logo logo

Yeni nesil güncel konularla ilgili sorular ve cevaplar!

Fetvalar.Com

Yeni Nesil Fetvalar

Sistemimize üye olarak sitemizi daha aktif olarak kullanabilirsiniz.

Üyelik için tıkla

Fetvalar.Com

Güncel sorular ve cevapları

Üç Talakla Boşanan Kadınla İlgili Başka Bir Çare

Muhallil olan koca, kadına: "îşin senin elinde olmak üzre, se­ni nikahladım; seni nikahladıktan sonra, nefsini istediğin zaman bo­şa." der; kadın da bunu kabul ederse; bu durumda iş (yetki) Kadı­nın elinde olur.

Üç talâkla boşanmış olan bir kadın; nikâhlanmayı, sonra da önceki kocasına dönmeyi murad eder ve bu kadın, nefsinin bir er­kekle nikâhlanmasınm teşhirini sevmezse; işte burda hîle (= çâre): Eğer malı varsa, bir kısmını köle bedeli olsun diye sağlam güvenilir bir adama bağış yapar. Kendisine bağış yapılan şahıs da onunla kü­çük bir mürâhıkı köle olarak, misli kadınlarla cima edecek nitelikte birisini satın alır. Sonra da o kölenin efendisinin izniyle nefsini ona şahitlerin şehâdetiyie nikâhlar. O köle, ona dâhil olduktan sonra da, müşteri o köleyi kadına bağışlar. Kadın onu kabul edip, teslim alır. O zaman, nikâh bâtıl olur.

İddeti bitince de önceki kocasına dönerse, nikâhı sahih olur. Son­ra da o köleyi, satılmak üzere bir başka beldeye yollar. O, orda satı­lır... Böylece bu iş gizli kalmış olur. Bunu Hassâf böyle buyurmuştur.

Bir adam, karısını boşamayı murad eder ve, bu talâkın vâki olmamasını da isterse; bu durumda uygun olan istisna etmesidir. Bu istisnanın da muttasıl olması gerekir.

Eğer, istisna ayrı olursa, onunla amel edilmez. Keza, bir kimse, istisnayı kalbinden geçirse (içinden "inşallah (= Allah dilerse)" de­se; yine amel edilmez.

İstisnanın işitilmiş olması şart mıdır? Bu hususta âlimler ihtilaf eylediler: Ba'zıları: "İstisnanın işitilmesi şart değildir. Şart olan, harf­lerinin tekellümünde sahih olmasıdır." dediler.

Ba'zıları da: "istisnanın duyulması şarttır." dediler. Bu mes'ele, Talâk Kitabın'da söylenmiştir. Âlimler, talâk ve ıtak hususunda ihtilaf eylediler:

Bir adam yemin ederek: "Vallahi elbette ben, bu gün karımı bir talâk (veya üç talâk boşayacağım." dese; o gün de karısına: "Sen üç talâk boşsun Allah dilerse..." veya, ona: "Bin dirhem üzerine üç talâk boşsun." dese; kadın da: "Ben kabul etmiyorum." dese; bu durumda bu adam, yemininde hanis olmaz; yemin yerine gelmiş olur. Bu Belh âlimlerinin ihtiyarıdır.

İmâm Ebû Hanîfe (R.A.)'den de böyle rivayet olmuştur. Bir adam: "Vallahi elbette ben, bu gün karanı üç talâk boşaya­cağım (veya bir talak boşayacağım.)" dese; bu durum için şu çare rivayet edilmiştir: Bu adam, karısına: "Sen boşsun Allah dilerse." der. Veya ona: "Bin dirhem üzerine sen üç talak boşsun." der; ka­dın da bunu kabul etmezse; adam yemininden hânis olmaz; yemini yerine gelmiş olur.

Keza, bir kimse, bir şeyi satmaya yemin ederse; onu fâsid satış­la satar ve yemininden beri olur. Zehıyre'de de böyledir.

Bir adam, karısına: "Serii bugün üç talâk boşan.azsam, sen üç talâk boşsun." derse; Buna çâre: bu adam, karısına: "Sen, Şu şey karşılığında üç talâk boşsun." der; kadın da buna razı olmaz ve ta­lâk da vâki olmaz. Bu, İmâm Ebû Hamfe (R.A.)'den rivayet olunmuştur.

Fetva da buna göredir.
Bir adam, karısını talâkı bâin ile boşayıp, onu da inkâr eylese; bu durumda çıkar yol: Bu kadın, kocasının içinde bulunduğu eve girer ve o kocaya: "Gerçekten sen, bu evae olan kadını nikahladın." denilir; kocada: "Bu evde, benim için karı yoktur." der ve ona "Bu evde olan kadınlar senindir" denir. Bu durumda, o kadın bain ola­rak bos olur. Yemin edince de kadın ona gösterilir ve talâkı zahir olur. (= açığa çıkar.) Bir kimse, kimse ile konuşmayacağına üç ta­lâk üzerine yemin eylediği zaman, çıkar yol şudur: Bu adam, karısı­nı bir talâk ile bâinen boşar; iddeti bitene kadar da onu terk eder; sonra konuşur ve sonra da kadını yeniden nikâh eyler. Sirâciyye'de de böyledir. [13]

Konular