa mümsikü'I-eyâmin, mutlaki'l-eyâsir veya mutlaki'l-eyİHh, mümsikü'l-eyâsir denir.
Beyazlık baldırın yarısına ulaşır veya üçte birine varırsa et-tafccfl denir.
Beyazlık arka ayaklarında olur da önde bulunmaz ise benini mahdem denir.
Beyazlık bir arka ayağında veya ön ayağının birinde olursa, men'al biyed veya men'al-bi'r-ricl denir.
Keza, atın yavrusuna mühr veya Felevv denir.
Bir yaşma girince hurûf; altı veya yedi aylık olunca asmaî denir.
Senesi geçince de havM denir.
îki yaşına girince ceza'; Üç yaşma değince sen!; dört yasında rnbt*; sonra da karın denir. Ondan sonra, özel bir ismi yoktur; müzekld denir. Cemisi müzâkki d ir.
Yirmi yaşında berem denir." denilmiştir. Atin yaşı en çok otuz-otui iki olur. " Atin, yirmi dört üst, yirmi de alt çenece dişleri vardır.
Atın dişleri çok siyah olursa edhem ducûcî; yeşil ile siyah arasında ekheb; parlayan beyazlıkta olunca, eşhebi kırtasî denir. Atin kıllarının içine, beyaz kıllar karışırsa kemlyyeti sınâbî veya eşkan sınâb! denir. Bu kıllar smâbiye nisbet edilir. Sınâbî ise hardal demektir. Bu beyazlık muhalif şekilde, önün sağ, arkanın sol ayağında veya bunun aksine olursa, şekkal denir. Kuyruğu yan tarafından birine kadar eğri olursa, a'zel başı siyah kuyruğu kırmızı olunca da eblaku mutam denir. [4]
Feres, Arabların at anlamında kullandığı bir isimdir.
Berzûn (= yük beygiri): Acemce bir isimdir.
Hecîn: Babası arabî, anası acemî olan at demektir.
Mukraf: Babası acemi, anası arabî olan at demektir. ,
Fersü akmer: Ay renkli olan, beyaz at demektir.
Edğam: Göksünde beyazlık bulunan at;
Fersü verd: Gül renginde olan at;
Eğbes: Boz renkli at
Mefles: Derisinde para gibi benek bulunan at;
Medner: Dinarlar gibi, siyah beyaz damalı olan at;
Edbes: Siyahla kırmızı arasında pekmez rengi gibi bir rengi olan at;
Evrak: Kül renginde olan at;
Ersem: Üst dudağı ak (beyaz) olan at;
Elmaz: Alt dudaüı beyaz olan at.
Akrah: Alnında beyazlık olan at;
Akrah hafi: Alnındaki beyazlık, bir dirhemden küçük olan at;
Eğarr: Yüzü tamen beyaz olan at;
Egarru sfiil: Yüzündeki beyazlık, yukardan aşağı uzanan at;
Berzûnii zelûl: Yük beygiri;
Cümuh = şümus: Yük taşımayan at;
Berzûn ii demi: Kan rengi olan at.
Muğrer: Kiprikleri beyaz olan at;
Latım: Yüzünün yarısı beyaz olan at;
Erham: Başı beyaz olan at;
Asga: Başının ortası beyaz olan at;
Aknef: Kafası beyaz olan at;
Ezen: Kulağında beyazlık bulunan at;
Esfâ: Alnı dar olan at;
Ma'ref: Yelesi çok olan at;
Edra': Göksu ve boynu beyaz olan at;
Erhal: Sırtı beyaz olan at;
Enbat: Karnı beyaz olan at;
Ehsaf: Yan tarafı beyaz olan at;
Mahcel: Ayakları (bacakları) beyaz olan at;
A'sam: Ön ayakları beyaz olan at;
Ercel: Bir ayağı beyaz olan at;
Şayet, iki ayağından birisi beyaz olursa; ona a'samü'I-yümnâ veya a'samüi-yüsra denilir.
Yük beygirine a'ver denilmez. Fakat "sağ gözü" veya "sol gözü yok" denir.
Kuyruk ve yele bakımından aşkar ile kemiyet arasında şu fark vardır: Şayet yele ve kuyruk kırmızı olursa aşkar; siyah olursa kemiyet denir. Ön ayaklarından sağ ayağı beyaz olana mahceli'l-yedi'I-yümnâ veya mahceli'l-yedi'l-yüsrâ denir. Arka ayakları beyaz olursa, muhac-celi'l-yedeyn veya muhaccelfl-ricleyn denir.
Üç ayağı beyaz olursa, muhacceli's-selâs; mutlaki'l-yümnâ (veya yüsrâ) denir.
Beyazlık ön ayağının biri ile arka ayağının birinde olursa mümsikü'I-eyâmin, mutlaki'l-eyâsir veya mutlaki'l-eyİHh, mümsikü'l-eyâsir denir.
Beyazlık baldırın yarısına ulaşır veya üçte birine varırsa et-tafccfl denir.
Beyazlık arka ayaklarında olur da önde bulunmaz ise benini mahdem denir.
Beyazlık bir arka ayağında veya ön ayağının birinde olursa, men'al biyed veya men'al-bi'r-ricl denir.
Keza, atın yavrusuna mühr veya Felevv denir.
Bir yaşma girince hurûf; altı veya yedi aylık olunca asmaî denir.
Senesi geçince de havM denir.
îki yaşına girince ceza'; Üç yaşma değince sen!; dört yasında rnbt*; sonra da karın denir. Ondan sonra, özel bir ismi yoktur; müzekld denir. Cemisi müzâkki d ir.
Yirmi yaşında berem denir." denilmiştir. Atin yaşı en çok otuz-otui iki olur. " Atin, yirmi dört üst, yirmi de alt çenece dişleri vardır.
Atın dişleri çok siyah olursa edhem ducûcî; yeşil ile siyah arasında ekheb; parlayan beyazlıkta olunca, eşhebi kırtasî denir. Atin kıllarının içine, beyaz kıllar karışırsa kemlyyeti sınâbî veya eşkan sınâb! denir. Bu kıllar smâbiye nisbet edilir. Sınâbî ise hardal demektir. Bu beyazlık muhalif şekilde, önün sağ, arkanın sol ayağında veya bunun aksine olursa, şekkal denir. Kuyruğu yan tarafından birine kadar eğri olursa, a'zel başı siyah kuyruğu kırmızı olunca da eblaku mutam denir. [4]
Konular
- Taksim (Kısmet) Bölümü
- Vasiyyetler Bölümü
- Malın Üçte Birini Vasıyyet Bâbı
- Ölüm Hastalığında Âzâd Bâbı
- Akrabaya Ve Başkalarına Vasıyyet Bâbı
- Hizmeti, Meskeni Ve Ağacın Meyvesini Vasiyyet Babı
- Zimmînin Vasıyyetleri Hakkında Bir Fasıl
- Tenbih Vasiyyet İle İlgili Bir Uyarma
- Başkasını Vasi Kılmak (Îsâ) Hakkındadır
- Ba'zı Önemli Meseleler :
- KİTÂBÜ'Ş-ŞÜRÛT
- (BAZI AKİDLERLE İLGİLİ YAZIŞMALARDA BULUNMASI ŞART OLAN HUSUSLAR VE BU YAZILARA ÖRNEKLER)
- 1- HILY VE ŞİYÂT (= İNSAN VE HAYVANLARIN ŞEKİL VE SIFATLARI)
- İnsana, Muhtelif Safhalarda Verilen İsimler:
- İnsan Başının Şekilleri:
- Atların Şekilleri
- Deve, Sığır Ve Davarların Yaşları
- Değirmenle İlgili Lafızlar
- Hamamla İlgili Lafızlar
- Demircilikte Kullanılan Bazı Âletler
- 2- NİKÂHLA İLGİLİ YAZIŞMALARDA BULUNMASI ŞART OLAN HUSUSLAR
- Bulûğa Ermiş Bir Kızı Evlendirirken Yazılacak Hususlar
- Bir Babanın, Küçük Bir Kızını, Bulûğa Ermiş Bir Kocaya Nikahlaması
- Bir Kızı, Dedesinin Nikahlaması
- Bir Kızı, Kardeşinin Evlendirmesi
- Köleyi Evlendirmek
- Cariyenin Evlendirilmesi
- Talâkla İlgili Diğer Bir Yazı Örneği
- Talak Hususunda Koca İçin Yazılan Bir Vesika Örneği
- Bir Kimsenin, Dâhil Olmadığı Karısını Hal Etmesi