85- DA'VÂLININ, AZÂD DA'VASI BERABER VERASET DA'VÂSINI REDDİ'NİN KAYDI
Bir adam, diğerine karşı bir köle iddiasında bulunarak: "O, benim amcamın oğlu Manın kölesidir. Köle, onun malı iken efendisi fcldü. Benden başka da vârisi yoktur. Bu köle, o yönden bana mîras ol&rak kalmıştır. Ve o, bana itaattan kaçmıyor." der; iddia olunan zat da, bu da'vâyı def ederek "Bunun murisi, hastalığında beni azâd eyledi. Ben-de onun malının ücde birinden çıkarıldım. Şu anda ben hürüm. Onun, bana karşı bir çıkar yolu yoktur." diyerek beyyine de ibraz ediyor.
tddiacı, ikinci defa: "Ben, bu köleyi amcamın oğlundan onun sıhhatli zamanında satın aldım." diyor.
Bu hususda Necmüddin en-Nesefî'nin cevabı:
Onun, bu ikinci da'vâsı, sahih değildir. Çünkü, da'vâlarında tenakuz vardır. Önce veraset, sonra da satın alışını iddia eylemiştir.
Bu cevap doğrudur. İlleti açıktır.
İmâm Muhammed (R.A.), Câmi-i Kebîr'in sonunda şöyle buyurmuştur:
Bir adamın babası ölür ve birinin yanında olan evi iddia ederek, "sağlığında, babasından o yeri satın aldığını" söyleyip belge de ibraz ederse veya beyyinesi olmazsa; bu durumda da'vâlıya yemin verilir.
Sonra da da'vâcı beyyinesiyle, "o yerin babasının malı olduğunu ve mîras olarak bıraktığını; kendinden başka da vârisin bulunmadığını" söyler ve bunu şahitler beyan ederlerse; hâkim, o yeri da'vâcıya hükmeder. Çünkü, da'vâlar arasında bir tenakuz yoktur. Önce satın aldığını; sonra mîras kaldığını iddia eylemiştir ki bu mümkündür. O şahıs, "iddiam gibi, ben babamdan, önceden satın almıştım; fakat onu isbattan âciz kaldım. Ev babamın elinde mülk olarak kaldı. Onun ölümü ile de bana mîras kaldı.' * demiş olur. Bu açıktır. s
Eğer "önce, babasından mîras kaldığını" sonra da "satın aldığını" iddia etmiş olsaydı; satın alma da'vâsı dinlenmezdi (= kabul edilmezdi). Çünkü, önce mîras ile satın alma arasında tenakuz vardır. Bu, mümkün değildir, "önce babamdan mîras kaldı. Onu isbat edemedim. Sonrada satın aldım." demesi olmaz. Ve tavzih olundu ki: "Baba tarafından mîras olan şeyin satın alınışı, babanın sağlığında da olsa, ölümünden sonrada olsa, burda kusur olduğundan alım-satım feshedilir. Tenakuza da mahal kalmaz.
Fakat, kendisine mîras kaian baba tarafından olur; müşteri de onun tarafından olmazsa, tenakuz tahakkuk eder.[153]
tddiacı, ikinci defa: "Ben, bu köleyi amcamın oğlundan onun sıhhatli zamanında satın aldım." diyor.
Bu hususda Necmüddin en-Nesefî'nin cevabı:
Onun, bu ikinci da'vâsı, sahih değildir. Çünkü, da'vâlarında tenakuz vardır. Önce veraset, sonra da satın alışını iddia eylemiştir.
Bu cevap doğrudur. İlleti açıktır.
İmâm Muhammed (R.A.), Câmi-i Kebîr'in sonunda şöyle buyurmuştur:
Bir adamın babası ölür ve birinin yanında olan evi iddia ederek, "sağlığında, babasından o yeri satın aldığını" söyleyip belge de ibraz ederse veya beyyinesi olmazsa; bu durumda da'vâlıya yemin verilir.
Sonra da da'vâcı beyyinesiyle, "o yerin babasının malı olduğunu ve mîras olarak bıraktığını; kendinden başka da vârisin bulunmadığını" söyler ve bunu şahitler beyan ederlerse; hâkim, o yeri da'vâcıya hükmeder. Çünkü, da'vâlar arasında bir tenakuz yoktur. Önce satın aldığını; sonra mîras kaldığını iddia eylemiştir ki bu mümkündür. O şahıs, "iddiam gibi, ben babamdan, önceden satın almıştım; fakat onu isbattan âciz kaldım. Ev babamın elinde mülk olarak kaldı. Onun ölümü ile de bana mîras kaldı.' * demiş olur. Bu açıktır. s
Eğer "önce, babasından mîras kaldığını" sonra da "satın aldığını" iddia etmiş olsaydı; satın alma da'vâsı dinlenmezdi (= kabul edilmezdi). Çünkü, önce mîras ile satın alma arasında tenakuz vardır. Bu, mümkün değildir, "önce babamdan mîras kaldı. Onu isbat edemedim. Sonrada satın aldım." demesi olmaz. Ve tavzih olundu ki: "Baba tarafından mîras olan şeyin satın alınışı, babanın sağlığında da olsa, ölümünden sonrada olsa, burda kusur olduğundan alım-satım feshedilir. Tenakuza da mahal kalmaz.
Fakat, kendisine mîras kaian baba tarafından olur; müşteri de onun tarafından olmazsa, tenakuz tahakkuk eder.[153]
Konular
- 73- MALIN ÜÇTE BİRİNİ VASİYET DA'VÂSININ KAYDI
- 74- KEFALET DA'VÂSINDA KAYIT
- 75- MEHRİN TAZMİN EDİLMESİ DA'VÂSINDA KAYIT
- 76- AYRILIK VUKUUNDAN DOLAYI ASKIDA KALAN MEHRE KEFALET DA'VÂSININ KAYDI
- 77- BAŞKASININ ELİNDE BULUNAN ARAZİNİN BİR KISMININ MÜLKİYETİNİ İDDİA ETMENİN KAYDI
- 78- BİR KİMSENİN, BİR YERDE HİSSESİNİN BULUNDUĞUNU İDDİA ETMESİNİN KAYDI
- 79- BİR KiMSENİN, BABASINDAN BİR YERİ SATIN ALDIĞI İDDİASININ KAYDI
- 80- CARİYELİK DA'VÂSINDA, CARİYENİN DA'VÂYI REDDİNİ KAYIT
- Da'vâlının, Cariyenin Da'vâsını Red Da'vâsinin Kaydı
- 81- DA'VALİNİN, ITK DA'VÂSINI REDDİ DA'VÂSININ KAYDI
- 82- DEFİ DA'VÂDA, DA'VÂLIYI REDDİN KAYDI
- 83- MİRAS DA'VÂSINI, DA'VÂLININ REDDİ HAKKINDA KAYIT
- Necmüddin Nesefî'ye Arzedilen Da'vânın Kaydı
- 84- VÂRİS TARAFINDAN, "MÎRAS OLAN YER DA'VÂSINI DEF' DA'VÂSININ KAYDI
- Mîras Yer Hakkındaki Def-i Da'vâya Başka Bir Örnek
- 85- DA'VÂLININ, AZÂD DA'VASI BERABER VERASET DA'VÂSINI REDDİ'NİN KAYDI
- 86- MÎRAS DA'VÂSININ KAYDI
- Da'vâlının, Dedesinin İsmini Söylememesi Hâli
- 87- ŞÜFA DA'VÂSININ İRAYDI
- Komşulardan Birinin, Hissesini Satması Hususunda Necmeddin Nesefî'ye Arzedilen Mes'ele
- 88- UZUN SÜRELİ İCÂRE DA'VÂSININ KAYDI
- 89- FESHEDİLMİŞ İCÂRE BEDELİ DA'VÂSININ KAYDI
- 90- İCÂRE DA'VÂSININ VE İCARA VERENİN, MÜSTE'CİRİ DA'VÂ ETMESİNİN KAYDI
- 91- FESHEDİLMİŞ İCÂRE BEDELİNDEN KALAN KISMIN DA'VÂ EDİLMESİ
- 92- İCARA VERENİN ÖLÜMÜ SEBEBİYLE FESHOLAN İCÂRE BEDELİ DA'VÂSININ MÜSTE'CİRİN VÂRİSLERİ TARAFINDAN
- İcarede Senet Arzetmek
- 93- KÖLEYİ TA'RİF DA'VÂSININ KAYDI
- 94- SEMERKANT HÂKİMİNİN NAİBİNİN HÜKMÜ TESCİL VE REDDETMESİNİN ŞEKİLLERİ
- 95- KÖL'E İCARLAMA DA'VÂSININ KAYDI
- 96- SULH VE İBRA YAZISI