91- FESHEDİLMİŞ İCÂRE BEDELİNDEN KALAN KISMIN DA'VÂ EDİLMESİ

Da'vâlı ve da'vâcı huzura gelirler. Da'vâcı olan zat, fılane isimli büyük bacısının vekili olur ve zikredilen da'vâyı onun adına açar. Bir de filane isminde küçük kız kardeşi bulunur. Hepsi de filan oğlu filanın çocukları olurlar ve bu da'vâcı, kendi tarafından asaleten; büyük kız kardeşi tarafından vekâleten, küçük kız kardeşi için de hükmî izinle, iddiada bulunur ve: "bu da'vâlı, hudutları" şu şu olan arazileri babamızdan uzun süreli olarak ve şu kadar dinara icarladı. İcâre bozulmadan da babamız vefat eyledi. Babamız icâre bedelinden bir şey almamıştı. Onun ölümüyle de icâre bozuldu. Şu kadar dinar, isimleri söylenen vârislere mîras bıraktı. Bir dinarı müstesna... O bir dinarı, babamız sağlığında ibra eylemişti. O bir dinar hariç kalan dinarları ödemesi gerekmektedir.'' der ve bu da'vâcı, kendi hissesini asalet yoluyla; büyük bacısının hissesini vekâlet yoluyla; küçük bacısının his­sesini de hükmî izin yoluyla almak isterse; da'vâlı, onu bir illet sebebiyle reddedebilir. Bu illet de, "zikredilen icâre malından bir dinarın müstesna olduğunu" söylemesi ve "onun bir kısmı, icara veren babamız tarafından, sağlığında ibra edilmişti.'' demesidir.

Bu duruma binâen, iddiası fâsid olmuştur. Çünkü babasının sağlığındaki ibrası sahihtir.

İkinci illet: Da'vâhya karşı, icâre bedelini, da'vâcınmkendi hissesini asaleten; büyük bacısının hissesini, vekâlet yoluyla almayı istemesidir. Halbuki, da'vâya vekil olan; kabze (= teslim almaya) vekil sayılmaz.

Bu, İmâm Züfer (R.A.)'e göre böyledir.

Fetva da bunun üzerinedir.

Vekâleten talebde bulunması sahih değildir.
îbrâ da'vâsı, sahih olmazsa; birinci illet sahih olmaz. Böylece, bu iş onların üzerine lâzım olur. Bu da bakiyye da'vâsına halel vermez ve böylece icâre bakiyyesini almaları gerekir. [161]


Eser: Fetvayı Hindiye

  • Yeni Ekle
Yorumlar (0)

Fetvayı Hindiye

 

Son eklenen ruyalar

Sitemizde yer alan soruların cevapları özenle islami eserlerden seçilerek yazılmaktadır.
..