Mal Karşılığı Azâdda Vekilin O Malı Alması

Azâd mal karşılığı yapılır, vekil de köleden,o malı müvekkil­leri için alırsa bu durumda "kölenin mal mukabili azâd olmayı ka­bul eylediği ve vekilin, ondan o malı müvekkilleri için teslim aldığı" yazılır.

Şayet teslim almadı ise, teslim olmadığı yazılır. İki ortaktan birisi, kendi hissesini azâd eder; diğer ortak ise azâd etmezse; İmâm Ebû Hanîfc (R.A.)'ye göre susan ortak için, —azâd edilen zenginse— üç muhayyerlik vardır. Şayet fakir ise, iki muhayyerlik vardır.

İmâmeyn'e göre ise, eğer azad olunan zengin ise, o takdirde su­san ortağa yarı bedelim tazmin eder. (= öder). Eğer fakir ise, susan ortak için, genişlik hakkı vardır.

Her iki hâlde de kölenin tamamı azad olmuş olur.

Şayet susan efendi yazı yazdırmak isterse, İmâm Ebû Hanîfe (R.A.)'ye göre, şöyle yazdırır.

"Şahitler şehâdet ederler ki: Filan zat, ortağı olduğu kölede olan hissesinin tamamını azâd eyledi."

Ortağının ismi ve künyesi ile kölenin ismi ve künyesi yazılır. Ve yazıya devamla: "Azâd eden zat ortağından izinsiz olarak, sahih bir azâd ile azâd eyledi. Azâd olunan şahıs, o zaman zengin idi." diye yazılır. Böylece, İmâm Ebû Hanîfe (R.A.)'ye göre, susan ortak için üç muhayyerlik sabit olmuş olur:

Azad eden ortağına, —on dinar kıymetindeki— kendi hissesini tazmin ettirmek. Susan ortak, işi hâkime çıkardı ve azâd eden orta­ğını da'va eyledi. Hâkim de, onun, "on dinarı, buna ödemesine" hükmeyledi. Bu miktar da'vâcıya ödenecek bir borç oldu ve böylece azâd olunan şahıs, kendini azâd eden şahıs tarafından tamamen hür kılındı. Ve, velâsı da ona âit oldu. Bu yazı böylece tamam olur.

Köleye genişlik vermeyi ihtiyar ederse (= seçerse); yazı şöyle yazılır:

Susan zat, hissesi olan yarı kıymet hakkında, köleye genişlik hak­kını seçti. Ve yine iş hâkime çıkarıldı. Hâkimde "köleye genişlik hakkım" hükmeyledi. Köle gayret edecek. Bu köle, böylece ikisi ta­rafından azâd edilmiş oldu. Onun velâsı da ikisinin arasındadır.

Susan zat, kendi hissesini azâd etmeyi ihtiyar eylediği zaman söyle yazılır. "Kendi nasibini eylemeyi ihtiyar eyledi ve onu azâd eyledi. Bu köle de ikisi tarafından azâd edilmiş olarak hür oldu. Velâsı ise, ikisinin arasındadır."

Şayet azâd olunan şahıs fâkir olur ve onun için, İmim Ebû Ha-nîfe (R.A.)*ye göre, iki muhayyerlik tesbit edilmiş, bulunur; susan zat da genişlik vermeyi ihtiyar ederse; yazıyı şöyle yazar:

Azâd olunan bu zatın fakirliği malumdur ve bu insanlar indin­de de ma'rufdur. Susan şahıs da, İmâm Ebû Hanîfe (R.A.)'ye göre, bu köleye, yan kıymeti hakkında genişlik verilmesini ihtiyar eylemiştir. Filan hâkimde buna hükmetmiş bu köle ikisi tarafından azâd edil­miş oldu.

Bu kölenin velâsı, ikisinin arasında olur.

Eğer hissesini azâd etmeyi ihtiyar ederse (= seçerse); bu, zengin olduğu zaman yazıldığı gibi yazılır.

Hâkim de öyle hükmedince, yazı tamam olur.

Şayet köle, susan sahibinin hissesine karşılık, o mikdardan daha az bir miktara sulh olursa; o da şöyle yazılır:

Susan filan zat, yarı hissesinin kıymetine karşılık, şu kadar dir­heme, şu aya kadar va'deli anlaşma yaptı. O ay gelince, köle aya âit borcunu ödedi. Geride diğer ayların borcu kaldı."

Her ay geldikçe, onu ister. Böylece aylar tamam olunca şöyle yazar:
Gerçekten filan, filan şahısla ortak oldukları köleyi azâd eyle­di. Azâd olunan köle fâkir olduğu için ortağı, bu köleye yarı hissesi hakkında şu kadar ayda Ödemek üzre genişlik tanıdı. Köle de, o müd­det içinde borcunu ödedi. Kölenin yanında, —az veya çok— hiç bir şey kalmadı. Bu kölenin tamamını azâd eylediler. Ve, her ikisi de onun velâsma müşterektirler." denir ve yazı böylece tamam olur. [35]


Eser: Fetvayı Hindiye

  • Yeni Ekle
Yorumlar (0)

Fetvayı Hindiye

 

Son eklenen ruyalar

Sitemizde yer alan soruların cevapları özenle islami eserlerden seçilerek yazılmaktadır.
..