20- MÜZARAA VE MUÂMELE'DE KEFALET
Bir adam, müzâraada veya muamelede, tohumun âmilden olması hâlinde kefaleti şart koşarsa; bu şart fâsid olur.
Eğer, kefalet şart koşulmuşsa, bu husustaki kefalet-bâtıl; müzâraa ise sahih olur.
Tohum, âmilden olduğu zaman, amel ona göre mazmun değildir; dilerse çalışır; dilerse, çalışmaz.
Mazmun olmayan yerde de, kefalet fâsiddir.
Müzâraa hakkında kefaleti şart koştukları zaman, bu şart da fâsiddir. Çünkü, akidde iktiza eylemez. Satımda olduğu gibi, burdada fâsiddir.
Icârede, kefalet şart koşulduğu zaman, fâsid olmaz; şahin olur.
Şayet tohum tarla sahibinden olursa, ziraatçı ya bizzat çalışır veya çalışmaz. Eğer onun çalışması şarta bağlanırsa, kefalet de, müzâraada caiz olur. Akidden sonra olsa bile zarar etmez. Çünkü kefil olması mümkün olan şeye kefil oluyor. Zira âmil, mezrûatta çalışmaya mecburdur. Bu, müzâraanın hükmündendir. Onu yerine getirmesi mümkündür.
Şayet, kendisinden kefil alınan zat çalışmaz ise, kefil çalışır.
O takdirde, kefile ecr-i misil verilir.
Şayet o yerde, bizzat zirâatcinin çalışması şart koşulmuş ve kefil yalnız akid zamanı kefil olmuşsa; bu durumda, her ikisi de (kefalet de müzâraa da) fesada gitmiştir.
Şayet, kefil şart koşulmamışsa, müzâraa sahilidir. Çünkü, zirâatcinin haricinde, kimsenin çalışması şarta bağlanmamıştır; yalnız çitci çalışacaktır. Bu durumda, kefalet bâtıldır. Serahsi'nin Muhiyü'nde de böyledir.
Muamelede cevap: Hurmalık sahibi, âmilden kefil alırsa, cevap, aynı müzâraada olduğu gibidir.
Şayet tohum mal sahibinden ise, onu da bir adama yan yarıya müzâraa için vermiş; çiftçiden de, mal sahibi kefil almış veya o mal sahibinden kefil almışsa; bu kefaletler fâsiddir.
Eğer, müzâraatda, kefaleti şart koşmuşlarsa, bu durumda müzaraat da fâsiddir.
Şayet, biri birinden -kendi hisseleri, helak olduğu zaman ıçın-karşılıkh kefil olmuşlar ve kefaleti, müzâraaya şart koşulmuşsa; bu mu-zâraat fâsiddir; kefalet ise caizdir.
Eğer müzâraaya şart koşmamışlarsa, her iki kefalette caizdir
Sâyet müzâraa fâsid olur da, birisi diğerinden, çıkacak mahsûldeki hissesi için kefil olursa, bu kefalet de batıldır. Muhyfte de böyledir.
En doğrusunu bilen Allahu Teila'dır. [36]
Eğer, kefalet şart koşulmuşsa, bu husustaki kefalet-bâtıl; müzâraa ise sahih olur.
Tohum, âmilden olduğu zaman, amel ona göre mazmun değildir; dilerse çalışır; dilerse, çalışmaz.
Mazmun olmayan yerde de, kefalet fâsiddir.
Müzâraa hakkında kefaleti şart koştukları zaman, bu şart da fâsiddir. Çünkü, akidde iktiza eylemez. Satımda olduğu gibi, burdada fâsiddir.
Icârede, kefalet şart koşulduğu zaman, fâsid olmaz; şahin olur.
Şayet tohum tarla sahibinden olursa, ziraatçı ya bizzat çalışır veya çalışmaz. Eğer onun çalışması şarta bağlanırsa, kefalet de, müzâraada caiz olur. Akidden sonra olsa bile zarar etmez. Çünkü kefil olması mümkün olan şeye kefil oluyor. Zira âmil, mezrûatta çalışmaya mecburdur. Bu, müzâraanın hükmündendir. Onu yerine getirmesi mümkündür.
Şayet, kendisinden kefil alınan zat çalışmaz ise, kefil çalışır.
O takdirde, kefile ecr-i misil verilir.
Şayet o yerde, bizzat zirâatcinin çalışması şart koşulmuş ve kefil yalnız akid zamanı kefil olmuşsa; bu durumda, her ikisi de (kefalet de müzâraa da) fesada gitmiştir.
Şayet, kefil şart koşulmamışsa, müzâraa sahilidir. Çünkü, zirâatcinin haricinde, kimsenin çalışması şarta bağlanmamıştır; yalnız çitci çalışacaktır. Bu durumda, kefalet bâtıldır. Serahsi'nin Muhiyü'nde de böyledir.
Muamelede cevap: Hurmalık sahibi, âmilden kefil alırsa, cevap, aynı müzâraada olduğu gibidir.
Şayet tohum mal sahibinden ise, onu da bir adama yan yarıya müzâraa için vermiş; çiftçiden de, mal sahibi kefil almış veya o mal sahibinden kefil almışsa; bu kefaletler fâsiddir.
Eğer, müzâraatda, kefaleti şart koşmuşlarsa, bu durumda müzaraat da fâsiddir.
Şayet, biri birinden -kendi hisseleri, helak olduğu zaman ıçın-karşılıkh kefil olmuşlar ve kefaleti, müzâraaya şart koşulmuşsa; bu mu-zâraat fâsiddir; kefalet ise caizdir.
Eğer müzâraaya şart koşmamışlarsa, her iki kefalette caizdir
Sâyet müzâraa fâsid olur da, birisi diğerinden, çıkacak mahsûldeki hissesi için kefil olursa, bu kefalet de batıldır. Muhyfte de böyledir.
En doğrusunu bilen Allahu Teila'dır. [36]
Konular
- 6- MÛZÂRAADA, MUAMELENİN ŞART KOŞULMASI
- 7- MÜZÂRAADA İHTİLAF
- 8- ZİRÂİ ORTAKLIKTA, TARLA VEYA HURMALIK SAHİBİ İLE ÇİFTÇİ VE ÂMİLİN HİSSELERİNİN FAZLALAŞTIRILMASI
- 9- ARAZİ SAHİBİNİN ÖLMESİ VEYA ZİRAAT VAKTİNİN GEÇMESİ HÂLİNDE, EKİLİ ŞEY BAKLİYAT VEYA HURMA OLURSA
- 10- BİR ARAZİYİ, ORTAKLARDAN BİRİNİN VEYA BİR GASIBIN EKMESİ
- 11- EKMESİ İÇİN, BİR ORTAĞA VERİLMİŞ BULUNAN BİR YERİN SATILMASI
- 12- MUAMELE VE MUZÂRAA'NIN FESHİNDE ÖZÜR
- 13- ÇİFTÇİ VEYA İŞÇİNİN ÖLÜMÜ HÂLİNDE, YAPTIĞI ZİRÂİ İŞLER BİLİNMİYORSA DURUM NE OLUR?
- 14- HASTANIN, MÜZÂRAA VE MUAMELESİ
- Hastanın, Müzâraa Ve Muâmeıe Hakkındaki İkrarı
- 15- MÜZARAA VE MUAMELEDE REHİN
- 16- MÜZÂRAA VE MUAMELE İLE BİRLİKTE, BİR KÖLEYİ AZÂD ETMEK VEYA MÜKATEP KILMAK
- 17- MÜZARAA VE MUAMELE KARŞIĞINDA TEZEVVÜC, HULÛ' VE KASDEN ADAM ÖLDÜRMEKTEN DOLAYI SULH YAPMAK
- 18- MÜZÂRAA VE MUAMELEDE VEKÂLET
- 19- ÇİFTÇİYE TAZMİN ETTİRİLECEK ŞEYLER
- 20- MÜZARAA VE MUÂMELE'DE KEFALET
- 21- KÖLEYE SABİNİN MÜZÂRAASI
- 22- TARLA SAHİBİ İLE ÇİFTÇİ ARASINDAKİ İHTİLÂF
- 23- SÖZLEŞME OLMADAN, BİR ARAZÎYİ EKMEK
- 24- MÜZÂRAA VE MUAMELE HUSUSUNDA ÇEŞİTLİ MES'ELELER
- NAMAZ
- 1- NAMAZ VAKİTLERİ
- 1- Sabah Namazının Vakti :
- 2- Öğle Namazının Vakti:
- 3- İkindi Namazının Vakti:
- 4- Akşam Namazının Vakti :
- 5- Yatsı Namazının Vakti :
- Faziletli Vakitler :
- Namaz Kılınması Caiz Olmayan Ve Mekruh Olan Vlkitler :
- Kendisine Nafile Namaz Kılmanın Mekruh Olduğu Dokuz Vakit :