Bilgi Durumları İtibariyle, Namaz Kılan Kimselerin Dereceleri

Bilgi durumları itibariyle, namaz kılan kimseler, şu altı gruba ayrılırlar :
1- Namazın farzlarını ve sünnetlerini   bildikleri gibi, farzın mânasını da bilen kimseler.

Bu kimseler, namazı kılmakla, gerçekten sevaba hak kazanırlar. Terketmeleri sebebi ile ide azaba müstehak olurlar.

Bu gibi kimseler, sünneti yapmakla da sevaba müstehak olur­lar; sünneti terketmekten dolayı ise azap görmezler.

Bilgi seviyesi yüksek olan bu kimseler, «Öğle namazına», «ikin­di namazına» veya «sabah namazına) niyyet ettikleri zaman,  ne yaptıklarını bildiklerinden dolayı  niyyetleri caiz olur.
2- Bazı kimseler de hangi namazın farz, hangisinin sünnet ol­duğunu bilir ve farza.farz olarak niyyet eder; ancak, kıldığı namaz­daki f arzların, sünnetlerin neler olduğunu bilmez; işte bu gibi kim­selerin de niyyeti (ve namazı) caiz olur.
3- Bir kimse, farza niyyet eder fakat farzın manasını bilmez­se, o kimsenin niyyeti (ve namazı) caiz olmaz.
4- Bir kimse, diğer insanların kıldığı gibi farzları ve nafilele­ri kılıyor fakat farzları nafilelerden ayıramıyor bulunsa, onun da niy­yeti (ve namazı) caiz değildir.
5- Kıldığı namazın, hepsinin de farz olduğuna inanan kimse­nin, namazı caizdir.
6- Bir kimse, Allahu Teâlâ'nm,   kuÜarına beş   vakit namazı farz kıldığını bilmese fakat kendisi, bu namazları  vaktinde kılıyor olsa; bu şahsın kıldığı namazlar da caiz değildir. Gunye'de de böyle­dir. [20]


Eser: Fetvayı Hindiye

  • Yeni Ekle
Yorumlar (0)

Fetvayı Hindiye

 

Son eklenen ruyalar

Sitemizde yer alan soruların cevapları özenle islami eserlerden seçilerek yazılmaktadır.
..