Müzaraa Akdini İfsâd Eden Şartlar:
Çıkacak mahsûlün, ortaklardan sadece birinin olmasını şart koşmak, müzaraa akdini ifsâd eder. Zira bu, ortaklık şartını bozmak olur.
Çalışmanın arazi sahibinden olmasını şart koşmak da müzaraa akdini ifsâd eder. (= bozar) Çünkü, bu:
Ziraat âletinin, yer sahibine ait olması şartı da fâsiddir. Ziraata âit her şeyin önceden hazırlanması (sulaması, muhafazası, kanalının kazılması ve benzerleri gibi) gerekir. Taksimden sonra, mahsûlün temizlenmesi, müzaraa şartının haricindedir.
Taksimden sonra, herkesin mahsûlünü evine taşıması, kendisine aittir.
İmâm Ebu Yûsuf (R.A.)'un şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir: Yapılacak işler insanların teamülüne bağlıdır. Ekini biçmek, sürmek, savurmak, elemek ve benzeri şeyler gibi...
Mâverâü'n-Nehir âlimlerinden bazıları böyle fetva vermişlerdir. Bu, Nasyr İbni Yahya, Muhammed bin Seleme (ki bu zat Horasan âlimlerindendir.) bu görüşü ihtiyar eylemişlerdir. Bedâi'de de böyledir.
Âmilin, arazi sahibine, mahsûlü biçip savurmasını şart koşması, fâsiddir. Fetâvâyi Kâdîhân'da da böyledir.
Bununla fetva verilir. Ktibrâ'da da böyledir.
Nasıyr bin Yahya ve Muhammed bin Seleme'nin şöyle buyurdukları nakledilmiştir:
Bunların tamamı âmile aittir. Şart koşsun veya koşmasın fark etmez. Örfün hükmü budur. Şemsül-Eimme Seraba'de: "Sahih olan budur. Bizim yurdumuzda böyledir." demiştir.
Şeyh Ebû Bekir bin Fadl'da, zahir olan örfe göre fetva vermiştir. Fetâvâyi Kâdîhân'da da böyledir.
Bu şartlardan birisi de: Samanı kimin alacağı hususudur. Ve bu, şarta bağlıdır: Tohum kimin ise, saman onun olacaktır. Böyle olmazsa, taraflar, samana da değilse ortak olacaklardır.
Müzâraa müddeti içinde, âmil her türlü ameli işleyebilecek; duvarını yapacak, kanalını kazacak, çukurunu açacak, menfezini tanzim edecek ve benzeri lüzumlu işleri yapacaktır. Ve bu, müzaraa müddetinin sonuna kadar böyle devam edecektir. Yâni, çiftçi, aldığı yeri, aldığı gibi geri teslim edecektir.
Sürme işine gelince, o da şarta bağlıdır. Âlimlerimiz: "Bunların noksanlığı, müzaraatı bozmaz." demişlerdir.
Sahih olanı da budur.
Şayet, mal sahibi, sürme İşinin, iki defa olmasını şart koşarsa, çitci bu müzaratı bozar. Zira, sürmek; bir ekmeden önce, bir de hasaddan sonra sürmek ve o araziyi, sürülmüş olarak geri vermektir ve bu, müf-sid bir şarttır. Çünkü hasaddan sonra o yeri sürmek, o senenin işi değildir.
Fakat, ekimden önce iki defa sürmeyi şart koşar ve bu sürmenin menfaati sonraya kalırsa yine akid fasid olur.
Şayet menfaati sonraya kalmazsa, bu şart müzaraatı bozmaz. [12]
Çalışmanın arazi sahibinden olmasını şart koşmak da müzaraa akdini ifsâd eder. (= bozar) Çünkü, bu:
Ziraat âletinin, yer sahibine ait olması şartı da fâsiddir. Ziraata âit her şeyin önceden hazırlanması (sulaması, muhafazası, kanalının kazılması ve benzerleri gibi) gerekir. Taksimden sonra, mahsûlün temizlenmesi, müzaraa şartının haricindedir.
Taksimden sonra, herkesin mahsûlünü evine taşıması, kendisine aittir.
İmâm Ebu Yûsuf (R.A.)'un şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir: Yapılacak işler insanların teamülüne bağlıdır. Ekini biçmek, sürmek, savurmak, elemek ve benzeri şeyler gibi...
Mâverâü'n-Nehir âlimlerinden bazıları böyle fetva vermişlerdir. Bu, Nasyr İbni Yahya, Muhammed bin Seleme (ki bu zat Horasan âlimlerindendir.) bu görüşü ihtiyar eylemişlerdir. Bedâi'de de böyledir.
Âmilin, arazi sahibine, mahsûlü biçip savurmasını şart koşması, fâsiddir. Fetâvâyi Kâdîhân'da da böyledir.
Bununla fetva verilir. Ktibrâ'da da böyledir.
Nasıyr bin Yahya ve Muhammed bin Seleme'nin şöyle buyurdukları nakledilmiştir:
Bunların tamamı âmile aittir. Şart koşsun veya koşmasın fark etmez. Örfün hükmü budur. Şemsül-Eimme Seraba'de: "Sahih olan budur. Bizim yurdumuzda böyledir." demiştir.
Şeyh Ebû Bekir bin Fadl'da, zahir olan örfe göre fetva vermiştir. Fetâvâyi Kâdîhân'da da böyledir.
Bu şartlardan birisi de: Samanı kimin alacağı hususudur. Ve bu, şarta bağlıdır: Tohum kimin ise, saman onun olacaktır. Böyle olmazsa, taraflar, samana da değilse ortak olacaklardır.
Müzâraa müddeti içinde, âmil her türlü ameli işleyebilecek; duvarını yapacak, kanalını kazacak, çukurunu açacak, menfezini tanzim edecek ve benzeri lüzumlu işleri yapacaktır. Ve bu, müzaraa müddetinin sonuna kadar böyle devam edecektir. Yâni, çiftçi, aldığı yeri, aldığı gibi geri teslim edecektir.
Sürme işine gelince, o da şarta bağlıdır. Âlimlerimiz: "Bunların noksanlığı, müzaraatı bozmaz." demişlerdir.
Sahih olanı da budur.
Şayet, mal sahibi, sürme İşinin, iki defa olmasını şart koşarsa, çitci bu müzaratı bozar. Zira, sürmek; bir ekmeden önce, bir de hasaddan sonra sürmek ve o araziyi, sürülmüş olarak geri vermektir ve bu, müf-sid bir şarttır. Çünkü hasaddan sonra o yeri sürmek, o senenin işi değildir.
Fakat, ekimden önce iki defa sürmeyi şart koşar ve bu sürmenin menfaati sonraya kalırsa yine akid fasid olur.
Şayet menfaati sonraya kalmazsa, bu şart müzaraatı bozmaz. [12]
Konular
- 8- MÜKÂTEBÎN ACZİ VE ÖLÜMÜ, EFENDİNİN ÖLÜMÜ, KÖLENİN EFENDİSİNE VEYA EFENDİNİN KÖLESİNE KARŞI SUÇ İŞ
- 9- KİTABETLE İLGİLİ ÇEŞİTLİ MESELELER
- KİTÂBÜ'L-MÜZÂRAA
- (ZİRAAT ORTAKLIĞI)
- 1- MÜZÂRAA'NIN (= ZİRAÎ ORTAKLIĞIN) MEŞRÜVETİ; MÂNÂSI, RÜKNÜ, CAİZ OLMASININ ŞARTLARI, HÜKMÜ VE MÂHİ
- Müzâraanın Mâhiyeti:
- Müzâraa'nın Rüknü:
- Müzâraanın Sıhhatinin Şartları:
- Ziraatçı İle İlgili Şartlar:
- Ekilecek Şeye Âit Şartlar:
- Müzâraanın Sıhhatinin Diğer Şartları:
- Arazi İle İlgili Şartlar:
- Zirâat Vasıtaları İle İlgili Şartlar:
- Müzâraa'nın Müddeti:
- Müzâraada Hisselerin Belirtilmesi:
- Müzaraa Akdini İfsâd Eden Şartlar:
- Müzâraatın Hükümleri:
- 2- MÜZÂRAA'NIN ÇEŞİTLERİ
- Caîz Olan Ve Caiz Olmayan Müzâraa Şekillerî
- Caîz Olan Müzâraalar:
- Fâsîd Müzâraalar
- 3- MÜZÂRAADARİ ŞARTLAR
- 4- TARLA VEYA HURMALIK SAHİBİNİN, KENDİSİNİN ÇALIŞMAYA BAŞLAMASI
- 5- BİR YERİ, ZÎRAAÎCİNİN, BİR BAŞKASINA MÜZÂRAATEN VERMESİ
- 6- MÛZÂRAADA, MUAMELENİN ŞART KOŞULMASI
- 7- MÜZÂRAADA İHTİLAF
- 8- ZİRÂİ ORTAKLIKTA, TARLA VEYA HURMALIK SAHİBİ İLE ÇİFTÇİ VE ÂMİLİN HİSSELERİNİN FAZLALAŞTIRILMASI
- 9- ARAZİ SAHİBİNİN ÖLMESİ VEYA ZİRAAT VAKTİNİN GEÇMESİ HÂLİNDE, EKİLİ ŞEY BAKLİYAT VEYA HURMA OLURSA
- 10- BİR ARAZİYİ, ORTAKLARDAN BİRİNİN VEYA BİR GASIBIN EKMESİ
- 11- EKMESİ İÇİN, BİR ORTAĞA VERİLMİŞ BULUNAN BİR YERİN SATILMASI