5) Namaz, Oruç Ve Zekâtla İlgili Küfür Lafızları
Bir hastaya: "Namaz kıl," denilse; o da: "Vallahi, ebediyyen namaz kılmam." dese ve ölene kadar da kılmasa; kâfir olur.
Bir kimsenin "Namaz kılmam" demesinde, şu dört vecih ihtimâli vardır:
1) "Kılmam, çünkü, ben kıldım."
2) "Senin emrinle kılmam. Muhakkak ki, onu bana emreden senden, çok hayırlıdır."
3) "Fısk için ve boş yere kılmam."
Bu ihtimallerin üçünde de, küfür yoktur.
4) "Namaz kılmam. Çünkü, namaz, bana farz değildir. Ben, onunla emrolunmadım."
İşte, bu küfürdür. "Namaz kılmam." diyen kimse, diğer ihtimallere göre, kâfir olmaz.
Bir hastaya: "NamazJul." denildiği zaman: "Namaz kılan, nefsine karşı, meşguliyetini artırıyor; uzatıyor; muarras oluyor." veya, "Benim için, zaman vardır. Meşguliyetten hâli değilim." veya, "Bu emri yerine getirmeye, kimin gücü yeter." veya, "Tamamlanması mümkün olmayan işi yapmak, akıl kârı değildir." veya
"İnsanlar, benim için, namazımı kılıyor, "veya, ' 'Namaz kıldım kıldım, bir netice hâsıl olmadı.'' veya, "Sen namaz kıldın; ne netice hasıl oldu?" veya, "Anam ve babam için namaz kıldım; onlar da öldüler." veya, "Namaz, olmuş olmamış müsâvîdir." veya, "Namazkıldım; kalbim melûl oldu." veya, "Namaz bir şey değildir; bırakınca kokuyor." dese; bu sözlerin, hepsi küfürdür. Hızânetü'l-Müffîn'de de böyledir. Bir kimseye: ' Geı, fj ihtiyaç için, namaz kılalım." denilince, bu şahıs, teklif sahiplerine: "Ben, çok namaz kıldım. İhtiyacım kat'iyyen giderilmedi ve intizâma girmedi." der ve bunu, alay ve istihfaf tarzında söylerse; kâfir olur. Tatarhâniyye'de de böyledir.
Bir fâsık, namaz kılan kimselere: "Geliniz, İslâmiyete bakınız," dese de, bir fısk meclisini gösterse; kâfir olur.
"Bir kimse, namaz kılmamak, güzel meşgaledir." dese; işte, bu söz, küfürdür.Keza, bir kimseye, arapca olarak veya başka bir dille: "Namaz kıl da, tadına bak." denilince; o da: "Sen de; namaz kılma da, tadına bak." dese; kâfir olur.
Bir köleye: "Namaz kıl." dense; o da: "Kılmam. Çünkü, sevabı efendimin olur." dese; kâfir olur.
Bir kimseye: "Namaz kıl." denilse; o da: "Gerçekten, Allah, benim malımı azalttı; ben de, onun hakkını azaltacağım." dese; bu küfürdür.
Bir kimse, sadece, ramazanda namaz kılsa; başka zaman kılmasa ve: "Bu çoktur, (veya) Bu fazladır. Çünkü, ramazanda kılman her namaz, yetmiş namaza müsâvîdir." dese; kâfir olur.
Bir kimse, kasden, kıbleden başka bir yöne, aksi tarafa namaz kılsa; bu namaz kıbleye rastlasa bile, İmâm Ebû Hanlfe (R.A.)'ye göre, bu şahıs, kâfir olur.
Fakıyh Ebü*l-Leys de, bunu almıştır.
Keza, kasden, abdestsiz olarak veya pis elbise ile namaz kılan kimse, kâfir olur.
Sadru'ş-Şehîd: "Biz, bunu alıp kabul ederiz." demiştir.
Taharri isimli kitapda, şöyle denilmiştir:
Bir kimse, kıbleyi taharri etse (= araştırsa) ve bir yöne kanaati hasıl olsa; bu yönü de terk ederek, bir başka yöne namaz kılsa; İmâm Ebû Hanîfe (R.A.)'nin: "Bu şahsın, küfründen korkulur." dediği rivayet olunmuştur. Çünkü, bu şahıs, kıbleden kaçınmış olmaktadır.
Âlimler, bu mes'elede ihtilâf etmişlerdir. Şemsü'l-Einime Halvânî: Açık olan, bu şahıs, eğer kıbleden başka tarafta, istihza yollu veya istihfafla (= hafife alma ile) kılmışsa; kâfir olur." demiştir.
Bir kimse, bu gibi hallere, zarurî olarak mübtelâ olursa; şöyle ki: Bir kimse, bir toplulukta namaz kılarken, hades vâki olsa ( =abdesti bozulsa); bunun meydana çıkmasından da utanıp, durumu gizlese ve bu hâli ile namaz kılsa; veya bir kimse, düşmana yakın olduğundan, pis olarak namaz kılsa; bazı âlimlerimiz: "Bu kimse, kâfir olmaz. Çünkü, müstehzi (= alay edici) değildir." dediler.
Böyle bir zaruretle ve utanılacak bir durumda, zarurî olarak karşılaşan bir kimse; namazı kasdetmeden ve bir şey okumadan; eğilince, rükûu kasdetmeden ve tesbîh getirmeden, hareket ederse;
bi'I-icmâ, kâfir olmaz. Bu durumda kalan bir kimsenin, böyle davranması uygun olur.
Bazıları: "Bir kimse, pis olan elbise ile namaz kıldığı zaman, kâfir olmaz." demişlerdir.
Üzerinde kaza namazı bulunan bir kimse; bir sabiye, bir mecnûna, kadına, cünüfe ve abdesti olmayana uyarak vakit namazı kılsa; kâfir olmaz. Bütün âlimlerin, kavli budur. Muhıyt'te de böyledir.
Bir kimse: "Namaz farzdır. Fakat,, rükû' ve secdeleri farz değildir.*' dese; kâfir olmaz. Çünkü, bu sözü te'vil edilir.
Ancak, rükû' ve secdelerin farz olduğunu inkâr ederse; mutlaka kâfir olur.
Hatta, bu kimse, ikinci secdenin farz olduğunu inkâr etse; icma'ı ve tevatürü reddettiği için yine kâfir olur.
Bir kimse: "Eğer, Ka'be, kıble olmasa da, Beytü'l-Makdes kıble olsaydı, ben, Ka'be'ye karşı namaz kılar; Beytü'I-Makdes'e karşı namaz kılmazdım." demiş olsa; kâfir olur.
Tecnîsi'I-Mültekıt'ta şöyle denilmiştir:
Bir kimse: "Eğer, filan adam, kıble olsaydı; yüzümü o yöne çevirmezdim." veya "Filan adam, kıblenin etrafı olsaydı; yüzümü, o cihete dönmezdim." derse; kâfir olur.
Tahyîr'de şöyle denilmiştir:
Bir kimse: "Kıble ikidir." dese ve bu sözü ile, Ka'be ile Beytü'l-Makdes'i kasdetse; kâfir olur. Yenâbi*'de de böyledir.
İbrahim bin Yûsuf şöyle demiştir:
Bir kimse, el görsün diye, riya ile namaz kılsa; ona, sevap yoktur. Günâh vardır.
Bazıları ise: "Böyle yapan kimse kâfir olur.*' demişlerdir. Bazıları da: "Sevap da yok, günâh da yok." demişlerdir. Bu, namaz kılmayan içindir.
Misbâhu'd-Dîn'de, şöyle denilmiştir: EbûHafsel-Kebîr'den:
Müşriklerin yanına giden ve bir-iki vakit namazını terk eden kimsenin hali nedir? dîye soruldu.
Ö, şu cevabı verdi:
Bu kimse, eğer, namazı, onlara ta'zimen terk etmişse; kâfir oldu. O namazların kazası da olmaz. Şayet, fâsıkhk için gitmişse; kâfir olmaz. Terk ettiği namazları kaza eder.
Yetime'de şöyle denilmiştir:
Bizim yurdumuzda müslüman olan bir kimseye, bir ay geçtikten sonra; namazdan sorulsa; o da: "Ben, bilmiyorum. Bana namaz .farz oldu mu?" dese; kâfir olur. Fetâvâyi Kâdîhân'da da böyledir.
Bir kimse, ezan okuyan müezzine, ezan okuduğu sırada: "Yalan söylüyor." dese; kâfir olur.
Tahyîr'de şöyle denilmiştir:
Bir kimse, müezzin ezan okurken: "Şu ses, ğavğadır." der ve bunu inkâr yönü ile söylerse; kâfir olur.
F usûl'da şöyle denilmiştir:
Bir kimse, ezanı duyunca: "Bu ses, çan sesidir." dese; kâfir olur.
Tatarhâniyye'de de böyledir. [140]
Eser: Fetvayı Hindiye
Fetvayı Hindiye
- KİTÂBÜ'S-SİYER SİYER, CİHAD VE DEVLETLER HUKUKU
- 1- SİYER NE DEMEKTİR? CİHÂD'IN TARİFİ, ŞARTI VE HÜKMÜ SİYER VE CİHÂDIN TARİFİ
- Cihâdın Mubah Olmasının Şartı
- Cihâdın Hükmü
- Nefir Nedir?
- Düşmanın Geldiğini Haber Veren Şahsın Durumu
- Kimlerle Savaşılır
- Cihâd, Kimlere Farzdır; Kimlere Farz Değildir?
- Cihâda Çıkmakla İlgili Diğer Hususlar
- Kadınlar Ve Cihâd
- Sabi Ve Mürâhık'ın Cihadı
- Borçlu Ve Cihâd
- Âlim Ve Cihâd
- Yanında Emânet Bulunan Şahıs Ve Cihâd
- Köle Ve Cihâd
- Müşriklerin Hücumu Ve Onların Takip Edilmesi
- Cihad Ve Bedel
- Serhadler
- Komutanlık
- Komutana İtaat
- Savaş Alanında Yardımlaşma
- Savaşla İlgili Bazı Mes'eleler
- Seriyye
- Rıbat
- 2- SAVAŞ NASIL YAPILIR ORDUNUN SAYILMASI
- İslâm Ordusu Dâr-i Harbde
- Kâfirler Kaç Sınıftır?
- Kendilerinden Cizye Alınması Caiz Olmayan Kâfirler
- Kendilerinden Cizye Alınması Caiz Olan Kâfirler
- Kendilerinden Cizye Alınıp Alınmayacağı İhtilaflı Olan Kâfirler
- Önce İslama Da'vet, Sonra Savaş
- Müslüman Savaşta Nasıl Davranır
- Kudürî'ye Göre Kâfirler Kaç Kısımdır?
- 3- SULH YAPMA, EMÂN VERME VE EMÂNI CAİZ OLANLAR
- Sulh
- Düşmana Silâh Satmak
- Emân Kimler Emân Verebilir
- Zimmînin Emânı
- Mükâtebin Emânı
- Kölenin Ve Cariyenin Emânı
- Çocuğun Emânı
- Emân İfâde Eden Lafızlar
- İşaretle Verilen Emân
- 4- GANİMETLER VE NASIL TAKSİM EDİLECEĞİ
- 1- Ganimetler
- Anlaşmayı Bozan Zimmîler
- İrtidâd Edenlerin Yurtları
- Müfâdât (= Esir Değiştirme)
- Henüz İslâm Diyarına Götürülmemiş Olan Ganimetle İlgili Mes'eleler
- İslâm Askeri, Dâr-i Harbde Nasıl Davranır
- 2- Ganimetler Nasıl Taksim Edilir
- Beşte Birin Taksimi
- Ganîmet Arasında Bulunan Kitaplar
- Kelâm Kitaplarının Satışı
- Üzerinde Haç Ve Resim Bulunan Ganîmet Eşyaları
- Ganîmet Arasında Bulunan Ehlî Hayvanlar
- El Değiştiren Ganimetler
- İzinsiz Olarak Ele Geçirilen Ganimetler
- Ganimetin Taksiminden Sonra Artan Miktar
- Çalınan Ganîmet Malları
- 3- Tenfîl [61] (= Ganimetten Fazla Ve Özel Hisse Vermek)
- Tenfîlin Hükmü
- 5- DÜŞMANLARIN İSTİLASI
- Dâr-i Harbin, Dâr-i İslâm Olmasının Şartı
- Dâr-i İslâmın, Dâr-i Harb Olmasının Şartı
- 6- MÜSTE'MEN (= EMÂN ALTINDA BULUNANLAR)
- 1- Müslümanların, Dâr-i Harbe Emân İle Girmeleri
- Dâr-i Harbe Götürülüp Götürülmeyecek Şeyler
- Bir Zimmî, Dâr-i Harbe Ne Götürebilir?
- Emanlı Harbi, Yurduna Dönerken Ne Götürebilir?
- 2- Harbînin Dâr-i İslama Girmesi
- 3- Ehl-i Harbin Hükümdarının, İslâm Devlet Başkanına Veya Ordu Komutanına Gönderdiği Hediye
- Devlet Memuruna Verilen Hediye
- 7- ÖŞÜR VE HARÂC ARAZİ İKİ NEV'ÎDTR
- Öşür Arazisi:
- Bazı Arazilerin Hududu
- Harâc Arazisi
- Sulhla Fethedilen Arazi
- Halkı İsteyerek Müslüman Olan Arazi
- Diriltilen Arz-ı Mevât'ın Vergisi
- Basra Arazisi
- Harâc Arazisinin Nevileri
- Harâc-ı Mukâsemenin Takdiri
- Harâc Arazisine Sahip Olan Herkes, Harâc Verir
- Velîyyü'l-Emr Tarafından, Öşrün Arazî Sahibine Bırakılması
- Sahibinin Bakmadığı Harâc Arazisi
- Özürsüz Olarak, Daha Düşük Değerli Bir Mahsul Yetiştiren Kimseden Alınacak Vergi
- Sahip Değiştiren Harâc Arazisi
- Bir Araziden Hem Harâc, Hem De Öşür Alınamıyacağı
- Öçür Arazisini Satın Alan Zimmî
- İşlenilmeyen Harâc Arazisinin Durumu
- Sahipleri Tarafından Terk Edilen Harâc Arazileri
- Zimmîlerin Başka Bir Yere Nakledilmeleri
- Cinsleri Karışık Olan Arazilerin Haracı
- Su Baskınına Veya Diğer Âfetlere Maruz Kalan Harâc Arazisi
- Âfete Maruz Kalan Öşür Arazisi
- Âfete Uğrayan Zîraatçilere Yardım
- Üzüm Çubuğu Veya Ağaç Dikilen Ziraat Arazisi
- Harâc Toplayacak Kimsenin Vasıfları
- Haraç Ve Öşür Borcu İle Ölen Kimse
- Haracı Veya Öşrü Verilmeyen Mahsulün Durumu
- Haracı Acilen (= Önceden) Almak
- 8- CİZYE
- Cizye Kimlerden Ve Ne Zaman Alınır
- Putperest Ve Mürted Araplar
- Cizyeden Muaf Olanlar
- Necrân Hıristiyanlarına Konan Vergi
- Köle Ve Cizye
- Ferdin Cizye Mükellefiyeti Ne Zaman Başlar
- Cizye Borcu Ne Zaman Kalkar
- İki Senelik Cizye Peşin Alınırsa
- Zimmîlerin Kilise, Havra Ve Ateş-Hâne Yapmak İstemeleri
- Önceden Yapılmış Kilise Ve Havralar
- Zîmmîlerîn Eskiden Yapılmış Kiliseleri Yıkılmışsa
- Harbîlerle Yapılması Uygun Olmayan Bazı Sulh Şekilleri
- Zimmîlerin Kılık, Kıyafet Ve Davranışları
- Zimmîlerin Kıyafetleri
- Müslümanlara Ait Şehirler
- İslam Şehirleri İle İlgili Hükümler
- Zimmîler, Kendi Dinlerince Yasak Olan Şeyleri Yapmaktan Menedilir
- Karısı Zimmiye Olan Müslüman
- Zimmîlerîn Müslümanlara Ait Bir Şehirde Oturmaları Ve Oradan Ev Satın Almaları
- Ahidlerî Bozulan Zimmîler
- 9- MÜRTEDLERLE İLGİLİ HÜKÜMLER
- Mürted Ne Demektir:
- İrtidâdın Rüknü:
- Riddetin Sahih Olmasının Şartı:
- Mürtedin Malı
- Mürtedin Tasarrufları (= Yaptığı İşler)
- Küfrü Gerektiren Haller
- 1) Îmân Ve İslâm'a Taalluk Eden, Küfür Sözleri
- 2) Allah'ın Zâtı Ve Sıfatları İle İlgili Küfür Sözleri
- 3) Peygamberlerle İlgili Küfür Lafızları
- 4) Kur'ân-ı Kerîme Taalluk Eden Küfür Lafızları
- 5) Namaz, Oruç Ve Zekâtla İlgili Küfür Lafızları
- Zekât:
- Oruç:
- 6) İlim Ve Âlimlerle İlgili Küfür Lafızları
- 7) Helâl Ve Haramla İlgili Küfür Lafızları
- 8) Fâsık, Fâcir Ve Benzerlerinin Sözlerine Taalluk Eden Küfür Lafızları:
- 9) Kıyamet Gününe Taalluk Eden Küfür Lafızlar!
- 10) Açık Ve Kinayeli Sözlerle, Küfrü Telkin Etmek, İrtidâdı Emretmek Ve Öğretmek Ve Kâfirlere Benzem
- Küfrü Telkin Etmek:
- Kâfirlere Benzemek
- 10- BAĞÎLER [152]
Son eklenen ruyalar
- rüya tabiri
- Rüyada beyaz kıyafetli olarak hz. Ali'yi görmek
- Dağdan inerken kurbağadan korkup bağırdım
- Altın yüzük, kar, ölü hayvanlar ve bal ikram ettim
- Rüyamda bulaşık makinası almam ne demek
- devamlı dişlerim elime dökülüyor agrısız
- rüyam da başka kimse nı namaz kıldı nı gormek
- rüyada kar görmek
- rüyamda sigara paketini eşime verdim
- ruyamda sag elımın sarktıgını gordum