25- REHİNLERLE İLGİLİ YAZİLARDA BULUNMASI ŞART OLAN HUSUSLAR
Filan şahıs, ikrarının caiz, nafiz, sahih, aklı yerinde, işleri caiz ve ikrarına mâni hiç bir illet olmadığı hâlde, şöyle ikrar eyledi: Filân şahsın, kendi zimmetinde şu kadar dirhem ödüncü var. (veya parası var.) Ondan satın almış veya gasbeylemiş yahut emâneti helak eylemiş; veya filanın havalesi yahut filanın kefaletidir. O, bu borç sebebiyle, şu mevkideki, şu hudutlu yerin tamamını, sahih bir rehinle, had ve haklarıyla rehin koymuş ve ona vermiştir. O da tamamını haklarıyla, mürâfıkıyla teslim almıştır. Ve o yeri, alacağı sebebiyle elinde tutmaktadır .Artık rehin bırakanın rehni çözene kadar onun için bjr yolu yoktur. Kendisi için ikrar edilen şahıs da bunu doğrulamıştır. Bunların tamamı yüz yüze söylenmiştir. Şayet bu hususta bir vekil veya bir emin ta'yirı ederse, satışı hakkında o da yazılır.
Eğer rehin bırakan şahıs, rehin alanın malını vermezse; artık, rehin alan isterse, o rehini sattırıp, bedelini alacağı kadarsa alacağının yerine alır.
Rehnin bedeli, alacağından fazla ise, alacağından artan kısmı rehin verene iade eder.
Şayet noksan olursa; rehin bırakan şahısta kalan, yine eski hâlinde alacaktır; onu ister ve alır.
Şayet rehini, rehin alan satmaz da, başkası satarsa; o da şöyle yazılır:
Filan oğlu filan, rehini satmak için vekildir. (Veya onun emînf-dir.) Şu vakitte satacaktır. Artık onu, dilediği zaman satar ve ondan alacaklı oian zat, alacağını alır.
Eğer fazla olursa, artanı geri verir. Noksan olursa, alacağından kalanı ister ve alır.
Eğer rehinin âdil bir kişinin yanında olmasını şart koşarlarsa, o da şöyle yazılır:
Sahih bir şekilde rehini veren ve alanın karşılıklı rızaları ile, rehini filan oğlu filanın âdil olduğundan dolayı yanına koydular. Gerçekten rehin koyan şahıs, rehni bu âdil kişinin yanına koydu. O da, onu her türlü mâni ve münazaadan fariğ olarak teslim aldı.
Eğer, o âdil şahsın satması şart koşulmuşsa; o da şöyle yazılır:
Rehin koyan ve rehin alan (= râhin ve mürtehin) "şu ayın başında satılmak üzere" onu emin kıldılar.
Borçda vâde varsa, o da şöyle yazılır:
Zamanı gelince rehin satılır ve alacaklı onun bedelini alır.
Fazlası olursa, vekile iade eder.
Noksan olursa, borç hâli üzerine kalır; rehin alan, o arta kalan alacağını borçlusundan alır.
En doğrusunu Yüce Allah bilir. [294]
Eğer rehin bırakan şahıs, rehin alanın malını vermezse; artık, rehin alan isterse, o rehini sattırıp, bedelini alacağı kadarsa alacağının yerine alır.
Rehnin bedeli, alacağından fazla ise, alacağından artan kısmı rehin verene iade eder.
Şayet noksan olursa; rehin bırakan şahısta kalan, yine eski hâlinde alacaktır; onu ister ve alır.
Şayet rehini, rehin alan satmaz da, başkası satarsa; o da şöyle yazılır:
Filan oğlu filan, rehini satmak için vekildir. (Veya onun emînf-dir.) Şu vakitte satacaktır. Artık onu, dilediği zaman satar ve ondan alacaklı oian zat, alacağını alır.
Eğer fazla olursa, artanı geri verir. Noksan olursa, alacağından kalanı ister ve alır.
Eğer rehinin âdil bir kişinin yanında olmasını şart koşarlarsa, o da şöyle yazılır:
Sahih bir şekilde rehini veren ve alanın karşılıklı rızaları ile, rehini filan oğlu filanın âdil olduğundan dolayı yanına koydular. Gerçekten rehin koyan şahıs, rehni bu âdil kişinin yanına koydu. O da, onu her türlü mâni ve münazaadan fariğ olarak teslim aldı.
Eğer, o âdil şahsın satması şart koşulmuşsa; o da şöyle yazılır:
Rehin koyan ve rehin alan (= râhin ve mürtehin) "şu ayın başında satılmak üzere" onu emin kıldılar.
Borçda vâde varsa, o da şöyle yazılır:
Zamanı gelince rehin satılır ve alacaklı onun bedelini alır.
Fazlası olursa, vekile iade eder.
Noksan olursa, borç hâli üzerine kalır; rehin alan, o arta kalan alacağını borçlusundan alır.
En doğrusunu Yüce Allah bilir. [294]
Konular
- 30- Bir Vasinin, "Yetimin Malının Kendi Yanında Olduğunu" İkrar Etmesi
- 31- Bir Yetimin, Bulûğa Erdikten Sonra, "Kendi Malını Vasîden Aldığını" İnkar Etmesi
- Yetimin, Vasiden Malını Aldığını İkrarına Başka Bir Örnek
- 32- Bir Yetimin Malının Başka Birisine Verilmesine İzin Verdiğini İkrar Etmesi
- 33- Zirâi Ortaklık Konusunu İkrarın Kaydı
- 34- Bir Şey Öğrenmek İçin Ustaya Verilen Çocuk Hakkında Bu Ustanın İkrarı
- 35- Hîbe Edilen Bir Ev Hakkındaki İkrarın Kaydedilmesi
- 24- BERÂAILERLE İLGİLİ YAZILARDA BULUNMASI ŞART OLAN HUSUSLAR
- İki Kişinin Aralarındaki Alışverişlerden Tamamen Beraat Etmeleri
- Mutlak İbra
- Hatâen Öldürmelerde, Önce Diyet Da'vâsı Açıp, Sonra İbra Etmek
- Tereke İle İlgili Bir Hususta Alacaklının İbrası
- Alacaklının, Vasiden Alması
- Kasden Adam Öldürmede İbra
- Hududları Belli Bir Yer Hakkındaki Davadan Beraat
- 25- REHİNLERLE İLGİLİ YAZİLARDA BULUNMASI ŞART OLAN HUSUSLAR
- Borç Karşılığında Bir Evi Rehin Bırakmakla İlgili Muhtasar Bir Senet Örneği
- Rehin Hususunda, Rehin Alan Şahsın Yazacağı Yazı
- Menkûl Bir Şeyin Rehin Bırakıldığını İkrar
- 26- VAKIFLARLA İLGİLİ SENET ÖRNEKLERİ
- 1- Mescid Vakfiyesi
- 2- Misafirhane Vakfiyesi
- 3- Vakıf Olarak Mezarlik Yapmak
- 4- Bir Kimsenin Arazisini Yol Olarak Vakfetmesi
- 5- Köprü Yapmak
- 6- Allah Yolunda Atını Ve Savaş Eşyasını Vakfetmek
- 7- Akarları Vakfetmek
- 1) Ev Vakfetmek
- Necmü'd-Dîn Nesefî'nin Yazdığı Bir Vâkıf Senedi
- 2-) Medrese Yapıp Onu Vakfetmekle İlgili, Eski Bir Vakfiye Örneği