logo logo

Yeni nesil güncel konularla ilgili sorular ve cevaplar!

Fetvalar.Com

Yeni Nesil Fetvalar

Sistemimize üye olarak sitemizi daha aktif olarak kullanabilirsiniz.

Üyelik için tıkla

Fetvalar.Com

Güncel sorular ve cevapları

Ganimetin Taksiminden Sonra Artan Miktar

tmâm, ganimetleri taksim edip, her hak sahibinin hakkını ver­dikten sonra; az bir miktar artar ve askerin çok olmasından dolayı, artan kısım taksim edilemezse; imâm, bu artan malı tasadduk eder.
Şayet, tasadduk etmezse; bunları beytü'1-mâle kor; böylece, bu artan kısım, müslümanların olmuş olur.

Askerlerden bir cemâat, komutana gelerek: "Bizim yerimiz uzak; her zaman gelemeyiz. Ganimetten, bizim hakkımızı ver." der; komutan bunu yapar ve biraz zaman geçtikten sonra, geride kalanların da hissele­rini verir; ancak, bu durumda öncekilerin hisselerinden bir miktar artmış olsa; komutan, bunları tasadduk edemez. Bunu, bir yıl bekletir.

Artan, bu şeylerin, müslümanlara verilmesi için, —imâm— cebre-dilemez. Bunlar, imâmın da olmaz.

Şayet, imâm, bunları tasadduk eder ve sonra da, bu şeylerin sahip­leri gelirse; bunları, kendi malından emîre (= komutana) ödetirler. Bu durumda, emîr, beytü'I-mâle de, beşte bire de baş vuramaz.

İmâm hakkında verilecek cevap da, yine böyledir.

İmâm, —bazı askerler- haklarını almadıklarından dolayı, artan ganîmet fazlasını tasadduk etse ve sonradan da bu malların sahipleri gelse; bu malları, imâma tazmin ettirirler.

İmâm, bunu, beytü'I- mâlden alamadığı gibi, başka bir kimseden de alamaz.

Ancak, imâm, bunları, fakirlerin ihtiyacından dolayı, hak sahipleri gelinceye kadar, bu fakirlere borç olarak taksim edebilir. Sadaka olarak dağıtması, caiz olmaz.

Hak sahipleri gelince de, fakirlere ait maldan, alacaklarının mislini, onlara öder.

Âlimler, şöyle demişlerdir: "Bu hususta —görevli ve yetkili— üç kimse vardır:
1) İmâm (= Devlet Başkanı)
2) Emîr (- Askerin Komutanı)
3) Taksim Sahibi (= Yanı, ganîmeti taksim etmekle görevlendirilen kimse)

Taksim sahibi, fazla olan ganîmeti, tasadduk edemez.

Emîr (= Askerin Komutanı), fakir ve miskinlerin, beytü'l-mâlden, alacağına karşılık, onlara, borç veremez.

İmâm ise, hem fazla olan ganimeti tasadduk edebilir; hem de, fakirlere, beytü'l-mâlden alacaklarına karşılık, borç verebilir."

Ganimet elde eden, büyük bir ordu, bunu islâm diyarına çıkarırsa; herkes yerlerine gidene kadar, bu ganimet, taksim edilmez.

Bazı askerlerin yerleri bilinmediğinden, hisseleri kalırsa; İmâm, diğerlerinin hisselerini verir. Yeri belli olmayan kimselerin hisselerini ise, imâm elinde tutar.
Tam bir sene geçtiği halde, bu şahıslar gelmezlerse; bunların hisse­leri, sadaka isteyenlere verilir. [59]