İzinsiz Olarak Ele Geçirilen Ganimetler
İmâm Muhammed (R.A.), Siyer-i Kebîr'nde şöyle buyurmuştur: Müslüman veya zimmî olan, bir, iki veya üç kişi, imâmdan izin almadan, dâr-i harbe girip, bir hayli ganîmet malı elde etseler ve bunları, islâm yurduna getirseler; bu ganîmetlerin tamamı, bu şahıslara ait olur. Bu maldan, beşte bir alınmaz.
Ancak, bu şahıslara, imâm izin vermiş bulunursa; bu malların beşte birini alır; kalan ise, onların ganimeti olur. Gâyetü'I-Beyân'da da böyledir.
Başlarında bir idareci (= komutan) bulunan, bir cemâat, dâr-i harbe girip, bir şeyler alsalar; imâm izin vermemiş olsa bile bu ganimetlerin beşte biri alınır. Hidâye'de de böyledir.
Ebû'l-Hasen el-Kerhî, şöyle buyurmuştur:
Biri, imâmdan izinli, diğeri de izinsiz olan, iki topluluk dâr-i harbde karşılaşsalar ve bunların idarecileri de olmasa; bu durumda, izinli bulunanların elinde olan mallardan, beşte biri alınır. Geride kalan ise, aralarında taksim edilir.
Diğer cemaata, bu maldan, bir şey verilmez.
İzinli olmayanların elde ettiği mallara gelince; bunlardan her şahıs, elde ettiği malı alır; aralarında, bir taksim, söz konusu değildir.
Me'zun olan ve me'zun bulunmayan cemâatler, müştereken ganimet almış olsalar; bu ganîmet, aralarında, kendi sayılarına göre taksim edilir.
İzinli bulunanlara isabet eden mallardan; beşte biri alınır. Geri kalan miktar ise, aralarında ganîmet olarak taksim edilir. Bu malı elde edenler de, elde etmeyenler de, bundan hisse alırlar.
Ancak, izin almadan gelenlerden, sadece, bu mah elde edenlere hak vardır. Elde etmiyenlere bir şey verilmez.
İzinsizlerin elde ettiği mallardan, beşte bir de alınmaz.
Ancak, bu iki cemâat birleşir; başlarında da, bir idareci ( = komutan) bulunursa; bu cemâatlerden birinin eline ne geçerse; beşte biri ayrıldıktan sonra, kalan aralarında ganimet olarak taksim edilir.
Bu kimseler, başlarında bir idareci bulunarak ve imâmın izni ile dâr-i harbe girdikten ve bir hayli ganimet elde ettikten sonra; yanlarına bir veya iki hırsız gelerek onlara katılsalar; bunların, harbîlerden bu cemaate katılmadan önce veya katıldıktan sonra elde etmiş oldukları şeyler, beşte biri ayrıldıktan sonra aralarında, ganimet olarak,, taksim edilir.
Ancak, askerlerin, onlar katılmadan önce, elde ettiği şeylere, bu şahıslar, ortak olmaz. Fakat, askerler, onlannkine ortak olur. Sirâcü'l-Vehhâc'da da böyledir. [58]
Ancak, bu şahıslara, imâm izin vermiş bulunursa; bu malların beşte birini alır; kalan ise, onların ganimeti olur. Gâyetü'I-Beyân'da da böyledir.
Başlarında bir idareci (= komutan) bulunan, bir cemâat, dâr-i harbe girip, bir şeyler alsalar; imâm izin vermemiş olsa bile bu ganimetlerin beşte biri alınır. Hidâye'de de böyledir.
Ebû'l-Hasen el-Kerhî, şöyle buyurmuştur:
Biri, imâmdan izinli, diğeri de izinsiz olan, iki topluluk dâr-i harbde karşılaşsalar ve bunların idarecileri de olmasa; bu durumda, izinli bulunanların elinde olan mallardan, beşte biri alınır. Geride kalan ise, aralarında taksim edilir.
Diğer cemaata, bu maldan, bir şey verilmez.
İzinli olmayanların elde ettiği mallara gelince; bunlardan her şahıs, elde ettiği malı alır; aralarında, bir taksim, söz konusu değildir.
Me'zun olan ve me'zun bulunmayan cemâatler, müştereken ganimet almış olsalar; bu ganîmet, aralarında, kendi sayılarına göre taksim edilir.
İzinli bulunanlara isabet eden mallardan; beşte biri alınır. Geri kalan miktar ise, aralarında ganîmet olarak taksim edilir. Bu malı elde edenler de, elde etmeyenler de, bundan hisse alırlar.
Ancak, izin almadan gelenlerden, sadece, bu mah elde edenlere hak vardır. Elde etmiyenlere bir şey verilmez.
İzinsizlerin elde ettiği mallardan, beşte bir de alınmaz.
Ancak, bu iki cemâat birleşir; başlarında da, bir idareci ( = komutan) bulunursa; bu cemâatlerden birinin eline ne geçerse; beşte biri ayrıldıktan sonra, kalan aralarında ganimet olarak taksim edilir.
Bu kimseler, başlarında bir idareci bulunarak ve imâmın izni ile dâr-i harbe girdikten ve bir hayli ganimet elde ettikten sonra; yanlarına bir veya iki hırsız gelerek onlara katılsalar; bunların, harbîlerden bu cemaate katılmadan önce veya katıldıktan sonra elde etmiş oldukları şeyler, beşte biri ayrıldıktan sonra aralarında, ganimet olarak,, taksim edilir.
Ancak, askerlerin, onlar katılmadan önce, elde ettiği şeylere, bu şahıslar, ortak olmaz. Fakat, askerler, onlannkine ortak olur. Sirâcü'l-Vehhâc'da da böyledir. [58]
Konular
- 4- GANİMETLER VE NASIL TAKSİM EDİLECEĞİ
- 1- Ganimetler
- Anlaşmayı Bozan Zimmîler
- İrtidâd Edenlerin Yurtları
- Müfâdât (= Esir Değiştirme)
- Henüz İslâm Diyarına Götürülmemiş Olan Ganimetle İlgili Mes'eleler
- İslâm Askeri, Dâr-i Harbde Nasıl Davranır
- 2- Ganimetler Nasıl Taksim Edilir
- Beşte Birin Taksimi
- Ganîmet Arasında Bulunan Kitaplar
- Kelâm Kitaplarının Satışı
- Üzerinde Haç Ve Resim Bulunan Ganîmet Eşyaları
- Ganîmet Arasında Bulunan Ehlî Hayvanlar
- El Değiştiren Ganimetler
- İzinsiz Olarak Ele Geçirilen Ganimetler
- Ganimetin Taksiminden Sonra Artan Miktar
- Çalınan Ganîmet Malları
- 3- Tenfîl [61] (= Ganimetten Fazla Ve Özel Hisse Vermek)
- Tenfîlin Hükmü
- 5- DÜŞMANLARIN İSTİLASI
- Dâr-i Harbin, Dâr-i İslâm Olmasının Şartı
- Dâr-i İslâmın, Dâr-i Harb Olmasının Şartı
- 6- MÜSTE'MEN (= EMÂN ALTINDA BULUNANLAR)
- 1- Müslümanların, Dâr-i Harbe Emân İle Girmeleri
- Dâr-i Harbe Götürülüp Götürülmeyecek Şeyler
- Bir Zimmî, Dâr-i Harbe Ne Götürebilir?
- Emanlı Harbi, Yurduna Dönerken Ne Götürebilir?
- 2- Harbînin Dâr-i İslama Girmesi
- 3- Ehl-i Harbin Hükümdarının, İslâm Devlet Başkanına Veya Ordu Komutanına Gönderdiği Hediye